Dünyanın en büyük kozmetik şirketlerinden olan L’Oreal, tüketicilerin çevre dostu ürünleri seçme eyleminde kolaylık sağlamak amacıyla tüketiciye yönelik yeni bir çevre etiket özelliğini Amerika’daki müşterilerin kullanımına sundu. Product Impact Labeling System (PILS) olarak adlandırılan yeni sistem, ilk olarak 2020 yılında Garnier markasıyla Fransa’da başlatıldı. Ürünler, sera gazı emisyonları, su kıtlığı, okyanus asitlenmesi ve biyoçeşitlilik üzerindeki
Dünyanın en büyük kozmetik şirketlerinden olan L’Oreal, tüketicilerin çevre dostu ürünleri seçme eyleminde kolaylık sağlamak amacıyla tüketiciye yönelik yeni bir çevre etiket özelliğini Amerika’daki müşterilerin kullanımına sundu.
Product Impact Labeling System (PILS) olarak adlandırılan yeni sistem, ilk olarak 2020 yılında Garnier markasıyla Fransa’da başlatıldı. Ürünler, sera gazı emisyonları, su kıtlığı, okyanus asitlenmesi ve biyoçeşitlilik üzerindeki etki gibi 14 gezegensel faktör dikkate alınarak A’dan E’ye kadar bir ölçekte sıralandı. Kademeler aynı zamanda, bir ürünün ambalaj, üretim süreci, nakliyesi gibi yaşam döngüsünün her aşamasına bağlı olarak değerlendirildi.
PILS puanları, ürünün içerik listesinin hemen altındaki ürün bilgi etiketlerinde yerini aldı. Bu bilgilerin ilerleyen dönemde QR kodlarla gösterilmesi plan dahilinde olup, şu anda yalnızca Garnier ürünleri için geçerli. 2023 yılında L’Oreal Paris, Kiehl’s, CeraVe ve Redkin ürünlerinin de QR kodlar taşıyacağı belirtildi.
L’Oreal Kuzey Amerika Sürdürülebilirlik Direktörü Marissa Pagnani McGowan, tüketicilerin, sürece ve yönteme daha aktif dahil olma konusunda oldukça istekli olduklarını söyledi. İki eşit fiyatlı ürün arasında seçim yapan tüketici davranışları incelendiğinde, daha sürdürülebilir olan seçeneğin öne çıktığını belirtti.
McGowan’a göre PILS sistemi, L’Oreal’in 2017 yılında Ernst&Young ve Quantis ile işbirliği sonucu geliştirdiği ve çevre dostu ürün geliştiricilerine yardımcı olan ‘Sürdürülebilir Ürün Optimizasyon Aracı’ adındaki yazılım programı yardımıyla oluşturuldu. Bu program, üretimde ne kadar su kullanıldığı gibi çeşitli kriterleri sıfırdan 10’a kadar olan bir ölçekte değerlendiriyor.
Ürünlerin PILS içinde A’dan E’ye derecelendirilmesine ait 2020 yılında belirlenen referans hattına göre, kullanıcı miktarı başına düşen en düşük ayak izine sahip ürünlerin yüzde 10’u A sınıfı ve en yüksek ayak izine sahip yüzde 10 ise E sınıfı olarak ölçeklendirildi.
Çevresel etiketleme sistemi oluşturan tek güzellik şirketi L’Oreal değil
Mart 2021 tarihinde cilt bakım markası Cocokind, ‘Sustainability Facts’ adını verdiği dış ambalaj modeliyle çevre etiketi stratejisini piyasaya sundu. Güzellik şirketi, karbon ayak izini belirlemek için Enerji Bakanlığı’nın Yaşam Döngüsü Envanteri Veritabanını kullandı ve öne çıkan bilgileri doğrulamak için Carbon Calories girişimiyle birlikte çalıştı.
Moda markaları da sürdürülebilirlik etiketlerini müşterilere sunmaya çalıştı, ancak gerçeği göstermekte yetersiz kaldılar. Örneğin Temmuz ayında Quartz tarafından yapılan bir araştırmayla, H&M’in, ürünlerin çevresel etkisini düzenli olarak yanlış beyan ettiği ortaya çıkarıldı. Quartz, yüzlerce ürünün olduğundan daha sürdürülebilir gösterildiğini savundu.
Bağımsız bir denetim firması olan Bureau Veritas Mart 2022 tarihinde olumlu bir değerlendirme yayınlayarak, L’Oreal’in Avrupa Komisyonu ‘Ürün Çevresel Performans’ önerileriyle de uyumlu olan metodolojisinin uygulanmasını ve verilerinin doğruluğunu onayladı. Bu gelişmelere ek olarak L’Oreal ABD, Morning Consult araştırma şirketi ile ortaklaşa yürütülen ve 2 bin Amerikalı yetişkini hedef alan yeni bir anket çalışması yaptı.
Şirketin Kuzey Amerika Araştırma ve İnovasyon Başkanı Sanford Browne, anket sonuçlarına göre tüketicilerin sürdürülebilirlik konusunda net ve gerçekçi beklentileri olduğunun tespit edildiğini açıkladı. Müşteri beklentilerini karşılamak için, alt sıradaki ürünlerin çevresel profilini iyileştirmeye yönelik eylem planları tasarladıklarını söyledi.
PILS sistemi dışında L’oreal grubu, EcoBeautyScore Konsorsiyumu oluşturmak için Clarins, Colgate-Palmolive ve Beiersdorf gibi 50 farklı kozmetik ve kişisel bakım markasıyla başlatılan ortaklığa dahil oldu.
Konsorsiyumun amacı, kozmetik ürünleri için endüstri genelinde çevresel etki değerlendirme ve puanlama sistemi geliştirmek.
Kaynak:
