Pasifik’ten yükselen ses Lahey’de yankılandı

Pasifik’ten yükselen ses Lahey’de yankılandı

Pasifik Adaları’ndan yükselen gençlik hareketi, uluslararası hukukta iklim krizine karşı tarihi bir dönüm noktasına imza attı. 2019’da sekiz Pasifik Ada ülkesinden 27 hukuk öğrencisi ile başlayan kararlı bir taban hareketi, devletlerin iklim değişikliğiyle mücadelede sorumluluklarını netleştiren Uluslararası Adalet Divanı (ICJ) danışma görüşüyle sonuçlandı.

Pacific Islands Students Fighting Climate Change kampanyası, World’s Youth for Climate Justice (WY4CJ) ve dünyanın dört bir yanındaki gençlerin desteğiyle, en savunmasız toplulukları etkileyen iklim krizi ve çevresel yıkım konusunda devletlerden hukuki sorumluluk talep etti. 

23 Temmuz’da, bu gençlik öncülüğündeki kampanya ve 130’dan fazla ülkenin desteklediği BM Genel Kurulu kararı sonucunda Uluslararası Adalet Divanı (ICJ), devletlerin iklim değişikliğiyle mücadele konusundaki hukuki yükümlülüklerine ilişkin tarihi bir danışma görüşüaçıkladı.

Tarihi Karar

BM Genel Kurulu’nda 130’dan fazla ülkenin desteğiyle ICJ’ye taşınan dosya, mahkeme tarihinde en geniş katılımlı süreçlerden biri oldu. 190’dan fazla devlet ve kuruluş yazılı veya sözlü görüş bildirdi. Mahkeme, iklim değişikliğinin önlenmesinin uluslararası hukukun bağlayıcı bir yükümlülüğü olduğunu vurguladı.

Karara göre, devletler:

  • İklim sistemine ciddi zarar vermekten kaçınmak için yüksek düzeyde özen göstermek zorunda,
  • Fosil yakıt üretimi, ruhsatlandırma ve sübvansiyonları düzenlemekle yükümlü,
  • Zarar oluştuğunda uluslararası iş birliği yapmak ve tazmin sağlamakla sorumlu,
  • Paris Anlaşması’na taraf olmasa bile, evrensel teamül hukuku kapsamında yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda.

Pasifik’in hukuk zaferi


Deniz seviyesinin yükselmesi, şiddetli fırtınalar ve uzun kuraklıklarla boğuşan Vanuatu, Fiji, Samoa, Tuvalu ve Solomon Adaları, bu sürecin lokomotifi oldu. Vanuatu, ayrıca ekosid (çevre tahribatı) suçunun Roma Statüsü’ne eklenerek, soykırım ve savaş suçlarıyla aynı düzeyde yargılanabilmesi için girişim başlattı. Bu öneriye Demokratik Kongo Cumhuriyeti gibi çevresel baskı altındaki ülkelerden de destek geldi.

Kampanyanın temelleri, Pasifik’teki gençlerin yıllardır yükselttiği iklim adaleti çağrısına dayanıyor. Gençler, “Bu yük bize ait olmamalıydı, ama biz adalet için ayağa kalktık” diyerek seslerini uluslararası arenada duyurdu.

Uzmanlar, Uluslararası Adalet Divanı’nın danışma görüşünün hukuki bağlayıcılığı olmasa da, hem uluslararası yargıda hem de siyasi gündemde büyük bir ahlaki ve hukuki etki yaratacağını söylüyor. Karar, insan hakları ile ekosistem sağlığı arasındaki bağlantıyı uluslararası hukukta daha görünür kıldı.

Gelecek için umut

Süreç, gençlerin uluslararası hukuku şekillendirme gücünü ortaya koydu.

Aktivistler, bunun yalnızca bir hukuki zafer değil, aynı zamanda devletlerin mevcut ve gelecek nesilleri koruma sorumluluğunu hatırlatan güçlü bir mesaj olduğunu belirtiyor.

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar