UNDP Türkiye’nin Sudaki Yaşam Savunucusu Şahika Ercümen oldu

UNDP Türkiye’nin Sudaki Yaşam Savunucusu Şahika Ercümen oldu

Serbest dalış dünya rekortmeni milli sporcu Şahika Ercümen’in UNDP Türkiye Sudaki Yaşam Savunuculuğu Atama Töreni 8 Haziran Pazartesi günü gerçekleşti. UNDP Türkiye İyi Niyet Elçisi Mert Fırat’ın moderatörlüğü üstlendiği törende, UNDP Türkiye’nin Mukim Temsilcisi Claudio Tomasi, Şahika Ercümen’i Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’ndan 14.’sü olan “Sudaki Yaşam” hedefi için savunucu ilan etti.

8 Haziran Dünya Okyanus Günü’nde gerçekleşen atama töreninde, 10 defa dünya serbest dalış rekoru kıran Şahika Ercümen, UNDP Türkiye’nin Mukim Temsilcisi Claudio Tomasi tarafından UNDP Türkiye Sudaki Yaşam Savunucusu ilan edildi. Savunucu seçilmesinin nedeninin sporculuğunun yanı sıra suyun altında bir yaşamı olması olduğunu belirten Tomasi, “Her yıl denizlere ve okyanuslara 8 milyon ton kadar plastik atık atıyoruz. Plastik atıklar yüzünden her yıl milyonlarca deniz canlısı hayatını kaybediyor. Buna insani bir çözüm getirmek şart. Bu, dünyada yaşayan 7 milyar insanın ortak sorumluluğu. Gezegenin yaşam kaynağı olan suları, iklim değişikliği ve kirliliğe karşı korumak hala mümkün. Şahika Ercümen’in, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın başta 14’üncü amacı olan ‘Sudaki Yaşam’ olmak üzere Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na büyük katkılar sağlayacağına inanıyorum. Sudaki yaşamı göz önünde bulundurulduğunda son derece etkili bir savunucu olacağını, sudaki yaşamın gezegenimizin ve insanların sağlığı konusunda oynadığı önemli rolde farkındalığın artırılmasına yardımcı olacağını biliyorum” dedi.

“Deniz çöplüğünün yüzde 70’i deniz tabanında bulunuyor”

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Türkiye Sudaki Yaşam Savunucusu ilan edilmesinin ardından hayatında her şeyin suyla başladığını ifade eden Şahika Ercümen, “Dünyamızın büyük kısmını oluşturan deniz ve okyanusların yüzde 95’i, buralarda yaşayan canlı türlerininse yüzde 86’sı hala keşfedilemedi. Maalesef son yıllarda yaptığım dalışlarda canlı türlerinden çok plastiklerle karşılaşıyorum. Çoğunuzun su yüzeyinde gördüğü atıklar, denizsel atıkların sadece yüzde 15’ini oluştururken deniz çöplüğünün yüzde 70’i deniz tabanında bulunuyor. Toplantı başladığından beri yaklaşık 17-18 çöp kamyonu kadar atık denizlere ulaştı bile. Bu kötü gidişata dur diyebilecek son nesiliz. Bugün harekete geçmezsek hayatımız tahminimizden de öte bir şekilde kısıtlanacak. Ülkemizin birbirinden güzel, korunması gereken deniz ve göllerinde yaptığım rekor ve keşif dalışlarında amacım sudaki yaşamı tanıtmak ve korumak için ilham vermekti. Bu çabalarımın Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın hedefleriyle örtüşmesi ve sudaki yaşamı savunma görevini bana vermesi benim için büyük bir onur. UNDP Türkiye’nin, kamu, özel sektör, akademi ve STK’larla halihazırda yürüttüğü çalışmaları kitlelere duyurmak ve beraberce yeni projelerle yerel ve küresel boyutta sudaki yaşamı korumak için elimden gelen her şeyi yapacağıma söz veriyorum” ifadelerini kullandı.

“Hepimizin bugün harekete geçmesi gerekiyor”

Konuşmasının devamında okyanuslara ve denizlere çok büyük zararlar verdiğimizi belirten Ercümen, “Yıllar önce verilen zararları bugün yaşıyoruz, bundan sonra da yaşamaya devam edeceğiz. Bunun en büyük sebeplerinden biri, yaptığımız her hamlenin çok uzun dönem etkilerinin olması. Örneğin 100 yıl önce atılmış bir plastik hala doğada mevcut. Küçük parçalara ayrışsa bile daha tehlikeli bir hal alıp mikroplastiklere dönüşüyor ve o yolla bizlere kadar ulaşıyor. Bu bireylerle başlayıp yerel yönetimlerle devam ediyor ve küresel bir şekilde hepimizi etkiliyor. Hepimizin bugün harekete geçmesi gerekiyor.” diyerek insanlara mesaj verdi.

“Suyun altı balıklardan çok atıklarla kaplı”

Son yıllarda daha çok plastik dalışları gerçekleştirdiğini vurgulayan Ercümen, “Geçen sene Sıfır Atık kapsamında mavi dalış sözü vermiştik ve bu kapsamda İstanbul Boğazı’nda birçok dalış yaptık. Burada da en çok karşılaştığım şey plastik atıklar oldu. Suyun altı balıklardan çok atıklarla kaplı. Direksiyon, mangal, tek ayakkabılar, terlikler… Yani bir ev düzebilecek kadar eşya var ama canlılık da bir o kadar azalmış. Dolayısıyla durum çok iç açıcı değil. Bunları mümkün mertebe sudan çıkartmaya çalışıyoruz ama yapmamız gereken olmuş bir şeye müdahale etmek değil, hiç olmamasını sağlamak. O yüzden UNDP’yle çok güzel projeler yapacağımıza eminim” dedi.

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar