Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın başlattığı “Komşu Anne” uygulaması, çocukların bakımı konusunda ciddi belirsizlikler ve tehlikeler doğurmaktadır. Evlerin “sözde kreşlere” dönüştürülmesiyle, bakımın kimler tarafından hangi ölçütlerle sağlanacağı ve nasıl denetleneceği belirsizleşmekte; çocukların güvenliği, sağlığı ve gelişimi risk altına girmektedir. Çocukların güvenli, sağlıklı ve eşit koşullarda büyümesi devletin asli görevidir. Devletin üstlenmesi gereken bu sorumluluğun özel
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın başlattığı “Komşu Anne” uygulaması, çocukların bakımı konusunda ciddi belirsizlikler ve tehlikeler doğurmaktadır. Evlerin “sözde kreşlere” dönüştürülmesiyle, bakımın kimler tarafından hangi ölçütlerle sağlanacağı ve nasıl denetleneceği belirsizleşmekte; çocukların güvenliği, sağlığı ve gelişimi risk altına girmektedir.
Çocukların güvenli, sağlıklı ve eşit koşullarda büyümesi devletin asli görevidir. Devletin üstlenmesi gereken bu sorumluluğun özel alanlara kaydırılması, olası kazalarda sorumluluk zincirini belirsiz hale getirmektedir.
Uygulamanın taşıdığı riskler ve uygulama ile birlikte doğabilecek muhtemel sorunlar aşağıdaki gibidir:
• Denetim Eksikliği: Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından denetimlerin düzenli şekilde gerçekleştirilmemesi çocukları risk altına sokar.
• İstismar Olasılığı: Kontrolsüz ve denetimsiz ortamlar; fiziksel, duygusal ve cinsel istismar riskini artırır.
• Yetersiz Eğitim: Eğitmenler için öngörülen 5 günlük eğitimi; çocukların gelişimi, psikolojik durumları ve sağlıklı bakımları için yeterli değildir.
• Sağlık ve Hijyen Sorunları: Proje kapsamında yer alan evlerin belli bir standartta olmaması, çocukların gelişimini ve sağlığını tehlikeye sokabilir.
Ev Ortamı Riskleri: Projede kullanılacak evlerde eş zamanlı olarak yaşantının devam etmesi güvenlik açığı yaratabilir.
• Sosyo-Ekonomik Baskılar: Gelir elde etme amacıyla bir evde gereğinden fazla çocuğun bulunması, ihmal ve yetersiz ilgiyi beraberinde getirir.
Uygulamanın beraberinde getireceği en büyük tehlikelerden biri de kamusal denetimden uzak bu tür projelerin, geçmişte örneklerini gördüğümüz şekilde, cemaat evi yapılanmalarına dönüşebilmesidir. Bu yapılar, denetimsiz alanlardan faydalanarak çocuklar üzerinde etkin olmakta ve laik Cumhuriyet değerlerine doğrudan zarar vermektedir. Bugün hala bu tehlikenin sürdüğü gerçeği göz ardı edilmemelidir.
Devletin önceliği, yurttaşların iyi niyetine dayalı çözümler yerine ücretsiz, nitelikli ve kamusal güvenceli kreşlerin yaygınlaştırılması olmalıdır. Çocukların bakım ve eğitim hakkı, ailelerin ekonomik koşullarına veya bireylerin iyi niyetine bırakılmamalı; tüm çocuklara eşit eğitim sağlanmalıdır.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği olarak çağrımız açıktır: Çocukların geleceği bireysel çözümlerle değil, kamusal sorumlulukla güvence altına alınmalıdır. Laik, bilimsel ve eşitlikçi temellerle kurulacak kreşler; çocuklarımızın eğitimi ve sağlıklı gelişimi için en güvenli yoldur.