Katar’daki Dünya Kupası sürdürülebilirlikten son derece uzak

Katar’daki Dünya Kupası sürdürülebilirlikten son derece uzak

Katar’da düzenlenen 2022 FIFA Dünya Kupası’nın sürdürülebilirlik iddialarına ilişkin yaygın şüpheler doğrultusunda küresel spor etkinliklerinin karbon nötr olabilmesi konusu uzmanlar tarafından inceleniyor.

Katar’ın ev sahipliğinde düzenlenen 2022 Dünya Kupası, tarihteki ilk karbon nötr FIFA etkinliği olacağı iddiaları çerçevesindeki yoğun tartışmalarla birlikte 20 Kasım tarihinde başladı.

Spor ve Jeopolitik uzmanı Simon Chadwick, karbon nötr iddialarının sadece Katarlılar için değil FIFA için de gerçeklikten uzak bir söylem olduğunu belirterek, stadyumun kum üzerine inşa edilmiş vitrin dekorasyonundan fazlası olmadığını söyledi.

Karbon nötr iddiası inandırıcı değil

Bu eleştiriler, stadyumların inşasında görev yapan göçmen işçilere yönelik muamele ve ülkenin katı LGBT karşıtı yasalarına odaklanan insan hakları siciliyle ilgili kaygıları beraberinde getiriyor.

12 yıl önce Katar’ın Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacağını açıklayan FIFA’nın eski başkanı Sepp Blatter bile seçimin bir hata olduğunu ifade etti.

Kar amacı gütmeyen bir savunma grubu olan Carbon Market Watch tarafından Haziran ayında yayınlanan raporda, karbon nötr iddiasının inandırıcı olmadığı açıklandı.

Etkinliğin sürdürülebilirlik beyanında, ‘’Hedefimiz, Katar ve bölgesinde düşük karbonlu çözümleri geliştirirken tüm sera gazı emisyonlarını dengelemektir’’ ifadeleri yer alıyor. ‘’Karbon nötr bir turnuva için, farkındalık, ölçüm, azaltma ve dengeleme olarak dört aşamalı süreç gereklidir ve bu alanların tamamında hızla ilerliyoruz’’ deniyor.

Carbon Market Watch platformu, karbon emisyonlarının tahmin edilen 3,6 milyon tondan çok daha yüksek olacağını ve tarafsızlık iddiasının temelini oluşturan dengeleme planlarının ‘’düşük düzeyde çevresel bütünlüğe’’ sahip olduğunu savunuyor.

Fosil yakıt zengini olan Katar’ın genel çevresel sicilinin zayıf olduğu herkes tarafından bilinen bir gerçek.

Sürdürülebilirlik kapsamındaki kaygılar, büyük uluslararası spor turnuvalarının geleceği konusundaki tartışmaların tetiklenmesine de yol açıyor.

Skema Business School profesörü Chadwick, büyük spor etkinliklerinin çevresel etkilerini en aza indirmek için, ev sahibi ülke hakkındaki kararlar da dahil olmak üzere sürdürülebilirliğin baştan inşa edilmesi gerektiğini savunuyor. Turnuvayı düzenlemeye 12 yıl önce hak kazanan ülkenin çevresel sürdürülebilirliğinden endişe edilerek markalanmasının geç bir adım olduğunu belirtiyor.

Carbon Market Watch, bu tür uluslararası etkinliklerin asla karbon nötr olarak pazarlanmaması gerektiğine inanıyor. Spor etkinliklerinin, iklim ve çevresel etkileri en aza indirmeyi ve karbon nötr olduğunu iddia etmeden daha sürdürülebilir hale gelmeyi hedeflemesi gerektiğini savunuyor.

Uzmanlara göre, Katar’daki Dünya Kupası karbon ağırlıklı bir turnuva

FIFA’nın iddialı değerlendirmesine rağmen tahmini karbon emisyonlarının Rusya’daki son turnuvadan yüzde 70 daha fazla olduğuna işaret ediliyor.

Carbon Market Watch raporu, Katar Dünya Kupası için oluşturulan sekiz stadyumdan yedisinin sıfırdan inşa edildiğine dikkat çekiyor.

Zaha Hadid Al Wakrah Stadyumu ve Foster+Partners Lusail Stadyumu olarak yeni inşa edilen mekanların karbon etkisinin, organizatörlerin hesapladığından sekiz kat daha yüksek ve turnuvanın toplam ayak izine en büyük katkıyı yapan yerler olduğu öne sürülüyor.

Chadwick, stadyumların inanılmaz bir savurganlıkla inşa edildiğini ve stadyumlara giden ve stadyumlardan çıkan sekiz şeritli otoyollar ve metro ağının yarattığı karbon ayak izinin de dikkate alınmasının önemine dikkat çekti.

Ülkenin sadece stadyumları değil, aynı zamanda stadyumlarla uyumlu altyapıyı da sıfırdan inşa etmesinin son derece alışılmadık bir durum olduğunu vurguladı.

Dünya Kupası sürdürülebilir stadyumlar geliştirmek için büyük bir fırsat

Stadyum mimarlarına göre, bazı yeni stadyumların ve altyapının karbon etkisini sınırlamak için önemli çabalar sarf edildi.

En dikkat çeken yapı, Fenwick-Iribarren Architects Stadium 974 adıyla nakliye konteynırları kullanılarak inşa edilen stadyum. Katar’daki turnuvanın ardından 2030 yılı Dünya Kupası için önerilen ülke olan Uruguay’da yeniden kullanılmak üzere tasarlandı.

Katarlılar toplu taşım seçeneklerini iyileştirme amacıyla, turnuva kapsamındaki yoğun izleyici trafiğini kolaylaştırmak için 700 adet elektrikli otobüs satın aldı.

Katar Dünya Kupası’nın, uluslararası mimar ve mühendislere çok sıcak bir iklimde sürdürülebilir stadyumlar inşa etmenin zorluğunu araştırma ve geliştirme konusunda önemli bir fırsat sunduğu belirtiliyor.

Turnuva bittikten sonra bazı yapılar dönüştürülecek

Education City Stadyum, Katar’ın kadın milli futbol takımına ev sahipliği yapacak. Ahmad Bin Ali Stadyumu, Katar Yıldızlar Ligi Al Rayyan FC takımının kendi sahası olarak işlevini sürdürecek.

Mimar Ibrahim M Jaidah imzasını taşıyan Al Thumama Stadyumu ve Dar Al-Handasah imzasını taşıyan Al Bayt Satdyumu kısmen otele dönüştürülecek.

Nüfusu üç milyondan az olan Katar’ın Dünya Kupası’ndan sonra altı tane yeni büyük stadyumu tam olarak kullanıp kullanmayacağı konusundaki şüpheler varlığını sürdürüyor.

Chadwick, ülkenin en popüler futbol takımı olan Al Sadd SC’nin, her maçta nadiren bin kişiden fazla seyirciyi ağırladığını hatırlattı.

Katar’ın Lusail şehrinde 2015 Dünya Hentbol Şampiyonası için inşa edilen 15 bin kişilik spor salonunun nadiren kullanıldığını da sözlerine ekledi.

“En sürdürülebilir stadyum, yeni inşa edilmeyen stadyumdur’’ diyen Chadwick, uluslararası turnuva organizatörlerinin mümkün olduğu kadar mevcut olan altyapıyı kullanma eğilimde olmaları gerektiğini savundu.

Stadyum inşaatlarında 6 bin 500 göçmen işçi hayatını kaybetti

Mimarlar İklim Eylem Ağı Koordinatörü Alasdair Ben Dixon, insan hakları meselelerinde olduğu gibi, stadyumların karbon etkisi hakkındaki kaygıların ve şüpheli iddiaların mimarlık firmaları için etik sonuçları olduğunu söyledi. Bu konular hakkında yüksek sesle konuşulması gerektiğini ifade etti.

İddia edilen insan hakları ihlallerinin Katar Dünya Kupası’na gölge düşürdüğünü söyleyen Dixon, stadyumların büyük ölçüde göçmen işçiler tarafından inşa edildiğini ve bu işçilerin yaşadığı olumsuz koşullar nedeniyle ülkenin geniş çapta eleştiri aldığını vurguladı.

2016 yılında Uluslararası Af Örgütü tarafından Dünya Kupası tesislerinin inşasında zorla insan çalıştırmakla suçlanan Katar Hükümeti’nin, işgücü suiistimallerini önemli ölçekte devam ettirdiği iddiası örgüt tarafından yeni yayınlanan raporda duyuruldu.

Guardian’ın haberine göre, 2010 yılından bu yana ülkede 6 bin 500 göçmen işçinin hayatını kaybettiği bildirilirken, FIFA’ya göre Dünya Kupası tesislerinin inşasıyla bağlantılı yalnızca 37 can kaybı olduğu açıklandı.

Kaynak:

https://www.dezeen.com/2022/11/18/qatar-world-cup-2022-fifa-sustainability-carbon-neutral/

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar