Türkiye’nin ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü, bu yıl 2 bin filamingo yavrusunun ölümüne sahne oldu. Her yıl göç yoluyla bölgeye gelen flamingoların kuluçkadan çıkan yavrularının ölüm nedeni olarak suya erişememeleri gösterildi. Bölgede incelemelerde bulunan uzmanlar, su yetersizliğinin kitlesel ölümlere yol açtığını açıkladı. Kuşların göç yolu olan Konya, Ankara ve Aksaray sınırları içinde yer alan
Türkiye’nin ikinci büyük gölü olan Tuz Gölü, bu yıl 2 bin filamingo yavrusunun ölümüne sahne oldu. Her yıl göç yoluyla bölgeye gelen flamingoların kuluçkadan çıkan yavrularının ölüm nedeni olarak suya erişememeleri gösterildi. Bölgede incelemelerde bulunan uzmanlar, su yetersizliğinin kitlesel ölümlere yol açtığını açıkladı.
Kuşların göç yolu olan Konya, Ankara ve Aksaray sınırları içinde yer alan Tuz Gölü, birçok kuş türüne ilkbahar ve yaz aylarında ev sahipliği yapıyor.
Her yıl 20 bin ila 22 bin arasında filamingonun konakladığı Tuz Gölü, yöre halkı tarafından filamingo cenneti olarak da adlandırılıyor. Gölde konaklayan filamingolar kuluçka dönemini de burada geçiriyor. Sonbahar aylarından itibaren de yavru filamingolarla birlikte sıcak ülkelere göç ediyor.
Bölgede inceleme yapan ekipler, kuluçkadan çıkan yavru filamingoların ölümleriyle karşılaştı. Ölüm nedenlerinin de filamingoların üreme alanı olarak bilinen yere su taşıyan kanalı besleyen kaynaklardaki suyun bilinçsiz olarak tarımsal sulama da kullanıldığı ve yine kanalı beslemek için açılan sondaj kuyusundaki suyun azalmasından kaynaklandığı saptandı.
Şu ana kadar kuluçkadan çıkan 2 bin yavru flamingonun öldüğü tespit edildi. 4 yıl önce de aynı alanda yavru flamingo ölümlerinde artış gözlenmesi üzerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından kanalı beslemek üzere sondaj kuyusu açılmıştı.
Bu acı tablo, doğanın dengesine müdahalenin ne denli büyük sonuçlar doğurabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Tuz Gölü gibi eşsiz ekosistemlerin korunması, yalnızca flamingoların değil, tüm canlıların ortak geleceği için büyük önem taşıyor. Bilinçsiz su kullanımı ve çevresel ihmal sürdüğü sürece, her yıl binlerce canlının yok oluşuna tanıklık etmeye devam edeceğiz. Bu nedenle, hem yerel yönetimlerin hem de bireylerin doğaya karşı daha duyarlı, sorumluluk sahibi bir yaklaşım benimsemesi artık bir tercih değil, zorunluluk.