Son yıllarda Avrupa genelinde kavurucu sıcaklar on binlerce insanın ölümüne neden oldu. Ölümler arttıkça araştırmacılar, aşırı sıcakların yükünü orantısız bir şekilde taşıyan grubu tespit etti: Bu grup yoksulluk içinde yaşayanlardan oluşuyor. İspanya’daki bir araştırma, ortalama gelir grubunun altında olan kişilerin aşırı sıcak hava olaylarında ölme olasılığının daha yüksek olduğunu buldu. Madrid’deki Carlos III Sağlık Enstitüsü’nde
Son yıllarda Avrupa genelinde kavurucu sıcaklar on binlerce insanın ölümüne neden oldu. Ölümler arttıkça araştırmacılar, aşırı sıcakların yükünü orantısız bir şekilde taşıyan grubu tespit etti: Bu grup yoksulluk içinde yaşayanlardan oluşuyor.
İspanya’daki bir araştırma, ortalama gelir grubunun altında olan kişilerin aşırı sıcak hava olaylarında ölme olasılığının daha yüksek olduğunu buldu.
Madrid’deki Carlos III Sağlık Enstitüsü’nde araştırmacı profesör olan Julio Diaz Jimenez, ‘’Üç kişi ile aynı odada klima olmadan oturduğunuzda hissettiğiniz sıcaklık, havuza ve klimaya erişimi olan bir villada olduğunuz zamankiyle aynı değildir’’ dedi.
Diaz Jimenez, aşırı sıcakların Madrid’deki 17 bölgeyi nasıl etkilediğini araştıran bir grup araştırmacı arasında yer alıyor.
2020’de yayımlanan makaleleri, sıcak hava dalgalarının sadece üç semtte ölüm oranı üzerinde etkili olduğunu ve buralardaki hane halkı gelirlerinin ortalamanın altında ilçeler olduğunu ortaya koydu.
Bunun ardından İspanya genelindeki toplulukları inceleyen benzer bir çalışma yapan araştırmacılar, ‘’Ve aynı sonucu gördük. Sıcaklık ve kırılganlık söz konusu olduğunda en önemli faktör gelir düzeyidir.’’
Düşük gelirli insanlar genellikle kaliteli konutlara erişmekte zorlanıyor ve birçoğu aşırı kalabalık, havalandırması yetersiz ve sıcaktan korunma imkanı olmayan evlerde yaşıyor. Bazıları yeterli sağlık hizmetlerine erişimde zorluk çekiyor ve bu da aşırı sıcakların daha da kötüleştirebileceği hastalıklara yakalanma olasılıklarını artırıyor. Diğerleri ise tarım ve inşaat gibi yüksek sıcaklıklara maruz kaldıkları sektörlerde çalışıyor.
Klima mevcut olsa bile, düşük gelirli insanların bunları kullanabilecek maddi güce sahip olma olasılığı daha düşük.
Save the Children, bu yılın başlarında İspanya’da her üç çocuktan birinin evde serinleyemediği konusunda uyarında bulundu. Bunun 2 milyondan fazla çocuğun ruhsal ve fiziksel sağlığı üzerinde çok olumsuz bir etki yaratabileceği belirtildi.
Isı stresi ile yoksulluk arasındaki bağlantı uzum zamandır Atlantik ötesinde de konuşulan bir konu. Bu durum, Ulusal Kamu Radyosu ve Maryland Üniversitesi’nin 2019’da ABD’deki düşük gelirli mahallelerin, daha varlıklı mahallelere göre daha sıcak olma olasılığının yüksek olduğunu belgeleyen ortak araştırması ile daha da netleşti.
Ancak iklim değişikliğinin azaltılmasına ilişkin IPCC raporunun başyazarlarından Yamina Saheb, dünyanın diğer bölgelerine kıyasla çok daha hızlı ısınan Avrupa’da bu konunun gündeme gelmesinin yavaş olduğunu aktardı.
Bu ay yayımlanan bir araştırmada, karbon kirlilğinin de etkisiyle sıcak hava koşullarının geçen yıl Avrupa genelinde yaklaşık 50 bin kişinin ölümüne yol açtığı belirtildi. Paris’teki Sciences Po’da öğretim görevlisi olan Saheb, ‘’Bu durumun son derece acil olduğunu söyleyerek alarma geçmeliyiz’’ dedi.
Son yıllarda kıta genelinde sıcak hava dalgaları daha sıcak, daha uzun ve daha sık görülmeye başlandı. 2023 yılı kayıtlara geçen en sıcak yıl oldu. Bilim insanları 2024’ün bu rekoru devralacağını tahmin ediyor.
‘’Küresel ısınma insanları öldürüyor’’ diyen Saheb, ‘’Benim yöneltmek istediğim asıl soru: Politika yapıcılarımızın, savuncularımızın ve uzmanlarımızın yaz aylarında yaşanan enerji yoksulluğunun önemli bir sorun olduğunu anlamaları için kaç kişiye daha ihtiyaç var?’’
Kaynak:
