Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin Genel Sekreteri Simon Stiell tarafından yapılan açıklamada, insanlığın dünyayı kurtarmak için iki yılı olduğu ve bu süre zarfında dramatik değişiklikler yapılması gerektiği belirtildi. Küresel ısınmayı yavaşlatma eylemlerinin poltikacıların gündeminden düştüğü uyarısında bulunan Stiell, hükümetlerin, iş dünyası liderlerinin ve kalkınma bankalarının iklim değişikliğinin giderek artan etkilerini önlemek için ciddi adımlar
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin Genel Sekreteri Simon Stiell tarafından yapılan açıklamada, insanlığın dünyayı kurtarmak için iki yılı olduğu ve bu süre zarfında dramatik değişiklikler yapılması gerektiği belirtildi.
Küresel ısınmayı yavaşlatma eylemlerinin poltikacıların gündeminden düştüğü uyarısında bulunan Stiell, hükümetlerin, iş dünyası liderlerinin ve kalkınma bankalarının iklim değişikliğinin giderek artan etkilerini önlemek için ciddi adımlar atmalarının şart olduğunu vurguladı.
Geçtiğimiz yıl dünyanın enerji kaynaklı karbondioksit emisyonları rekor düzeyde arttı. İklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik mevcut tahhütler, 2030 yılına kadar küresel emisyonları neredeyse hiç azaltmayacak.
BM iklim şefi Simon Stiell, önümüzdeki iki yılın ‘’gezegenimizi kurtarmak için çok önemli’’ olduğunu söyledi. ‘’Yeni nesil ulusal iklim planları ile sera gazı emisyonlarını düşürmek için hala bir şansımız var. Ancak bu güçlü planlara şimdi ihtiyacımız var’’ dedi.
Londra’daki Chatham House düşünce kuruluşunda düzenlenen bir etkinlikte düşüncelerini aktaran Stiell, küresel emisyonların yüzde 80’inden sorumlu olan önde gelen 20 ekonomik güçten oluşan Grubun acilen adım atması gerektiğini söyledi.
Stiell açıklamalarında özellikle tarım sektörünü vurgulayarak, artan kuraklık olaylarının, emisyonları azaltma ve çiftçilerin bu yeni koşullara uyum sağlamalarına yardımcı olma konusunda daha cesur adımlar atılmasını zorunlu kıldığını belirtti. Bu durum, gıda güvenliğini artırabilecek ve açlığı azaltabilecek.
Bu yıl Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de yapılacak BM iklim müzakerelerinin ana hedefinin, fosil yakıtlardan uzaklaşmak ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için yatırım yapmakta zorlanan gelişmekte olan ülkeleri desteklemek üzere ülkelerin iklim finansmanı için yeni bir hedef üzerinde anlaşmaya varmasını sağlamak olduğunu aktardı.
BM iklim zirveleri, müzakerelere doğrudan katılan hükümet delegasyonlarının yanı sıra binlerce lobici ve iş dünyası temsilcisinin katılımıyla son yıllarda giderek büyüdü ve güçlendi.
Geçtiğimiz yıl Dubai’de düzenlenen COP28 zirvesine yaklaşık 84.000 kişi katıldı. Fosil yakıt lobisi adına 2.000’den fazla temsilcinin katılımı kampanya gruplarının seslerini yükseltmelerine neden oldu.
Stielle, güçlü müzakere sonuçlarına öncelik verirken gelecekteki COP toplantılarının boyutunun küçültülmesinin daha faydalı olacağını söyledi. Bu konuda, sırasıyla 2024 ve 2025’te BM zirvelerine ev sahipliği yapacak olan Azerbaycan ve Brezilya ile görüşmekte olduğunu belirtti.
Borçların hafifletilmesi, yoksul ülkelere daha ucuz finansman sağlanması, gemicilik emisyonlarına vergi konulması gibi yeni uluslararası finansman kaynakları ve Dünya Bankası ile Uluslararası Para Fonu’nda reformlar yapılması yoluyla daha fazla iklim finansmanı sağlanması çağrısında bulundu.
Hindistan’dan Güney Afrika’ya ve Amerika Birleşik Devletleri’ne kadar dünyanın dört bir yanındaki seçmenlerin sandık başına gittiği yoğun bir seçim yılına dikkat çeken Stiell, iklim eyleminin ‘’kabine gündemlerinin alt sıralarına kaydığına’’ vurgu yaptı.
Kaynak:
