Dünya genelinde çevresel sorunlar giderek birbirine bağlı hâle geliyor. İklim değişikliği, biyoçeşitlilik kaybı, kirlilik ve artan kaynak baskıları, birbirini tetikleyen bir döngü oluşturarak, politika yapıcıları tüm alanlarda entegre çözümler üretmeye zorluyor. OECD’nin “Üçlü Gezegen Krizi Üzerine Çevresel Görünüm: Riskler, Gelişim ve Politika Bağlantıları” başlıklı yeni raporu, çevresel sorunların nasıl kesiştiğine dair kapsamlı bir veri tabanı
Dünya genelinde çevresel sorunlar giderek birbirine bağlı hâle geliyor. İklim değişikliği, biyoçeşitlilik kaybı, kirlilik ve artan kaynak baskıları, birbirini tetikleyen bir döngü oluşturarak, politika yapıcıları tüm alanlarda entegre çözümler üretmeye zorluyor.
OECD’nin “Üçlü Gezegen Krizi Üzerine Çevresel Görünüm: Riskler, Gelişim ve Politika Bağlantıları” başlıklı yeni raporu, çevresel sorunların nasıl kesiştiğine dair kapsamlı bir veri tabanı sunuyor. Raporda yer alan politika yol haritası, hükümetlerin önlemleri hangi sırayla ve nasıl bir arada uygulayarak sinerjilerden faydalanabileceğini ve olası çatışmaları yönetebileceğini gösteriyor. Örneğin, yenilenebilir enerji yatırımlarının doğal yaşam alanları üzerinde beklenmedik baskılar yaratmaması veya teknoloji kullanım ömrünün sonunda yeni atık sorunları oluşturmaması için gerekli önlemler vurgulanıyor.
OECD Genel Sekreteri Mathias Cormann, “İklim değişikliği, biyoçeşitlilik kaybı ve kirlilik gibi çevresel sorunlar arasındaki bağlantıları anlamak, etkili politika geliştirmek için kritik öneme sahip. Ülkeler, bu alanlardaki politika önlemlerini koordine ederek çevresel hedeflerine kendi koşullarına uygun şekilde daha etkin bir biçimde ulaşabilir” dedi.
Raporda, on ülkenin (Arjantin, Avustralya, Kanada, Çin, Fransa, Hindistan, Endonezya, Japonya, Peru ve Uganda) ulusal belgeleri incelenerek bir durum tespiti yapıldı. Bulgular, iklim değişikliği ile biyoçeşitlilik kaybı arasındaki bağlantıların çoğu ülkede dikkate alındığını, ancak kirlilikle ilgili bağlantıların genellikle göz ardı edildiğini gösteriyor. Özellikle kirliliği yönetmeye yönelik politikalar sınırlı kalıyor.
OECD raporu, daha bütüncül ve etkili politika geliştirmek için şu adımları öneriyor:
· İklim, biyoçeşitlilik ve kirlilik hedeflerini entegre ederek finansman ve yatırımları uyumlu hâle getirmek.
· Temiz enerji geçişinde arazi kullanımı, malzeme talebi ve kullanım ömrü etkileri gibi olası çatışmaları yönetmek.
· Döngüsel ekonomi yaklaşımlarıyla atık, kirlilik ve hammadde talebini azaltmak.
· Gıda sistemleri ve arazi kullanımını sürdürülebilir hâle getirerek emisyonları düşürmek,
· Biyoçeşitliliği güçlendirmek ve iklim ile su stresine karşı dayanıklılığı artırmak.
· Araştırma ve raporlarda bağlantıları dikkate almak.
