Birleşmiş Milletler, okyanusları koruyacak ve sürdürülebilir, deniz yosununa dayalı bir okyanus ekonomisi yaratacak ‘’Mavi Anlaşma’’ koalisyonu oluşturmak için harekete geçiyor. Haziran 2022 tarihinde Lizbon’da gerçekleşecek BM Okyanus Konferansı öncesinde Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD), ‘’Mavi Anlaşma’’ koalisyonunun sürdürülebilir ve esnek bir okyanus ekonomisi yaratacağını söylüyor. Yeni okyanus ekonomisi UNCTAD Genel Sekreteri Rebeca Grynspan,
Birleşmiş Milletler, okyanusları koruyacak ve sürdürülebilir, deniz yosununa dayalı bir okyanus ekonomisi yaratacak ‘’Mavi Anlaşma’’ koalisyonu oluşturmak için harekete geçiyor.
Haziran 2022 tarihinde Lizbon’da gerçekleşecek BM Okyanus Konferansı öncesinde Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD), ‘’Mavi Anlaşma’’ koalisyonunun sürdürülebilir ve esnek bir okyanus ekonomisi yaratacağını söylüyor.
Yeni okyanus ekonomisi
UNCTAD Genel Sekreteri Rebeca Grynspan, okyanus ekonomisinin sosyal ve çevresel değerinin, pandeminin yarattığı olumsuz etkileri telafi etmemize ve gelecekteki krizlere karşı daha güçlü ve hazırlıklı olmamıza yardımcı olabileceğini öne sürdü. Bununla birlikte, okyanustan yararlanmak ve kaynaklarını korumak arasındaki doğru dengenin sağlanması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Deniz yosunu çiftçiliğinin, gıda, biyoyakıt ve kozmetik alanlarında önemli bir gelir kaynağı olduğunu söyleyen Grynspan, petrol sondajı, balıkçılık gibi yıkıcı endüstrilere sürdürülebilir bir alternatif olduğuna işaret ediyor. Ayrıca yosun bazlı biyokütle materyallerinin umut vaat ettiğini belirtiyor.
UNCTAD liderliğinde Nisan 2022’de gerçekleşen Okyanuslar Forumunda, artan plastik kirliliği çerçevesinde ‘’Mavi Anlaşma’’nın dayanıklı bir okyanus ekonomisini nasıl inşa edebileceği ve aynı zamanda okyanusların sağlığının nasıl iyileştirilebileceği incelendi.
Mevcut küresel nüfusun yaklaşık yarısı okyanus temelli mal ve hizmetlerden geçimini sağlıyor ve toplam değerinin 2,5 trilyon dolardan fazla olduğu tahmin ediliyor.
UNCTAD, okyanus ekonomisinin yarattığı değerin 2030 yılına kadar iki katına çıkmasının beklendiğini belirtirken, deniz yosunu yetiştiriciliği gibi yeni sektörleri desteklemenin yatırım fonlamasına bağlı olduğuna dikkat çekiyor. Okyanusların sadece yüzde 2’sinde yapılacak çiftçilik sayesinde, küresel nüfusu beslemek için yeterli olan proteinin sağlanabileceği öne sürülüyor.
Okyanus sağlığının düzenlenmesi
Birleşmiş Milletler liderliğindeki koalisyon, kritik derecede önem arz eden okyanus sağlığının, küresel balık rezervinin yüzde 34’ünün ‘’biyolojik olarak sürdürülemez’’ seviyelere düşmesiyle hızla bozulduğuna dikkat çekiyor.
UNCTAD, son on yılda sanayileşmiş ülkeler arasında ortalama 10 milyar dolar olan ve dünya genelinde 35 milyar dolara kadar artan balıkçılık sübvansiyonlarını destekleme çabaları da dahil olmak üzere okyanus yönetişimindeki boşlukların doldurulması gerektiğini savunuyor.
Dünya genelinde yıl bazında yetiştirilen 60 milyar çiftlik hayvanı bulunurken, okyanuslardan her yıl 3 trilyon balık avlanıyor. Balıkçılık endüstrisi, okyanuslardaki plastik kirliliğinin yarısını oluşturan terk edilmiş ağlar ve diğer teçhizat ile kirlilik sorununa en büyük katkıyı sağlıyor.
UNCTAD, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 14-Sudaki Yaşam hedefinin küresel uyum sağlanmadan gerçekleştirilemeyeceğini söylüyor.
Grynspan, sürdürülebilir okyanus temelli ekonomilere yatırım yaparak yeni bir yön belirlemek için zamanın gelmiş olduğunu vurguluyor.
Kaynak:
