Dünyanın en büyük yatırımcılarından biri olan Norveç’in 1,6 trilyon dolarlık devlet varlık fonu, şirket yönetim kurullarında cinsiyet eşitliğine yönelik çabalarını gelişmekte olan pazarlara da yaymaya hazırlanıyor. Küresel çapta 8.800 şirkette hissesi bulunan ve borsada işlem gören tüm hisse senetlerinin yüzde 1,5’ine sahip olan fon, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) girişimlerini savunmada öncülük ediyor. 2021’den bu
Dünyanın en büyük yatırımcılarından biri olan Norveç’in 1,6 trilyon dolarlık devlet varlık fonu, şirket yönetim kurullarında cinsiyet eşitliğine yönelik çabalarını gelişmekte olan pazarlara da yaymaya hazırlanıyor.
Küresel çapta 8.800 şirkette hissesi bulunan ve borsada işlem gören tüm hisse senetlerinin yüzde 1,5’ine sahip olan fon, çevresel, sosyal ve yönetişim (ESG) girişimlerini savunmada öncülük ediyor.
2021’den bu yana, şirketleri, yönetim kurullarındaki kadın temsilini artırmaya ve yönetim kurulu üyelerinin yüzde 30’undan azının kadın olması durumunda hedefleri değerlendirmeye zorlayan fonun güncellenen politikaları, Hindistan, Güney Afrika, Brezilya ve Mısır gibi gelişmekte olan piyasalardaki şirketlere de uygulanacak.
Bu hamle, yönetim kurullarında hiç yönetici kadın bulunmayan Katarlı telekom firması Ooredoo, Endonezyalı sanayi şirketi ESSA ve Brezilyalı lojistik firması Hidrovias do Brasil gibi şirketleri de etkileyebilir.
Fonun yönetişim ve uyum sorumlusu Carine Smith Ihenacho, özellikle Avrupa’da cinsiyet çeşitliliğinde önemli gelişmeler kaydedildiğini ancak cinsiyet eşitliğinin daha az kabul gördüğü pazarlarda ilerleme kaydedilmesi gerektiğini belirtti.
Fonun Yönetim Kurulu Başkanı Amy Wilson, yeni kılavuzun fonun hisse senedi portföyündeki şirketlerin yaklaşık yüzde 5’ini etkileyebileceğini belirtti. Wilson, politikanın cinsiyet çeşitliliği beklentilerini karşılamakta geciken şirketlerin performansını yükseltmeyi amaçladığını açıkladı.
Halihazırda fonun portföyündeki şirketlerin yaklaşık yüzde 60’ı, yönetim kurullarında her bir cinsiyetin istenen yüzde 30’luk temsil oranının altında kalıyor.
Ayrıca fon, gelişmiş ekonomiler olarak kabul edilmelerine rağmen daha önce cinsiyet zorunluluğundan muaf tutulan Güney Kore, Singapur ve Polonya’ya ilişikin tutumunu da gözden geçirdi. Japonya ile birlikte bu ülkelerin de artık her cinsiyetten en az bir yönetim kurulu üyesine sahip olması bekleniyor.
Smith Ihenacho, fonun cinsiyet çeşitliliği şartına uymadığı için herhangi bir şirketten el çekmediğini ve el çekmeyi planlamadığını belirterek, desteği çekmekten ziyade aktif katılımın önemini vurguladı.
Genel olarak, fonun portföyündeki şirketlerin yüzde 60’ının yönetim kurullarında her bir cinsiyetin en az yüzde 30 oranında temsil edilmesi beklentisinin yeterli olmadığını belirtti.
