İzmir Depremi’nde psikososyal destek çalışmaları nasıl ilerledi?

İzmir Depremi’nde psikososyal destek çalışmaları nasıl ilerledi?

YÖRET Vakfı’nın çarşamba günleri gerçekleştirdiği Online Merak Ediyordum Öğrendim Dizisi’nin 4 Kasım’daki söyleşisinin konusu “STK Afet Platformu İzmir Depremi” oldu. Söyleşide World Human Relief Kurucusu Doç. Dr. Ayten Zara deprem bölgesinde yapılan çalışmalar ve STK Afet Platformu üzerine konuştu.

İzmir Depremi’nin ardından deprem bölgesinde yaptıkları çalışmaları anlatarak sözlerine başlayan Ayten Zara, “Deprem gibi afet olaylarından sonra ortam çok dinamik oluyor, sürekli değişen bir durum söz konusu. Böyle durumlarda yapılandırılmış bir psikososyal destek olamıyor. İnsanlara burada olduğumuzu bildiriyor, konuşmak isteyenlerle konuşuyoruz. Durumlar sürekli değiştiğinden ihtiyaçlar ve insanlar da değişiyor, sorunlar ortaya çıkabiliyor. Bu sorunlara müdahale eden ekiplere veya bireylere yardımcı olmaya ya da sorunları çözmeye çalışıyoruz. Mobil kliniğimiz var. Şu anda dört çadır bulunuyor. Burada isteyenlerle bireysel görüşmeler yapılıyor.  Bu çadırlarda bir de anaokulu kuruldu. Pandemi risklerini düşünerek küçük küçük gruplar halinde çocuklarla sanatsal aktiviteler yapılmaya başlandı. Yine küçük gruplar halinde çocuklarla oyunlar oynanıyor. Gezici destek dediğimiz sistemle insanların yanına gidip neden geldiğimizi anlatıyoruz. Konuşmak isteyenlerle oturup konuşuyoruz. Ancak, genel olarak temel ihtiyaçların giderilmesiyle ilgili çalışmalar yapılıyor” şeklinde konuştu.

“En önemli ihtiyaç barınmaydı”

Türkiye’nin ilk afet platformu olan STK Afet Platofmu’ndan bahseden Zara, ” Plaform, Elazığ Depremi’nden sonra 23 STK’nın bir araya gelmesiyle yapılanmaya başladı. Hem insani yardım hem de ruhsal destek açısından güçlerimizi birleştirmeye karar verdik. İzmir Depremi’yle birlikte 42’den fazla STK’nın katıldığı kocaman bir yapı oldu. Platform, Türkiye’nin afet zamanlarında hemen sahaya koşuyor ve sahadaki her türlü ihtiyacı gidermeye çalışıyor.  İzmir Depremi’nde muhteşem bir arama kurtarma çalışması yapıldı. Depremin olduğu gece neredeyse bütün STK’ların arama kurtarma ekipleri yola çıktı. İlk baştaki ihtiyaçlardan en önemlisi barınma ve sığınma ihtiyacıydı. Burada çadırları kurmaya, battaniye ve gıda yardımı yapmaya başladık. Tıbbi yardıma ihtiyacı olanları da doktor, hastane ya da ambulansla buluşturduk. Ondan sonra diğer temel ihtiyaçların karşılanmasıyla ilgili çalışmalar başladı. Tüm bu süreçte AFAD ve devlet kurumları STK’ların çalışmalarını organize edebilecekleri çok büyük bir çalışma alanı sağladılar ve çok yardımcı oldular” dedi.

“Bölgede çalışma izni olan bir STK’yla gelmenizi tavsiye ederim”

Yardım çalışmalarına katılmak isteyenlere tavsiyede bulunan Zara, “Devlet birimleriyle beraber çalıştığımız için birlikte hareket etmeyi tercih ediyoruz. Alanda kontrol edemediğimiz STK’lar da var. STK’nın izni varsa her türlü çalışmayı yapabilirsiniz. İzni olmayanlar için tüm çalışmalar Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından kontrol edilmeye başlanacak, çadır kentlere girişler ve çıkışlar kontrol edilecek. Bu sebeple belediyeye bağlı bir örgüt ya da izni olan bir STK’yla gelmenizi tavsiye ederim” ifadesinde bulundu.

“Travma alanında çalışan profesyonel kaynağımız yeterli değil”

Afet durumlarının ardından ruhsal desteklerin en az altı ay sürdüğünü belirten Zara, “Altı aylık bir destek için yapılanmak gerekiyor. Elazığ depreminde de uzun dönemli çalışma Sağlık bakanlığından psikolog ve psikiyatristlere devredildi. Türkiye depremle birlikte travma alanı tanınmaya, travma öğrenilmeye başlandı. Aslında travma alanında travmaya duyarlı çalışan profesyonel kaynağımız yeterli değil. Birçok psikolog, psikolojik danışman var ama hepsi travmayla çalışmayı bilmiyor. Travma özel olarak eğitimle kişinin kendisine bilgi, beceri, vizyon katacağı bir alan. Bu alanda daha fazla eğitime, programa ihtiyaç var” dedi.

YÖRET Vakfı’nın bir sonraki etkinliği 11 Kasım’da “PDR Uzmanları ve Öğretmenlere Yönelik Üstün Yetenekli Öğrencim” konu başlığında gerçekleşecek.

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar