Eski SpaceX mühendisleri, yeni nesil elektrikli yük treni tasarlıyor

Üç eski SpaceX mühendisi, raylı nakliye sistemindeki verimliliği artırmak ve emisyonları azaltmak amacıyla elektrikli, kendi gücünü sağlayan vagonlar tasarlamak ve inşa etmek için şirket kurdu.

Yük trenleri, kamyon taşımacılığına göre çok daha fazla enerji verimliliği sağlar. Şirketin CEO’su ve kurucusu Matt Soule’a göre, daha verimli aerodinamik sayesinde yükün trenle nakliyesi, kamyon taşımacılığı için gereken enerjinin dörtte birini kullanıyor.

Nakliye sistemini dizelden elektrik enerjisine taşımanın, küresel iklim değişikliğine neden olan karbon emisyonlarını azaltmada önemli rol oynuyor. Çevre Koruma Ajansı tarafından Aralık 2021’de yayınlanan rapora göre, taşımacılık Amerika Birleşik Devletleri’ndeki toplam sera gazı emisyonlarının yüzde 29’unu oluşturuyor. Bu oranın neredeyse dörtte biri orta ve ağır hizmet kamyonlarından kaynaklanıyor.

Kendi enerji gücünü sağlayan vagonlar üzerine çalışılıyor

SpaceX’te 2006 yılında işe başlayan Soule, roketin düz uçmasını sağlayan elektronik sistemlere ait bölümün başkanı olduğunu ve 2019 yılında SpaceX’den ayrıldıktan sonra Ocak 2020’de kendisi gibi SpaceX çalışanı olan arkadaşları John Howard ve Ben Stabler ile birlikte şirket kurma kararı aldıklarını söylüyor.

Google, Tesla ve Uber gibi teknoloji şirketlerinden transfer edilen yaklaşık 25 mühendisten oluşan kadrosuyla birkaç prototip inşa eden Parallel Systems, ilk nesil aracını Los Angeles bölgesinde test etti. Araçlar çift olarak çalışıyor ve her çift vagon bir adet standart nakliye konteynerini taşıyor.  Konteynerleri taşıyan vagonların her biri kendi gücünü sağlıyor, ancak birbirlerine bağlandıkları zaman sistem optimumda çalışıyor. Şirket, henüz prototip aşamasında olduğundan henüz müşterisi yok ve dolayısıyla gelir elde edemiyor.

Soule, birkaç dizel lokomotifle çalışan uzun bir yük treni yerine, Parallel Systems’ın 10 ila 50 kendi kendine çalışan yük vagonlarından oluşan taşıt grubunu öngördüğünü söylüyor.

Elektrikli vagon, sıfır sera gazı salma potansiyeline sahip

Çok uzun trenlerin, yük boşaltmak ve yüklemek için büyük tren istasyonlarına ihtiyaç duyduğunu ve yüklerin yüklendiği limanlarda istenilen ölçekte arazi ve alanın olmadığı belirtiliyor.

Vagonları elektrikli olarak tasarlamanın sistemi tamamen yeşil yapmayacağı, bunun şebekeye güç sağlayan elektriğin nasıl oluşturulduğuyla ilgili olduğuna da işaret ediliyor. Bununla birlikte, bir elektrikli vagon sıfır sera gazı salma potansiyeline sahipken, dizel trenler her zaman sera gazı salınımına neden oluyor.

Soule için, SpaceX’teki önceki görevinden yeni bir alana geçiş yapmak, şirketi denetlemeye ve ilerletmeye alışmak anlamına geliyor. Yeni sistem hakkında potansiyel yatırımcılara ve müşterilere sunumlar yapmalarına rağmen, gelip gördüklerinde tanık oldukları deneyimin çok farklı etki yarattığı belirtiliyor.

Kaynak:

https://www.cnbc.com/2022/01/19/parallel-systems-ex-spacex-engineers-design-electric-train-cars.html