“Sürdürülebilir başarılı projeler için ortak çalışma kültürünü oluşturmalıyız”

Dijitalleşmenin yaygınlaşmasıyla dönüşümün inanılmaz bir hıza ulaştığı dünyada Türkiye, sahip olduğu dinamik ve genç nüfusuyla çok değerli bir potansiyele sahip. Günümüzde beyin göçü ve ekonomik nedenlerden dolayı sosyal yaşamlarının uğradığı kısıntıyla gündeme gelen gençlerin hem Türkiye hem de dünya için nasıl önemli bir değer yaratabileceğini gösteren Oğuz Ergen ile keyifli bir röportaj yaptık.

17 Küresel Amaca doğru daha hızlı yol alınması hedefiyle Samsung ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) ortaklaşa hayata geçirdiği ‘Generation17’ girişimine davet edilen ilk Türk çevre ve iklim aktivisti Oğuz Ergen, sivil toplum alanındaki yolculuğunu, kurucusu olduğu Sosyal İklim Derneği’ni, Generation17’nin katkılarını ve hedeflerini anlattı.

Oğuz Ergen’i kısaca tanıyabilir miyiz? Sivil toplum dünyasına nasıl adım attın?

30 yaşında, Sarıkamış doğumlu ve aslen İzmirli olarak kendimi tanıtabilirim. Lisans eğitimimi Fen Bilimleri öğretmenliği alanında yaparken, üniversitedeki hocalarımın yönlendirmesi ile sivil topluma adım atarak, TUBİTAK projelerinde eğitmen olarak görev yapmaya başladım. Üniversitede hocalarımla birlikte hayata geçirdiğimiz projeler kapsamında, çocuklara sürdürülebilir enerji ve çevre konularında eğitim ve atölyeler gerçekleştirdik. Ardından TEGV’de gönüllülük sürecim başladı. Şu anda 17 hedefin tamamında çalışmalarımızı gerçekleştirdiğimizde daha sürdürülebilir ve adaletli bir gezegende yaşayacağımız inancıyla Habitat Derneği’nde eğitimi, teknoloji bilgilerinin geliştirilmesi, girişimcilik ve finansal bilinç gibi birçok farklı konuda çalışmalar yürütüyoruz.

Sosyal İklim Derneği, Türkiye’deki hangi ihtiyacı gidermek hedefiyle kuruldu? “Sosyal iklim” kavramını nasıl anlatırsın?

Sosyal İklim Derneği, doğru diyalog kültürünü geliştirmek ve gençlerin katılımını arttırmak amacıyla kuruldu. Gençlik katılımını sağlamanın yollarından biri de iklim kriziydi ve biz bu alanda çalışmayı seçtik. İklim krizi özellikle kırılgan kesimlerin (olumsuz koşullardan en hızlı etkilenen kesim) çok fazla etkilendiği bir olgu. Bu nedenle, tüm kesimlerin katılımı ile çözüme ulaşmayı hedefleyen bir yönetişim benimseyerek yola çıktık.

Derneğin, Kıyı Ege İklim Ağı başta olmak üzere, ortaya çıkardığı değerden ve hedeflerinden bahseder misin?

Ülkemizde STK ve yerel yönetimler iş birliğini arttırmak için son yıllarda çok fazla faaliyet gerçekleştiriliyor. Bizim Kıyı Ege İklim Ağı’nda ortaya çıkarmak istediğimiz sadece STK ve yerel yönetimlerin iş birliği değil, aktivistlerin ve akademisyenlerin de bu ortaklığa katılabilmesi. Ortak çalışma kültürünü oluşturduğumuzda ortaya daha değerli işlerin çıkacağına inanıyoruz. Akademisyenlerin teknik bilgilerini yerel yönetimler ve STK’lar olarak gerçekleştireceğimiz işlerde kullanabilmek bizi daha başarılı projelere yönlendireceğine inanıyoruz.

Samsung ve UNDP’nin ortaklaşa hayata geçirdiği ‘Generation17’ girişimine çeşitli ülkelerden katılan altı yeni ‘Genç Lider’den biri oldu. Girişimin hedeflerinden ve girişimcilere nasıl bir destek sunduğundan bahseder misin?

Girişimin hedefi, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarını özelinde çalışan kişileri daha geniş kitlelere ulaştırabilmek. Generation17 kapsamında iletişim, mentorlük ve teknik destek alıyoruz. Var olan projelerimizi bu desteklerle daha geniş kitlelere yayma ve daha etkin projeler oluşturma şansı sunuluyor. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın bu konudaki tecrübesi ve Samsung’un teknolojik desteği ile sürdürülebilir kalkınma amaçlarını yaygınlaştırmayı amaçlıyor.

Genç Liderler arasına girme süreciniz nasıl oldu? Senin ve Kıyı Ege İklim Ağı projesinin Generation17’ye katılımını sağlayan koşullar neler oldu? Neleri doğru yaptığınızı düşünüyorsun?

UNDP ve Samsung’un daveti ile bu sürece katıldım. Kıyı Ege İklim Ağı’nda az önce bahsettiğim ortaklığı kurabiliyor olmamız bu süreçte büyük bir etken oldu. İklim krizi ve etkileri için bölgesel çalışmalar yürütebilmek ve bunu farklı sektörlerin desteğiyle yapabilmek, bu açıdan en önemli noktalardı.

Son olarak, Generation17 kapsamındaki hedeflerin neler?

Generation17 kapsamında diğer ülkelerdeki genç liderlerle fikir ve bilgi alışverişi yaparak; onların ülkelerinde uyguladığı projeler ile kendi gerçekleştirdiğimiz projelere katkı sunmayı planlıyorum. Ayrıca iklim krizi hakkında farkındalığı büyük kitlelere ulaştırabilmek en büyük hedefim. İklim krizine en fazla neden olan kesimin, en az etkilendiği bu olguda ‘İklim Adaleti’ni sağlayabilmek için kırılgan kesimlerin güçlendirilmesi için çalışmalarıma devam edeceğim.