Cofertility ‘’bir al, bir bağışla’’ modeliyle doğurganlıkta yeni bir dönem başlatıyor. Los Angeles merkezli girişim, doğurganlık sektörüne tüketici ürünlerinde görmeye alışkın olduğumuz sosyal etki modelini taşıyarak alışılagelmişin dışında bir yaklaşım sunuyor. Cofertility’nin Split Programı, kadınların elde ettikleri yumurtaların yarısını çocuk sahibi olamayan ailelere bağışlamaları karşılığında, yumurta dondurma işlemini ücretsiz sağlıyor. Bu yenilikçi yaklaşım, tarihsel olarak kadın
Cofertility ‘’bir al, bir bağışla’’ modeliyle doğurganlıkta yeni bir dönem başlatıyor.
Los Angeles merkezli girişim, doğurganlık sektörüne tüketici ürünlerinde görmeye alışkın olduğumuz sosyal etki modelini taşıyarak alışılagelmişin dışında bir yaklaşım sunuyor.
Cofertility’nin Split Programı, kadınların elde ettikleri yumurtaların yarısını çocuk sahibi olamayan ailelere bağışlamaları karşılığında, yumurta dondurma işlemini ücretsiz sağlıyor. Bu yenilikçi yaklaşım, tarihsel olarak kadın bedenlerini ve üreme yeteneklerini metalaştırdığı gerekçesiyle eleştirilen geleneksel yumurta bağışlama sürecini dönüştürüyor.
Kendi yumurtalarının tamamını saklamak isteyen kadınlar için ‘’Keep’’ programını ücretli olarak sunan girişim, aynı zamanda topluluk erişimi ve özel depolama indirimlerinden faydalanma imkanı sağlıyor.
Cofertility, yakın zamanda 7,25 milyon dolarlık değerinde Seri A yatırım fonu sağlamayı başardı.
Toplanan bu sermaye, Cofertility’nin bağışçılarla alıcıları eşleştirmekten, üyelerinin doğurganlık süreçlerini yönetmeye kadar birçok işlemi yapan platformunun büyümesini hızlandıracak.
Gelişmiş ülkelerde ilk kez anne olma yaşı artarken, kadınların yaşam evrelerine göre daha fazla esneklik ve üreme hakları talebi de giderek artıyor.
Bu arada, sağlık hizmetleri işlem odaklılıktan ilişki odaklı bir yaklaşıma doğru evriliyor. Bugünün tüketicileri, özellikle Millennial ve Z Kuşağı, sağlık çözümlerinin kendi değerleriyle uyumlu olmasını bekliyor.
Cofertility, doğurganlık sürecini tıbbi, genellikle belirsiz ve maliyetli bir yolculuktan, değer odaklı, topluluk temelli ve şeffaf bir deneyime dönüştürerek, bu kültürel değişimlerden faydalanıyor.
Split modeliyle sunduğu ücretsiz imkanlar, yumurta dondurmayı genellikle pahalı ve sınırlı bir seçenek olmaktan çıkarıp, erişilebilir hale getiriyor. Aynı zamanda, başkalarına yardımcı olma teması kapsamında güçlü bir duygusal değer alışverişi yaratıyor.
Kaynak: