6 Şubat’ta yaşanan depremin ardından Hatay’ın yeniden yapılandırılması amacıyla kurulan Buradayız Hatay Derneği, Hatay’da yaşayan ve depremden etkilenmiş herkese destek verebilmeyi hedefliyor. İstanbul’da üniversite ve iş hayatından sonra Antakya’ya dönüp avukatlık mesleğini sürdüren Buradayız Hatay Derneği’nin kurucusu Mehmet Ali Gümüş ile buluşarak derneğin kuruluş sürecini, Hatay’ın ihtiyaçlarını ve yaptıkları çalışmaları konuştuk. Buradayız Hatay Derneği’ni tanıyabilir
6 Şubat’ta yaşanan depremin ardından Hatay’ın yeniden yapılandırılması amacıyla kurulan Buradayız Hatay Derneği, Hatay’da yaşayan ve depremden etkilenmiş herkese destek verebilmeyi hedefliyor.
İstanbul’da üniversite ve iş hayatından sonra Antakya’ya dönüp avukatlık mesleğini sürdüren Buradayız Hatay Derneği’nin kurucusu Mehmet Ali Gümüş ile buluşarak derneğin kuruluş sürecini, Hatay’ın ihtiyaçlarını ve yaptıkları çalışmaları konuştuk.
Buradayız Hatay Derneği’ni tanıyabilir miyiz? Derneğin kurulma sürecinden bahsedebilir misiniz?
Depremin hemen ardından insanlar için bir şey yapmam gerektiğini düşündüm. Buradaki insanların en çok umuda ve Hatay’ın yeniden ayağa kalkacağına dair haberlere ihtiyaçları vardı. İş yerleri yıkılmış, dağılmış, çaresizlikten şehri terk etmiş ya da edecek durumda olan insanlar için harekete geçtik. Eğer insanlar iş yerlerini yeniden açabilirse ve çocuklarının eğitimini sağlayabilirse hiçbir yere gitmeyeceklerdi. Gidenler de dönerdi. Bu sebeple esnafa ve eğitime öncelik veren bir dernek kurmaya karar verdim. Aynı motivasyonda Hataylı arkadaşlarla bir araya gelip 13 Mart’ta derneğimizi kurduk. Böylece herkese ne olursa olsun biz hep sizinleyiz ve buradayız dedik.
6 Şubat depremlerinin en çok yaraladığı yerlerden biri de Hatay oldu. Dernek olarak ilk nasıl aksiyon aldınız? Bize biraz o süreçten bahsedebilir misiniz?
Derneği daha depremin ilk zamanları sayılabilecek bir dönemde kurduk. O dönemler derneğimizin sosyal medya hesabından açılan iş yerlerinin haberlerini paylaştık. Tabii, iş yeri derken çadır, konteyner ve baraka tarzında yapılardan bahsediyorum. Bu haberler insanlarda inanılmaz bir sevinç, geleceğe dair bir umut ve memlekette kalıp mücadele etme duygusu yarattı. Ülkenin dört bir yanından Hataylılar ya da gönlü Hatay’da olanlar “biz de sizlerle bir şeyler yapmak istiyoruz” diye mesajlar atmaya başladı. Derneğimiz çok önemli bir şeyi başarmıştı. Daha depremin akut dönemindeyken insanlara umut verdi. Önce öğrencilere ders çalışabilecekleri bir ortam yarattık. Kitaplar ve kırtasiye malzemeleri dağıttık; çünkü sınava girecek öğrenciler vardı ve şartlar çok ağırdı. Şartları kolaylaştırmaya çalıştık. Sonrası diğer işler; su dağıtma, hijyen malzemeleri gibi…
Şu anki durum ile ilgili bilgi verebilir misiniz? Bölgenin öncelikli olarak ne gibi ihtiyaçları bulunuyor? Dernekle şu an nasıl çalışmalar yürütüyorsunuz?
Hatay’da hâlâ enkaz kaldırma çalışmaları devam ediyor. Normalleşme için daha zamana ihtiyacımız var. En temel sorunlar barınma, ulaşım ve sağlık. Ancak insanlar kendi imkanlarıyla bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Derneğimiz bu ortamda hem esnafı destekleyerek hem eğitimi destekleyerek kalanların ve dönmek isteyenlerin yanında oluyor. Yaz döneminde Buradayız Hocam Projesi ile 100 öğrencimize matematik, İngilizce ve resim atölyeleri yaptık. Bu projemizi genişleterek devam ettirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca üniversite öğrencilerine burs sağlama programımızı başlatıyoruz. Bir de şartları sağlamamız halinde Dil Okulu projemiz var. İngilizce, Fransızca, Almanca dersleri vermek istiyoruz. Bunun yanında Esnaf Projemizi hayata geçiriyoruz. Esnafımıza belli oranda ayni destek sağlayacağız. Böylece iş yerini yeniden açmak isteyen ya da eksikleri olan esnafımıza “buradayız ve sizinleyiz” diyerek destek olacağız. Esnaf varsa halk da vardır. Bu projelerimizin yanında sponsor kişi ve kurumlar aracılığıyla da çeşitli destekler vermeye devam ediyoruz. Yerel ve sahada bir STK olarak ihtiyaçları belirlemek konusunda daha yetkiniz. Bu sebeple acil çözümler için sahada çalışabiliyoruz. Kırtasiye yardımı, kadınlara hijyen yardımı, su yardımı gibi alanlarda etkin çalışmalarımız oldu. Mümkün olduğunca da devam edeceğiz.
Hatay geçmişte birçok halka ev sahipliği yapmış, derin bir mirası barındıran bir kentimiz. Acil ihtiyaçların tamamlanmasının ardından bölgenin sürdürülebilir ve tarihine uygun bir şekilde kalkınması ve yeniden inşası için neler öneriyorsunuz?
Hatay farklı medeniyet ve yapıların bir arada yaşadığı bir medeniyet kenti. Bu çeşitlilik hem mimari dokuda hem yaşam biçiminde kendini gösteriyordu. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus şehrin demografik yapısının gözetilmesi. Ayrıca şehrin simgesi niteliğindeki binaların aslına uygun biçimde yeniden yapılması sağlanmalı. Farklı özellikleri olan toplumların bir arada yaşamasına uygun biçimde yeniden yapılanma olmalı.
Bireyler ve kurumlar Hatay’ı eski günlerine döndürebilmek için sizlere nasıl destek olabilir?
Bizler biliyoruz ki dışarıya giden Hataylılar zorunluluktan gittiler. Kalanlar ağır şartlarda, molozların arasında, her şeyden, altyapı-üstyapıdan yoksun, ihtiyaçlarını gidermede zorluklar yaşayarak kalmaya çalışıyorlar. Bizim esnafa öncelik vermemizin nedeni dükkanını açan esnaf ailesini getirecek, aile de akrabalarını getirecek. Birilerini gören cesaret alıp kendisi de gelecek ve böylece denize atılan taş gibi şehir yeniden yaşanabilir hale gelecek. Ayrıca eğitim ihtiyaçlarını kitapla, kırtasiyeyle ve bursla desteklemeye çalışıyoruz. Derneğimizin Sanatla Buradayız Projesi ile gençleri kültür sanatla bir araya getirmeyi hedefliyoruz. Bütün bu projelerimiz için desteğe ihtiyacımız oluyor.
