Greenpeace iklim krizinin devam eden etkileri altında Sri Lanka’da ofis açtı

Greenpeace iklim krizinin devam eden etkileri altında Sri Lanka’da ofis açtı

1971 yılında bir grup aktivist, ABD ordusunun Alaska açıklarında bir ada olan Amchitka’da yaptığı yer altı nükleer testlerini protesto etmek amacıyla eski bir balıkçı teknesiyle Kanada’dan yola çıktı. 

Bu yolculuklarının durdurulmasından ötürü geri adım atmayan aktivistler, değişim yaratmak amacıyla bireysel, şiddet içermeyen eylemleri teşvik etmek için Greenpeace adlı sivil toplum örgütünü kurmaya karar verdi.

1970’ler boyunca Greenpeace çevre örgütü pek çok ülkede hayata geçirildi. Ticari balina avcılığı ve zehirli atıklar da dahil olmak üzere çevre sorunlarıyla ilgili kampanyalar yürütmeye başladı.

1979 yılında temelleri atılan Hollanda merkezli Greenpeace International’ın halihazırda dünya genelinde üç milyon destekçisi ve 40 ülkede ofisi var.

Greenpeace eylemcileri kendilerini zıpkınlarla balinaların arasına yerleştirerek balina avcılığı endüstrisini sekteye uğrattı. Rainbow Warrior tekneleri Fransız hükümeti tarafından bombalandı. Destekçileri şiddete maruz kaldı ve eko-terorist ilan edildi. 

Hükümetlere karşı çıkan Greenpeace aktivistleri, insanların tutumlarını ve uluslararası politikayı etkin bir şekilde değiştirmek için hapis cezası ve hatta ölüm riskini göze aldı.

Günümüzde çok fazla doğrudan eylem gerçekleştirmeyen sivil toplum kuruluşu, manşetlerde ön plana çıkan şok edici görüntüler vermekten uzak duruyor. Buna rağmen küresel çevre kampanyalarıyla uluslararası boyutta hala güçlü bir kurum olarak faaliyetlerini sürdürüyor.

İklim değişikliği, ormansızlaşma, aşırı avlanma, ticari balina avcılığı, genetik mühendisliği, savaş ve nükleer güç karşıtı konularda kampanya yapmak için şiddet içermeyen, yaratıcı kampanyalar ve etkinlikler düzenliyor. Hükümetlerden, şirketlerden ve siyasi partilerden maddi destek kabul etmeme ilkesi ile tanınıyor.

Gezegeni koruma ihtiyacına dair farkındalığın artmasına rağmen, dünya artık 1971 yıllarındaki kadar sürdürülebilir değil. 

Günümüzde biyoçeşitlilik kaybı, artan emisyonlar, toprakta biriken toksinler, kuraklık, nehirlerin ve göllerin kuruması, toprağın karbon tutma özelliğinin azalması, ormansızlaşma, okyanus kirliliği, çölleşme, artan nüfus, açlık ve gıda güvensizliği gibi sorunlar küresel olarak tüm insanlığı zorluyor.

Güney Asya, dünyanın ekolojik açıdan en hassas bölgelerinden bazılarını içeren sekiz ülkede bir buçuk milyardan fazla insana ev sahipliği yapıyor. Çok boyutlu yoksulluk, doğal kaynaklara bağımlılık ve hava koşulları, insanları iklim krizinin getirdiği istikrarsızlığa karşı savunmasız hale getiriyor. 

Dünya Bankası raporuna göre, 800 milyondan fazla Güney Asyalı iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek bölgelerde yaşıyor. Bölge, iklim değişikliğinin tarımı ve geçim kaynaklarını olumsuz etkilemesiyle çevresel bir kriz yaşıyor.

İklim değişikliğiyle mücadelede bölgesel işbirliği yaratmak amacıyla Sri Lanka’nın başkenti Kolombo’da ofis açan Greenpeace International tarafından düzenlenen açılış etkinliğinde, Güney Asya İcra Direktörü Binu Jacob  bölgenin karşı karşıya olduğu iklim sorunları ve Greenpeace’in iklim adaletsizliğiyle mücadeledeki rolü hakkında bilgilendirici bir konuşma yaptı.

Kaynak:

https://globalvoices.org/2024/03/01/greenpeace-opens-office-in-sri-lanka-amid-ongoing-climate-crisis/

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar