BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları 2023 karnesi

<strong>BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları 2023 karnesi</strong>

Birleşmiş Milletler, çok sayıda küresel krizin 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarını (SKA) tehlikeye sokmaya devam ettiğini açıkladı.

Küresel bir çağrı olan Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündemi, Birleşmiş Milletler üye ülkeleri tarafından 2015 yılında kabul edildi. Bu çağrı, yoksulluğu ortadan kaldırmak, gezegeni korumak, tüm insanların barış ve refah içinde yaşamasını sağlamak, küresel ve yerel sürdürülebilir kalkınma uygulamalarına bir çerçeve oluşturmak amacıyla 2030’da tamamlanacak 17 hedeften oluşan bir yol haritası olma özelliğine sahip.

BM, küresel yoksulluğu sona erdirmenin, eşitsizliği azaltan ve ekonomik büyümeyi teşvik eden stratejilere odaklanmayı ve aynı zamanda iklim değişikliği ile mücadele etmeyi gerektirdiğini söylüyor. Küresel sorunlara odaklanan 17 maddeden oluşan SKA’nın birbiriyle bağlantılı olduğunu belirtiyor.

Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları 2022 raporu, tüm alanlardaki ilerlemeye ilişkin endişe verici bir tablo ortaya koyarken, raporun 2023 güncellemesi daha kritik bir uyarı niteliğinde.

Birleşmiş Milletler: ‘’SKA’larda yer alan vaatler tehlikede’’

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında genişleyen ekonomik uçurumun yanı sıra iklim krizinin eşitsiz etkilerinin endişe verici olduğu vurgulanıyor.

Aşırı yoksulluk altında yaşayan insanların sayısının bir nesilde ilk defa fazlasıyla arttığı ve 2030 yılına kadar 575 milyona ulaşacağı ön görülüyor.

Sera gazı emisyonları artmaya devam ederken, küresel sıcaklıkların on yıldan önce endüstriyel seviyenin 1,5 santigrat derece üzerindeki devrilme noktasını aşacağı beklentisi var.

Sonuç olarak, artan deniz seviyeleri ile birlikte aşırı hava olayları daha yaygın hale geliyor. İklim değişikliğine en az katkıda bulunan savunmasız topluluklar üzerinde orantısız bir etki ortaya çıkıyor.

2023 güncelleme raporuna göre, 2015 yılından bu yana SKA konusunda çocuk ölümleri, elektriğe erişim ve belirli hastalıklarla karşı mücadelede bazı kazanımlar elde edildi. Ancak raporun genel mesajı çok net.

Güncelleme raporunda yer alan BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları 2023 karnesinde ilerlemeye ait durum aşağıda maddeler halinde özetleniyor:

1.Yoksulluğa son

Raporda, yoksulluğun azaltılmasına dair dört yıldır kaydedilen ilerlemenin Covid-19 nedeniyle silindiği ve ‘’iyileşmenin yavaş ve istikrarsız’’ olduğu belirtiliyor. Artan enflasyon baskısı ve Ukrayna’daki savaşın zorlukları artırdığı ve dünya genelinde 670 milyon insanın aşırı yoksulluk içinde yaşadığı tahmin ediliyor. Bu durum, 2015-2030 yılları arasında yoksulluğun yalnızca yüzde 30 oranında azaltılabileceği anlamına geliyor.

BM, ekonomik büyümeyi teşvik etmek, eğitimi geliştirmek ve herkese, özellikle de en savunmasız bireylere sosyal koruma sağlamak için sağlam önlemlere ve yatırımlara ihtiyaç olduğunun altını çiziyor.

2. Açlığa Son

Açlık ve gıda güvensizliği 2015 yılından bu yana artıyor. Pandemi, çatışma, iklim değişikliği ve genişleyen eşitsizliklerin bileşik etkileri şiddetleniyor. BM, 2022’de dünya nüfusunun yüzde 9,2’sinin kronik açlıkla karşı karşıya kaldığını tahmin ediyor. Bu sayı 2019’a göre 122 milyon artışla 735 milyona tekabül ediyor.

Mevcut görünüm göz önüne alındığında, açlıkla etkin mücadele etmek ve gıda güvenliğini korumak için hızlı küresel işbirliği çağrısı tekrarlanıyor.

3. Sağlık ve Kaliteli Yaşam

Pandeminin ve diğer krizlerin sağlık alanındaki zararlı etkileri devam ediyor ancak son yıllarda kaydedilen bazı ilerlemelere dikkat çekiliyor. Örnek olarak, 200 ülke veya bölgeden 146’sı, beş yaş altı ölüm oranlarına ilişkin SKA’nda belirtilen hedeflere şimdiden ulaşmış veya ulaşma yolunda ilerliyor.

Bununla birlikte, anne ölüm oranlarının azaltılması ve evrensel sağlık sigortasının genişletilmesi gibi kritik alanlarda çok daha fazlasının yapılması gerekiyor.

4. Nitelikli Eğitim

Pandemi, mercek altına alınan 104 ülkenin eğitim sektöründe yüzde 80 ciddi aksamalara neden oldu. Harekete geçilmediği takdirde, 84 milyon çocuk ve genç okula gidemeyecek ve yaklaşık 300 milyon öğrenci temel okuryazarlık ve matematik becerilerinden yoksun kalacak.

SKA 4 kriterlerine göre, düşük ve düşük-orta gelirli ülkelerde eğitimin iyileştirilmesi için yıllık ortalama 97 milyar dolar finansman açığı bulunuyor.

5. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği

Dünya, 2030 yılına kadar toplumsal cinsiyet eşitliğine ulaşmaya oldukça uzak mesafede. BM, SKA 5’teki veri göstergelerinin yalnızca yüzde 15,4’ünün yolunda gittiğini söylüyor.

Bakım ve ev işleri gibi maddi karşılığı olmayan alanlarda kadınlar lehine ilerleme kaydedilmediği gibi, evli kadınların yarısı cinsel sağlık ve üreme sağlığı konusunda karar verme yetisine sahip değil.

Kadına yönelik şiddet dünya genelinde yaygınlaşıyor. Toplumsal cinsiyet eşitliğini teşvik eden yasaların, politikaların ve kurumların desteklenmesi yoluyla ilerlemeyi hızlandırmak için cesur eylemlere ihtiyaç var.

6. Temiz Su ve Sanitasyon

Hızlı nüfus artışı, tarım ve sanayinin artan baskısı ve sulak alan ekosistemlerine yönelik tehditler nedeniyle su talebi her geçen gün artıyor. Su kullanım verimliliği 2015’ten bu yana yüzde 9’luk bir iyileşme kaydederken, su stresi ve su kıtlığı konusundaki endişeler artıyor. 2030 yılına kadar herkes için güvenli su ve sanitasyona ulaşmak için mevcut ilerleme oranlarının üç ila altı kat artması gerekiyor.

2022 verileri doğrultusunda temel su hizmetinden yoksun 703 milyon kişi dahil 2,2 milyar insan güvenli bir şekilde yönetilen içme suyuna sahip değil. Bu olumsuz tabloyu iyileştirmek için çok daha fazla çaba gerekiyor.

7. Erişilebilir ve Temiz Enerji

Mevcut durum devam ettiği sürece 2030 yılında yaklaşık 660 milyon insanın elektriğe erişimi olmayacak. Temiz pişirme çözümlerine yönelik yavaş ilerleme, 2 milyardan fazla insanın sağlığının risk altında olduğu anlamına geliyor.

Dünya sürdürülebilir enerji hedeflerine doğru yol alırken, SKA’larına ve aynı zamanda iklim hedeflerine ulaşmak, yenilenebilir enerji alanında kamu ve özel sermayenin yüksek seviyedeki seferberliği ile mümkün olacak.

8. İnsana Yakışır İş ve Ekonomik Büyüme

Küresel ekonomik durum, kalıcı enflasyon ve artan faiz oranları ile birlikte artan belirsizliklerle tehdit altında. 2023 yılında kişi başına düşen küresel reel GSYH büyüme oranı yavaşlamasının, özellikle gençler üzerinde etkili olacak küresel işsizliğin azalmasına yol açması bekleniyor.

Pandemi döneminde dijital teknolojilerin ilerlemesi ve benimsenmesi, buna ek olarak finansal erişimin kolaylaşması farklı bir iş dünyası oluşmasına neden oldu.

9. Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı

Küresel üretimdeki büyüme, pandemiden sonra yavaş ve istikrarsız bir toparlanmanın ardından 2021’deki yüzde 7,4 oranından 2022’de yüzde 3,3’e geriledi.

Az gelişmiş ülkeler, 2030 yılına kadar imalat sanayinin GSYH içindeki payını ikiye katlamaktan çok uzak.

Rapor, internet bağlantısı dahil güçlü altyapıya sahip olan ülkelerin daha hızlı toparlandığına dikkat çekiyor. Pek çok ülkede dijital alandaki cihaz maliyetleri, okuryazarlık ve dijital beceri eksikliği internetin benimsenmesinin önünde ciddi engel teşkil etmeye devam ediyor.

10. Eşitsizliklerin Azaltılması

Rapor, gelir eşitsizliğinin Covid-19’dan önce dünya genelinde iyileşme eğiliminde olduğunu ancak salgının bu ilerlemenin bir kısmını tersine çevirmiş olabileceğini belirtiyor.

Salgın sonrası 2022 yılında mülteci sayısı küresel olarak 34,6 milyona ulaştı. Bu durum aynı zamanda yapısal ve sistematik ayrımcılığı tetikleyerek ülkeler arası eşitsizliğin son 30 yılda görülen en kötü örneğini oluşturdu.

11. Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar

Dünya nüfusunun yarısından fazlası şehirlerde yaşıyor ve bu oranın 2050 yılına kadar yüzde 70’e çıkması bekleniyor. 1 milyardan fazla insan gecekondu mahallelerinde veya baraka gibi resmi olmayan yerleşim birimlerinde yaşıyor. Önümüzdeki 30 yıl içinde 2 milyar kişinin daha bu zincire eklenmesi bekleniyor.

2022 yılı verilerine göre, dünyadaki kentsel nüfusun yalnızca yarısının toplu taşımaya kolay erişim bulunuyor. Şehirler kentsel yayılma, hava kirliliği ve sınırlı açık kamusal alanlar gibi zorluklarla karşı karşıya kalmaya devam ediyor.

SKA 11’e ulaşmak için temel hizmetleri, uygun fiyatlı konutları ve verimli ulaşımı sağlayan kapsayıcı, dirençli ve sürdürülebilir kentsel politikaların geliştirilmesi gerekiyor.

12. Sorumlu Üretim ve Tüketim

BM, doğal kaynaklara olan artan bağımlılığın Dünya’yı sürdürülemez bir yola soktuğunu savunuyor. Bu durum iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kirlilikten oluşan üçlü gezegen krizine neden oluyor.

Dünyanın bazı bölgeleri diğerlerinden daha fazla çevresel etki yaratıyor. Yüksek gelirli ülkelerin kişi başına düşen maddi ayak izi, düşük gelirli ülkelere göre 10 kat daha fazla.

Rapor, hükümetlerin ve vatandaşların israfı ve kirliliği azaltmak ve daha az kaynakla daha fazlasının yapılabileceği bir döngüsel ekonomiyi şekillendirmek için birlikte çalışmanın önemini vurguluyor.

13. İklim Eylemi

Dünya bir iklim felaketinin eşiğinde ve bu gidişatı değiştirecek olan pencere hızla kapanıyor. İklim krizine en az katkıda bulunan savunmasız topluluklar, bu durumdan orantısız bir şekilde etkileniyor ve küresel iklim finansmanına acil ihtiyaçları var.

Isınmayı sanayi öncesi seviyelerinin 1,5 santigrat derecenin üzerinde sınırlamak için küresel emisyonların 2030 yılına kadar yarıya indirilmesi gerekiyor. Ancak Paris Anlaşması’na taraf olan 193 ülkenin mevcut net sıfır taahhütleri kapsamında bu süre içinde sadece yüzde 0,3’lük bir azalma ön görülüyor.

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli, tüm sektörlerde küresel sera gazı emisyonlarının acilen ve istikrarlı bir şekilde kontrol altına alınması konusundaki çağrısını tekrarlıyor.

14. Sudaki Yaşam

Okyanus sularının ısınması sonucu meydana asitlenme, plastik kirliliği ve artan deniz sıcaklıkları deniz ekosistemlerini tehdit ediyor. Deniz koruma alanlarının genişletilmesi, yasa dışı balıkçılıkla mücadele ve küçük ölçekli balıkçıların desteklenmesi konularında bir miktar ilerleme kaydedilmesine rağmen, daha fazlasının yapılması gerekiyor.

