Buenos Aires’in Rodrigo Bueno mahallesinin son on yılda yaşanan değişim dikkat çekiyor. Bir zamanlar kanalizasyonu ve temiz suyu olmayan, gecekondu niteliğindeki bölge; bugün sakinlerinin ev sahibi olduğu, organik bahçesi, yiyecek alanları ve gelişmiş ulaşım imkanlarıyla yaşayan bir topluluk hâline geldi. Ekonomik daralma, yüksek enflasyon ve siyasi istikrarsızlığa rağmen Rodrigo Bueno, mahallelerin iklim ve sosyal adalet
Buenos Aires’in Rodrigo Bueno mahallesinin son on yılda yaşanan değişim dikkat çekiyor.
Bir zamanlar kanalizasyonu ve temiz suyu olmayan, gecekondu niteliğindeki bölge; bugün sakinlerinin ev sahibi olduğu, organik bahçesi, yiyecek alanları ve gelişmiş ulaşım imkanlarıyla yaşayan bir topluluk hâline geldi.
Ekonomik daralma, yüksek enflasyon ve siyasi istikrarsızlığa rağmen Rodrigo Bueno, mahallelerin iklim ve sosyal adalet konularında ilerlemenin anahtarı olabileceğini gösteriyor.
Dünyanın birçok yerinde, özellikle ulusal ölçekte iklim ve eşitlik politikalarının geri çekildiği bir dönemde, mahalle düzeyinde üretilen çözümler giderek önem kazanıyor. ABD’de yeni yönetim iklim programlarını sınırlandırırken, Avrupa’da kamu harcamaları farklı önceliklere kaydırılıyor. Bu tablo, konut, iklim eylemi ve sağlık gibi insanların günlük yaşamını doğrudan etkileyen alanlarda ilerlemeyi zorlaştırıyor.
Ancak kentler ve özellikle mahalleler, iklim krizinin en çok hissedildiği bölgelerde yaşam kalitesini artırabilecek güçlü bir potansiyele sahip. Yüksek düzeydeki politika kararları her zaman bireylerin yaşamına yansımayabiliyor, fakat bir caddeye ağaç dikmek ya da binların çatısına ısıyı yansıtan malzemeler yerleştirmek, insaların yaşam koşullarında önemli bir iyileşme sağlayabiliyor.
Dayanıklı toplulukların temeli konut
Brezilya’nın Teresina kentinde, Edgar Gayoso yerleşimi, uzun süre temel hizmetlerden ve yeşil alanlardan uzak kaldı.
IKI Transformative Urban Coalitions projesi sayesinde mahalle sakinleri, merkezi caddelerini yeniden düzenleyerek park, açık hava spor alanı, otobüs durağı, kütüphane ve bahçeler kazandırdı. Mahallede yapılan duvar resimleri ve yeşillendirme çalışmaları, topluluğun birlikte hareket ederek daha fazla değişim yaratabileceğini gösterdi.
Sierra Leone’nin başkenti Freetown’da Moyiba mahallesi, artan yağışların yol açtığı heyelan ve sellerle mücadele ediyor.
UrbanShift girişimi kapsamında mahalle sakinleri, riskli konutları belirlemek ve afetlere karşı dayanıklılığı artırmak için veri tabanlı bir plan geliştirdi. Bu yaklaşım, hem topluluk içi bağı güçlendirdi hem de sakinlere kendi koşullarını iyileştirme yetisi kazandırdı.
Uyum ve yeşil altyapı
İklim değişikliği küresel bir sorun olsa da çözümler çoğu zaman yerelden/ mahalle ölçeğinde başlıyor. Güney Afrika’nın Cape Town kenti, 2024’te 44°C’yi aşan sıcak hava dalgasının ardından, sıcak bölgeleri belirlemek için haritalar hazırlıyor ve ağaçlandırma projeleri planlıyor.
ABD’nin Cleveland kentinde Belediye Başkanı Justin Bibb, çevre politikalarındaki ulusal gerilemelere rağmen, 2045’e kadar her sakinin 10 dakikalık yürüme mesafesinde yeşil alanlara erişmesini hedefliyor. Boş arazilerin parklara dönüştürülmesi, sıcaklığı düşürmenin yanı sıra sosyal bağları güçlendiriyor.
Brezilya’nın Maranguape kentinde Pirapora Nehri kıyısındaki mahalleler, sel ve kirliliğe karşı Doğa Temelli Çözümler progamı ile yağmur bahçeleri, biyofiltre sistemleri ve sürdürülebilir su yönetimi uygulamalarını hayata geçiriyor.
Kentler, artan sıcaklık ve eşitsizlik nedeniyle ciddi sağlık riskleri ile karşı karşıya.
Brezilya’da Campinas ve Belo Horizonte kentlerinde mahalleler, sıcak hava dalgalarının kalp hastalıkları ve erken doğum gibi etkileriyle mücadele etmek için sosyoekonomik ve çevresel koşullarını haritalıyor. Böylece, daha dirençli altyapı projeleri için veri temelli çözümler üretiliyor.
Hindistan’da, Nurturing Neighborhoods Challenge adlı girişim, çocuklara güvenli oyun alanları sunmak için 60’dan fazla kenti harekete geçirdi. Sokaklara geçici oyun alanları kuruluyor, okul öncesi çocukluk merkezleri yeniden tasarlanıyor ve gecekondu bölgelerinde çocuk dostu alanlar oluşturuluyor.
Rodrigo Bueno’nun hikâyesi, mahallelerin iklim değişikliği ve sosyal eşitsizliklerle mücadelede nasıl öncü olabileceğini ortaya koyuyor.
Mahalle düzeyinde yapılan yatırımlar; güvenli konut, sağlıklı çevre ve daha iyi yaşam koşulları gibi temel ihtiyaçlara doğrudan katkı sağlıyor. Politik belirsizlik dönemlerinde mahalleler, yeniliği teşvik eden, toplulukları bir araya getiren ve başka bölgelerde de benzer dönüşümlere ilham veren alanlar haline geliyor.
