Turizm şehri Antalya’da 25 yıl sonra yaşanması beklenen kuraklık, su seviyesinin yükselmesi gibi bilim insanları tarafından hazırlanan iklim senaryoları ‘’Kıyamet’’ isimli kısa filmde açıkça gösterildi. İzleyenlerin büyük ilgisini çeken film, 7 kişilik ekip tarafından yapay zeka yardımıyla 15 gün boyunca günde 13 saat çalışarak hazırlandı. Bilim insanları, iklim değişikliğiyle birlikte dünya genelinde yaşanan kuraklık ve
Turizm şehri Antalya’da 25 yıl sonra yaşanması beklenen kuraklık, su seviyesinin yükselmesi gibi bilim insanları tarafından hazırlanan iklim senaryoları ‘’Kıyamet’’ isimli kısa filmde açıkça gösterildi. İzleyenlerin büyük ilgisini çeken film, 7 kişilik ekip tarafından yapay zeka yardımıyla 15 gün boyunca günde 13 saat çalışarak hazırlandı.
Bilim insanları, iklim değişikliğiyle birlikte dünya genelinde yaşanan kuraklık ve olumsuz hava koşulları neticesinde yakın gelecekte felaketler yaşanacağını tahmin ediyor. Araştırmalara göre; su ve yiyecek kaynağının dünya genelinde kıtlık seviyesine varacağı belirtilirken, özellikle kış mevsimini çoğunlukla yağışsız geçiren Akdeniz Bölgesi’ne dikkat çekiliyor.
Akdeniz’in incisi olarak tanımlanan, Türkiye’nin turizm başkenti, doğal güzellikleri ve iklimiyle ön plana çıkan Antalya’da, önlem alınmazsa 25 yıl sonra tarım yapılamayacağı ve su seviyesinin yükselmesiyle birlikte kıyı bölgesindeki yaşam alanlarının su altında kalacağı konusunda araştırmacılar uyarıyor.
Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) İklim Değişikliği ve Çevre Çalışma Masası Başkanı Cem Arüv, kentin geleceğiyle ilgili sosyal sorumluluk çalışması başlattı.
Sivil toplum kuruluşlarının başkan ve üyelerinin yanı sıra belediyelere de giderek yaşanacak kötü senaryolar için uyarılarda bulunan Arüv, daha fazla dikkat çekmek için var olan senaryoları filmleştirdi.
Yurt dışındaki bilim insanlarının Akdeniz Bölgesi ile ilgili yaptıkları çalışmalar sonunda Akdeniz ve Antalya’nın tehlike içerisinde olduğunu kaydeden çevre mühendisi Arüv, “Dünyanın ısınmasıyla birlikte denizlerimiz de ısınıyor, Akdeniz ölçeğinde deniz suyu sıcaklığı 26-27 derecelere ulaşmış durumda. Buzulların erimesiyle birlikte su seviyesinin yükseleceğini biliyoruz. Bu durumdan en çok etkilenecek şehirlerden biri de Antalya. 25 yıl sonra Akdeniz’in 80 santimetre yükselmesi bekleniyor. Bilim insanlarının yaptığı çalışmalar bu yönde. Denizler yükselince suyun karaya doğru bir hareketi olacak. Turistik tesis olarak kullandığımız birçok alanın su altında kalacağı, yer altı sularının tuzlanacağı ve çölleşmenin olacağı tespit edildi’’ ifadelerini kullandı.
Yıllardır söylediklerinin, bu film sayesinde nihayet dikkat çektiğini belirten Arüv, ‘’Bu senaryo, çok kötü bir senaryo. 2025 kışının felaketler içersinde geçmesini istemiyoruz. Gerekli tedbirleri almazsak, 25 yıl sonra turizm kenti Antalya’da kıyameti yaşamamız ne yazkk ki mümkün’’ dedi.
Filmi günümüz teknolojisi yapay zekadan faydalanarak hazırlayan ekibin sorumlusu yönetmen Gökhan Çalbay da sıra dışı bir çalışmanın ortaya çıkmasından dolayı memnun olduklarını söyledi.
Çalışmanın temasının üzücü olduğunu ancak dikkat çekmesi ve önlemlerin alınması noktasında harekete geçilmesinin sevindirici olduğunu kaydeden Çalbay, “7 kişilik ekiple bu çalışmaya başlamıştık. 3 arkadaşımız yapay zeka üzerine uzman. Antalya’nın iklim kıyametinde zarar görmesi muhtemel yerlerini gezip, keşfettik. 3 boyutlu tarayıcılarla bölgenin haritasını çıkardık. 15 gün boyunca, günde 13 saat çalışarak tamamladık” dedi.
Kısa film, su ve enerji verimliği ve de tasarrufu üzerine verdiği mesajlarla da dikkat çekiyor.