Raporda, 2021 yılında okyanuslara 17 milyon tondan fazla plastik girdiği gösteriliyor. Ayrıca, uydu görüntülerinden sağlanan veriler 2022’de sudaki azot ve fosfatın arttığını (ötrofikasyon) ortaya koyuyor. Dolayısıyla okyanus sağlığındaki düşüşe karşı koymak için hızlı ve koordineli eylemlere olan ihtiyaca dikkat çekiliyor.

15. Karasal Yaşam

Orman yönetimi, çevre politikaları ve hesap verilebilirlik alanındaki olumlu gelişmelere rağmen orman kaybı, arazi bozulması ve türlerin yok olması gezegen ve insanlar için büyük tehdit olmaya devam ediyor.

Küresel orman kapsamı 2000’deki oranı olan yüzde 31,9’dan 2020 yılında yüzde 31,2’ye geriledi. Memeliler, kuşlar, amfibiler ve mercan türleri arasındaki yok oluş riski 1993 yılından bu yana yaklaşık yüzde 11 arttı.

‘’İnsanlığın doğa ile olan ilişkisinde temel bir değişim şarttır’’ temasıyla yeni kabul edilen Kumming-Montreal Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesinin SKA 15’e yönelik eylemi hızlandıracağı umut ediliyor.

16. Barış, Adalet ve Güçlü Kurumlar

Çatışmalarla bağlantılı sivil ölümleri 2022 yılında Ukrayna savaşı nedeniyle yüzde 50 oranında arttı. 2022 sonu verilerine göre, dünya genelinde rekor bir sayıyla 108,4 milyon kişi zorla yerinden edildi.

BM, salgının ekonomik etkileri ile birlikte sosyo-politik bozulma neticesinde küresel cinayetlerin 20 yılın en yüksek seviyesine ulaştığını söylüyor. Sivil ölümlerinin, 2021-2022 yılları arasında yüzde 53 oranında arttığına dikkat çekiliyor.

Silahlı çatışmaların sona erdirilmesi, kurumların güçlendirilmesi ve insan hakları mevzuatının yürürlüğe konulmasının, sürdürülebilir kalkınma için gerekli ön koşullar olduğu vurgulanıyor.

17. Amaçlar için Ortaklıklar

Rekor enflasyon, artan faiz oranları ve artan borç yükleri, pandemi sonrasında birçok gelişmekte olan ülkenin ekonomik büyümesini her zamankinden fazla zorluyor. Küresel ticaret, Covid dönemi kısıtlamalarının kaldırılmasının ardından hızla artarken, kötüleşen ekonomik koşullar nedeniyle 2023 yılında durgun bir gidişat sergiliyor.

İnternet erişimi 2015’ten bu yana yüzde 65 arttı, ancak dijital uçurumun kapatılmasına yönelik ilerleme pandemi sonrası yavaşladı.

Jeopolitik gerilimler ve milliyetçilik, önemli küresel konularda uluslararası koordinasyonu engelliyor. BM, SKA’nın uygulanmasını hızlandırmak için, gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaç duydukları finansmanı ve teknolojileri sağlamaya yönelik kolektif bir küresel çabanın şart olduğunun altını çiziyor.

BM’nin Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ivme kazandırma

Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları konusunda somut ilerleme kaydedilmesi, 18-22 Eylül tarihleri arasında New York’ta düzenlenecek Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) Sürdürülebilir Kalkınma Etki toplantılarının kilit bileşenini oluşturuyor.

İş dünyası liderlerini, politika yapıcıları ve uluslararası sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirecek olan toplantılar, COP 28 ve WEF’in Ocak 2024 tarihindeki yıllık toplantısı gibi yaklaşan önemli etkinliklere ivme kazandırmayı amaçlıyor.

Kaynak:

https://www.google.com/url?rct=j&sa=t&url=https://www.weforum.org/agenda/2023/09/un-sustainable-development-goals-progress-report/&ct=ga&cd=CAEYACoTMzc3MjMwNjQ2NDE3NzM5OTE1OTIaODhmMjc5ZjgxODljYTE1Yzpjb206ZW46VVM&usg=AOvVaw1kShlsOwNP2ojyQjLmD84L

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar