Kadınların ESG stratejilerine olan istikrarlı yaklaşımından kaynaklanan başarılı çalışmaları erkek meslektaşlarını geride bırakıyor. Buna göre, yönetim kurullarında ESG kapsamındaki pozisyonlarda daha fazla kadın yöneticiye yer verilmesi gerektiği vurgulanıyor. The Sustainability Board (TSB) İcra Direktörü Frederik Otto, ‘’Verilerimiz bir kez daha kadınların ESG katılımına liderlik etmedeki önemli rolünün altını çiziyor’’ diyor. Kadınların yönetim kurulu düzeyinde ESG
Kadınların ESG stratejilerine olan istikrarlı yaklaşımından kaynaklanan başarılı çalışmaları erkek meslektaşlarını geride bırakıyor. Buna göre, yönetim kurullarında ESG kapsamındaki pozisyonlarda daha fazla kadın yöneticiye yer verilmesi gerektiği vurgulanıyor.
The Sustainability Board (TSB) İcra Direktörü Frederik Otto, ‘’Verilerimiz bir kez daha kadınların ESG katılımına liderlik etmedeki önemli rolünün altını çiziyor’’ diyor. Kadınların yönetim kurulu düzeyinde ESG stratejilerinin yürütülmesinde hayati öneme sahip olduğunu söylüyor.
ESG’nin sahada gelişen bir durum olması nedeniyle, verileri ölçmenin ve takip etmenin, eğilimleri belirlemenin ve sonuçta etkin ilerleme sağlamanın esas olduğunun altını çiziyor.
Bağımsız düşünce kuruluşu The Sustainability Board (TSB), beş yıldan bu yana tam olarak bu konu üzerinde çalışmalar yürütüyor.
‘Sustainability Board Annual ESG Preparedness Report’ gibi raporlarla sürdürülebilir liderliği ve kurumsal yönetimi teşvik ediyor.
Chapter Zero, The Directors’ Climate Forum tarafından desteklenen rapor, Çevresel, Sosyal ve Yönetişim (ESG) konularının yönetim kurulu düzeyinde nasıl ele alındığını inceliyor.
The Sustainability Board, ESG konusunda yönetim kurullarının performanslarını değerlendiriyor ve sürdürülebilirlik konularında yönetim kurulu çeşitliliğini ve yönetici katılımını analiz ediyor.
Raporda ele alınan beş temel konudan biri, kadınların sürdürülebilirlik yönetiminin ön saflarında yer almaya devam ettiğini gösteriyor.
Bu yeni bir bulgu olmamasına rağmen, TSB’nin önceki yıllık raporlarına göre, kadınların önemli rolü ve yönetim kurulunda daha fazla kadına duyulan ihtiyacı bir kez daha vurguluyor.
Sürdürülebilirlik Kurulu Kıdemli Danışmanı Jeannette Lichner, ‘’Veriler bir kez daha kadınların ESG katılımına liderlik etmedeki rolünün önemine dikkat çekiyor’’ dedi.
‘’Tutarlı katılımları erkek meslektaşlarını geride bırakıyor, bu da daha kapsayıcı yönetim kurullarına olan ihtiyacı vurguluyor. Çeşitliliği cinsiyetin ötesinde değerlendirmiyoruz. Ancak yönetim kurullarının farklı etnik ve sosyoekonomik kökene sahip yöneticileri dikkate almasını önemsiyoruz.’’
Kadınlar, dünya genelinde ESG komitelerinde çalışan yöneticilerin yüzde 35’ini oluşturuyor. Bu oran yönetim kurullarındaki yüzde 32’lik cinsiyet çeşitliliği ortalamasının biraz üzerinde.
Son araştırmalar, yönetim kurullarında daha fazla kadın bulunan şirketlerin küresel iklim hedeflerine ulaşma yolunda ilerleme ihtimalinin daha yüksek olduğunu gösteriyor.
The Sustainability Board’s ESG Preparedness 2023 raporuna göre, sürdürülebilirlik yönetimi kağıt üzerinde artarken ve çoğu yönetim kurulu idari politikalarında ESG’yi benimserken, yöneticilerin ESG katılımında durgunluk yaşanıyor.
‘’Son beş yılda ESG katılımındaki iyileşme ve yaygınlaşma eğilimi ivme kaybetmeye başladı’’ şeklinde durum değerlendirmesi yapan Frederik Otto, bunun canlandırılması gerektiğini söylüyor.
Bu durumun üstesinden gelmek için yönetim kurullarında daha fazla kadına yer verilmesi çözüm olarak öneriliyor. Ancak sorunun sadece kadın temsilinin artması ile çözülemeyeceği, yönetim kurulu üyelerinin tamamının zorlukları derinlemesine anlamaları gerektiği vurgulanıyor.
TSB, yönetim kurullarının uygulaması gereken üç temel adım öneriyor:
1.Ne olduğunu anlamak: Öncelikle temel sürdürülebilirlik konularının neler olduğunu ve yönetim kurulunda kimlerin ESG yönetimiyle ilgili olduğunu saptamak. Kadınlar sürdürülebilirlik konularını yönlendiriyor ancak çoğu kurulda halen yeterince temsil edilmiyor. Dolayısıyla kuruluşlar kadın temsilini artırarak taahhütlerini yerine getirmede sağlam adımlar atabilir.
2. Değerlendirme yapmak: Yönetim kurulu üyelerinin sürdürülebilirlik zorlukları ve trendleri konusunda daha derin bilgiye ve anlamaya ihtiyaçları var. Dolayısıyla yöneticilerin becerilerini geliştirmeleri ve en son ESG akımlarını takip etmeleri gerekir.
3. İzlemek ve denetlemek: ESG çalışmalarına ilişkin üçüncü taraf değerlendirmelerinin yapılmasını dikkate almak, sürdürülebilirlikle ilgili temel performans göstergelerini (KPIs) benimsemek, acil ve hızlı gelişen ESG durumu ile başa çıkmak için yönetim kurulu toplantılarının sıklığını artırmak.
Yönetim kurullarında cinsiyet çeşitliliği
Dünya genelinde kadınlar yönetim kurullarının ortalama yüzde 32’sini temsil ederken (ABD’de yüzde 34), Asya gibi bazı bölgelerde bu oran çok daha düşük.
OECD tarafından yayınlanan son verilere göre, Hindistan, Japonya, Çin Anakarası ve Güney Kore’de yönetim kurullarındaki kadın üye oranı yüzde 20’nin altında. Çin’in önde gelen şirketlerinin yönetim kurullarındaki kadın temsili yüzde 14 civarında.
Geçtiğimiz yıl Avrupa Birliği (AB), kadınların üst düzey rollere katılımını artırmak için yeni bir yönerge yayınladı.
Yönerge, 2026 yılına kadar listelenen şirketlerde icra yetkisi olmayan pozisyonların en az yüzde 40’ının veya üst düzey pozisyonların yüzde 33’ünün kadınlar tarafından temsil edilmesini şart koşuyor.
Hong Kong ve Güney Kore, halka açık şirketlerin yönetim kurullarında en az bir kadının bulunmasını gerektiren zorunlu çeşitlilik kotaları uyguluyor.
Kaynak:
