Röportaj: Özge Özdemir, Little Thinkers Society
- Sosyal Girişimcilik Söyleşiler
- 12 Kasım 2017
Şirketlerin KSS’yi işlerine dahil etmeye devam etmesi ve salgın sonrasında da KSS uygulamalarına katılımı teşvik etmesi hayati önem taşıyor çünkü salgın; çalışanların bir amacı desteklemeyi istediği, KSS’nin çalışan bağlılığını etkilediği ve tüketicilerin şirketlerin uygulamalarına dikkat ettiği fikirlerini güçlendirdi. Dünyada COVID-19 salgını konusunda gelişmeler yaşanırken, tüm insanlık son bir buçuk yılda öğrendiklerimizi yeniden değerlendiriyor. Bu noktada
DAHA FAZLASIİklim kriziyle mücadelede mevcut neslin hikayesini değiştirmek için yola çıkan ve toplumun her kesiminde dönüşüm başlatmayı amaçlayan Yuvam Dünya Derneği, Türkiye’nin birçok farklı bölgesinde meydana gelen orman yangınlarına dair soruları cevaplandırmak üzere Prof. Dr. Levent Kurnaz ve Prof. Dr. Doğanay Tolunay’ın katılımıyla 2 Ağustos akşamı, “Ormanlarımız neden yanıyor, neler yapabiliriz?” başlıklı bir etkinlik düzenledi. Bu
DAHA FAZLASIKurumsal sosyal sorumluluk (KSS), yeni bir kavram olmamakla birlikte günümüz koşullarında tüm işletmeler için bir ihtiyaç olarak yeniden sunuluyor. Uzun yıllar boyunca işletmeler işlerini KSS’den ayrı yürütebilmiş olsalar da, COVID-19 salgınıyla birlikte geçen bir buçuk yıl, tüketicilerin şirketlerden daha fazlasını istediğini gösteriyor. Şirketleri sosyal olarak sorumlu tutan bir iş modeli şeklinde tanımlanan KSS, işletmeleri toplum,
DAHA FAZLASIBir şirket toplumun iyiliği için çalıştığında, dokunduğu topluluklara aktif ve özenli bir ortak olmaya kendini adadığını gösterir. Marka kurumsal sosyal sorumluluğunu (KSS) sergilerken, güvenilir bir itibar oluşturmak ve imajını geliştirmek için uzun bir yol kat edebilir. Bu noktada, gidilen yolun anlatılış şekli çok önemlidir. Hem şirketin eylemlerinin hem de bunların iletilme şeklinin, KSS uygulamalarının doğru
DAHA FAZLASI