BioTrade girişimi biyoçeşitliliği gözeten ilkeleriyle ortak refahın geliştirilmesine odaklanıyor

BioTrade girişimi biyoçeşitliliği gözeten ilkeleriyle ortak refahın geliştirilmesine odaklanıyor

Bir milyon türün yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olan günümüz dünyasında, küresel biyoçeşitlilik kaybı, doğa ve ekonomiler için önemli bir sorun teşkil ediyor.

Dünya Bankası simülasyonlarına göre, arıların ve diğer yabani tozlayıcıların, balıkçılığın ve ormancılığın kaybedilmesiyle oluşacak etkinin küresel GSYİH’yi 2030’a kadar yıllık 2,7 trilyon ABD doları azaltabileceği tahmin ediliyor.

Cenevre’de düzenlenen 7. Biyo-Ticaret Kongresi’nin açılışında UNCTAD ve ortakları, biyoçeşitlilik krizinin üstesinden gelinmesine yardımcı olmak üzere daha güçlü ticaret politikaları ve yönetişim için yapılacaklar konusunda kararlılıklarını sergiledi.

UNCTAD Genel Sekreteri Rebeca Grynspan toplantının açılışında yaptığı konuşmasında, ‘’Ticaret yapalım tabii ki ama bu yolda ilerlerken ormanlarımızı zenginleştirecek, okyanuslarımızı canlandıracak ve havamızı temizleyecek şekilde sorumlu davranışlar sergileyelim’’ dedi.

Genel Sekreter, ‘’Bunun gerçekleşmesi için doğru destekle ‘BioTrade’ yapalım’’ ifadelerine yer verdi.

‘BioTrade’ neden önemli?

UNCTAD’ın biyoçeşitliliğe dayalı ürünlerin uluslararası ticaretini ölçen veri tabanı Ticaret ve Biyoçeşitlilik (TraBio) istatistik aracına göre, 3,7 trilyon ABD doları değerindeki biyolojik kökenli ürünler 2021 yılında küresel ihracatın yüzde 17’sini temsil etti.

1996 yılında UNCTAD tarafından hayata geçirilen BioTrade girişimi, o tarihten bu yana çevresel, sosyal ve  ekonomik kriterler doğrultusunda ticareti teşvik etmeleri için 80’den fazla ülkeyi destekliyor.

Girişim, tüm değer zinciri boyunca sürdürülebilir kalkınmayı üç boyutuyla desteklemek üzere bir dizi ilkeden oluşan kılavuz sunuyor. Bu ilkeler arasında yer alan koruma, sürdürülebilir kullanım, faydaların adil ve hakkaniyetli paylaşımı ve toplumun güçlendirilmesi gibi temel unsurları öne çıkararak insanlara ve biyolojik çeşitliliğe odaklanmayı teşvik ediyor.

BioTrade girişiminin yirmi yıldır destekleyicisi olan İsviçre Ekonomik İşler Devlet Sekreterliği’nde (SECO) ticaretin teşvikinden sorumlu başkan olan Monica Rubiolo, ‘’Paydaşları farklı düzeylerde harekete geçirmeli ve insani varlığımızın temelini aşındıran eğilimleri tersine çevirmeliyiz’’ dedi.

BioTrade ilke ve kriterlerine uyum sağlayan gelişmekte olan ülkeler ihracatlarını çeşitlendirebilir, biyoçeşitliliği koruyabilir ve yerel toplulukların geçim kaynaklarını iyileştirebilir.

Girişimin uygulanmasına yönelik çabalar sonucunda Güney Afrika’da 3.700’ün üzerinde istihdam yaratıldı, yerel satışlar yüzde 51 oranında ve ihracat ise yüzde 178 oranında arttı.

Peru’de kinoa ve maça gibi yüksek besin değerine sahip süper gıdaların ticaretinden yılda yaklaşık 500 milyon ABD doları gelir elde ediliyor.

Ayrıca Endonezya, 2021 yılında biyoçeşitliliğe dayalı ürünlerin ihracatının üçte bir oranında arttığını ve ülkenin toplam ihracatının yüzde 36’sından fazlasını ve GSYİH’nin yüzde 10’una yakınını temsil ettiğini açıkladı.

BioTrade Kongresi nasıl etki yaratıyor?

İlk olarak 2012 yılında gerçekleştirilen kongre, hükümetler, işletmeler, araştırmacılar ve sivil toplum temsilcileri arasında biyoçeşitliliğin küresel ticaretteki önemine ilişkin müzakerelere ortam yaratmak amacıyla düzenlendi.

UNCTAD Ticaret, Çevre, İklim ve Sürdürülebilir Kalkınma Başkanı Chantal Line Carpentier, ‘’BioTrade Kongresi, sürdürülebilir geçim kaynaklarını geliştirmek için sosyal ve dayanışmacı ekonomi modellerine daha yakından bakarak insanları, toplumları ve çevreyi sermayenin önüne koymanın önemini hatırlatıyor’’ dedi.

Kaynak:

https://www.eco-business.com/press-releases/advancing-shared-prosperity-through-biodiversity-friendly-trade/?utm_medium=email&_hsenc=p2ANqtz-9xx6mmxkR_TxnJTTC-1L1_3s6pjrX-mpBrUQc1t5XhL7OetAwW8quomehhW1WR2Jvy0EHZ-b40iYnuw4N_e5l5LN8jzw&_hsmi=300960351&utm_content=300960351&utm_source=hs_email

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar