Dünyanın en büyük üç sağlık kuruluşu iklim değişikliği, yetersiz beslenme, bulaşıcı hastalıklar ve antimikrobiyal direncin etkilerini ele almak üzere güçlerini birleştirdi. Novo Nordisk Vakfı, Wellcome ve Bill & Melinda Gates Vakfı arasındaki 300 milyon dolarlık ortaklık, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki insanlar için uygun fiyatlı çözümler bulmayı amaçlıyor. Projenin temel amaçlarından birinin, genellikle izole edilmiş
Dünyanın en büyük üç sağlık kuruluşu iklim değişikliği, yetersiz beslenme, bulaşıcı hastalıklar ve antimikrobiyal direncin etkilerini ele almak üzere güçlerini birleştirdi.
Novo Nordisk Vakfı, Wellcome ve Bill & Melinda Gates Vakfı arasındaki 300 milyon dolarlık ortaklık, düşük ve orta gelirli ülkelerdeki insanlar için uygun fiyatlı çözümler bulmayı amaçlıyor.
Projenin temel amaçlarından birinin, genellikle izole edilmiş araştırma alanları arasında köprü kurmak olduğu belirtiliyor. Örneğin obezitenin bazı bulaşıcı hastalıkların ciddiyeti için bir risk faktörü olması veya aşırı hava koşulları, gıda güvensizliği ve hastalık arasındaki bağlantı gibi.
Ortaklar, Covid19 sonrasında sağlığa yönelik küresel ilginin azalmasının ardından bu girişimin önemini vurgulayarak özel, hayırsever ve kamu ortaklarını kendilerine katılmaya çağırıyor.
DSÖ raporu ‘kayda değer sağık başarılarına’ dikkat çekti
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) yeni verilerine göre, dünya sağlık sistemi birçok kilit alanda ilerleme kaydediyor.
DSÖ’nün bugüne kadar en kapsamlı olarak nitelendirilen sonuç raporu, daha sağlıklı nüfus, evrensel sağlık içeriği ve sağlık acil durumlarından korunma gibi alanlarda hedeflere yönelik ilerlemeyi gösteriyor.
Ayrıca dünyanın ilk sıtma aşısı, 14 ülkede en az bir ihmal edilen tropikal hastalığın ortadan kaldırılması ve 150 ülkede tütün kullanımının azaltılması gibi başarıları da listeliyor.
Bununla birlikte rapor, dünya ülkelerinin tamamının Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nde belirtilen sağlık hedeflerine ulaşmaktan hala uzak olduğu konusunda uyarıyor.
DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, ‘’İlerlemeyi hızlandırmak için somut ve uyumlu bir eylemle, hala bu hedeflerin önemli bir alt kümesini başabiliriz’’ dedi.
Dünyanın dört bir yanından sağlık hikayeleri
İngiliz doktorlar dünyanın ilk kişiselleştirilmiş cilt kanseri aşısını deniyor.
Bazı Covid-19 aşılarıyla aynı teknolojiyi kullanan mRNA aşısı, her hastanın sistemine özel ve metabolik özelliklerine uyacak, aynı zamanda bağışıklık sisteminin melanomlu hücreleri tanımasına ve ortadan kaldırmasına yardımcı olacak şekilde tasarlanıyor.
Yeni bir araştırmaya göre, kadınlar erkeklerden daha uzun yaşayabiliyor, ancak sağlıksız geçirdikleri yıllar daha erkeklerden daha fazla. Lancet dergisinde yayımlanan çalışma, kadınların bel ağrısı, depresif hastalıklar ve baş ağrısı bozuklukları gibi ‘’morbiditeye bağlı durumlar’’ açısından daha yüksek bir yüke sahip olduğunu ortaya koyuyor.
Türünün ilk örneği olan yeni bir çalışma, bir kişinin genetiğinin yüzde 21 daha fazla erken ölüm riski anlamına gelebileceğini, ancak sağlıklı bir yaşam benimsemesiyle bu oranı yüzde 60’tan fazla telafi edebileceğini ve nu durumun kişinin ömrüne beş yıl katabileceğini ortaya koyuyor.
Yeni çalışma, zeytinyağının demanstan ölme riskini azaltabileceğini öne sürüyor.
Harvard’lı bilim insanları tarafından yapılan ve JAMA Network Open dergisinde yayınlanan araştırma, günde yaklaşık yarım yemek kaşığı zeytinyağ tüketiminin bunamaya bağlı ölüm riskini yüzde 28 oranında azalttığını ortaya koyuyor.
Deneysel bir gen terapisi, kalıtsal körlüğü olan hastalarda görme yetisinin bir kısmını geri kazandırdı. Deneylerde CRISPR gen düzenleme yöntemi kullanıldı. Doktorlara göre deneyin sonuçları, bu teknolojilerin kalıtsal retina bozukluklarını tedavi etmek için kullanılabileceğine dair ‘’kavram kanıtı’’ sağlıyor.
Hindistan’da ruh sağlığı çoğu zaman diğer acil sağlık sorunlarının gölgesinde kalıyor. Ancak yeni çalışmada belirtildiği üzere, hayırseverlik ülkenin ruh sağlığı sektörünü güçlendirerek krizin çözümüne yardımcı oluyor.
Aşı programları her yıl milyonlarca hayat kurtarıyor. Aynı zamanda dünyanın çiçek hastalığı ve Covid-19 gibi virüslerle başa çıkmasında kilit rol oynuyor. Yeni çalışmada aşılamanın 50 yıllık geçmişi ve ilerlemesi değerlendiriliyor.
Dünya genelinde insanlar daha uzun yaşıyor ve bu da sağlık sistemlerine olan talebin artmasını beraberinde getiriyor.
Kaynak:
