Münih Güvenlik Konferansı (MSC) kapsamında yapılan Münih Güvenlik Endeksi anketine göre, iklim değişikliği kaynaklı göç Rusya tehdidinin önüne geçiyor. Dünyada tehdit algıları değişiyor. Siber saldırılar ve yapay zekanın potansiyelinden de endişe ediliyor. G7 ülkelerinin yanı sıra Brezilya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’da 12.000 kişiyle yapılan küresel Münih Güvenlik Endeksi anketine göre Avrupalı seçmenler ‘’savaş ve
Münih Güvenlik Konferansı (MSC) kapsamında yapılan Münih Güvenlik Endeksi anketine göre, iklim değişikliği kaynaklı göç Rusya tehdidinin önüne geçiyor. Dünyada tehdit algıları değişiyor. Siber saldırılar ve yapay zekanın potansiyelinden de endişe ediliyor.
G7 ülkelerinin yanı sıra Brezilya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’da 12.000 kişiyle yapılan küresel Münih Güvenlik Endeksi anketine göre Avrupalı seçmenler ‘’savaş ve iklim değişikliği yoluyla göç’’ ve radikal islami terörizm tehdidinden giderek daha fazla kaygı duyuyor.
Geçen yılki ankette Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü savaş, özellikle G7 ülkeleri tarafından küresel güvenliğe yönelik en büyük tehdit olarak değerlendirilmişti.
Bu yılki ankete göre, İngiltere ve Japonya vatandaşları Rusya’nın tutumunu risk olarak görüyor. Alman vatandaşları Rusya’yı yedinci en büyük endişe kaynağı olarak görürken, İtalyanlar için 12. sırada yer alıyor.
Rapor her konferans öncesinde yayınlanıyor.
12.000 kişinin katıldığı ankete göre Rusya, hala ciddi bir küresel tehdit olmaya devam ediyor. Ancak, ‘’savaş ve iklim değişikliği kaynaklı göç’’ Rusya tehdidinden daha önemli görülüyor.
Güvenlik raporunda ‘’Kaybet-Kaybet’’ başlığı altında, artan gerilim ve ekonomik belirsizlikler nedeniyle küresel işbirliği faydalarının giderek daha fazla odak dışı kaldığı belirtiliyor.
Rapora eşlik eden kamuoyu yoklamaları da, Batı’nın ekonomik görünüm ve gelecekteki risklerin boyutu konusunda BRIC ülkelerindeki (Brezilya, Rusya,Hindistan ve Çin) seçmenlerin görüşlerine kıyasla daha kötümser olduğunu ortaya koyuyor.
Anket, Hint-Pasifik bölgesinde Çin ve Tayvan arasında askeri bir çatışma yaşanması riski konusunda keskin bir artış ortaya koyuyor.
Dolayısıyla günümüz dünyasında rekabet ve artan güvenlik ihtiyacı ön plana çıkıyor. Bu bağlamda Çin’e küresel sermaye akışında azalma gözleniyor. Batılı sermaye diğer ortaklara yöneliyor.
Çin’e ilişkin artan endişeler özellikle Japonya’da çok iddialı, onu Hindistan, ABD, Almanya ve Fransa takip ediyor.
Rapora göre, G7 ülkelerinde nüfusun büyük çoğunluğu ülkelerinin 10 yıl içinde daha az güvenli ve zengin olacağına inanıyor.
Katılımcıların çoğu, dijital dünyadaki dezenformasyon kampanyalarından da büyük endişe duyuyor. Münih Güvenlik Endeksi’ne göre, yoğunlaşan siber saldırılar ve yaygınlaşan yapay zeka kullanımı, dünya genelinde giderek artan riskler olarak yer alıyor.
16-18 Şubat tarihleri arasında gerçekleşen Münih Güvenlik Konferansı’nda, dünyanın önde gelen siyasetçileri, diplomatları, askeri yetkilileri, akademisyenleri, savunma ve güvenlik uzmanları 60’ıncı kez Almanya’nın Münih kentinde bir araya geldi.
Kaynak:
