Avrupa Uzay Ajansı’nın verilerine göre, bu yıl Antarktika üzerindeki ozon deliği hem en küçük hem de en kısa süreli oldu. Uzmanlar bu durumu “rahatlatıcı bir işaret” olarak değerlendiriyor. Avrupa Copernicus Atmosfer İzleme Servisi (CAMS) tarafından paylaşılan verilere göre, Antarktika üzerindeki ozon deliği eylül ayında 21 milyon kilometrekare ile maksimuma ulaştı. Bu rakam, 2023 yılında görülen
Avrupa Uzay Ajansı’nın verilerine göre, bu yıl Antarktika üzerindeki ozon deliği hem en küçük hem de en kısa süreli oldu. Uzmanlar bu durumu “rahatlatıcı bir işaret” olarak değerlendiriyor.
Avrupa Copernicus Atmosfer İzleme Servisi (CAMS) tarafından paylaşılan verilere göre, Antarktika üzerindeki ozon deliği eylül ayında 21 milyon kilometrekare ile maksimuma ulaştı. Bu rakam, 2023 yılında görülen 26 milyon kilometrekarelik en büyük delik alanının oldukça altında.
CAMS Direktörü Laurence Rouil, “Bu yılki ozon deliğinin daha erken kapanması ve görece küçük boyutu teskin edici bir işaret. Ozon tabakasının her yıl istikrarlı bir şekilde iyileştiğini gösteriyor” dedi.
Ozon tabakası, Dünya’yı zararlı ultraviyole (UV) ışınlarından koruyan hayati bir kalkan. İnsan kaynaklı faaliyetler nedeniyle zarar görmüş olsa da, 1987 Montreal Protokolü ve onu izleyen düzenlemeler sayesinde iyileşme süreci başladı. Dünya Meteoroloji Örgütü, Antarktika’daki ozon tabakasının 2066’ya kadar 1980 seviyelerine geri dönebileceğini öngörüyor.
Bilim insanları, 2020–2023 yılları arasında ozon deliklerinin neden bu kadar büyük ve uzun süreli olduğunu hâlâ anlamaya çalışıyor. 2022’de Hunga Tonga volkanının patlamasının, stratosfere yayılan kül ve su buharıyla 2023’teki büyük ozon deliğine önemli katkı sağladığı düşünülüyor.
Ozon eksikliği, daha fazla UV ışınının Dünya yüzeyine ulaşmasına neden olarak, tarım ürünlerine zarar verebilir, cilt kanseri ve katarakt vakalarını artırabilir ve insan sağlığı üzerinde başka olumsuz etkiler yaratabilir.
NASA ve ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi (NOAA), 2025 ozon deliğini 1992’den bu yana beşinci en küçük delik olarak sıraladı.
NASA Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden Paul Newman, “Delikler sezonda daha geç oluşuyor ve daha erken parçalanıyor. Ancak ozon tabakası 1980’ler seviyelerine dönene kadar kat etmemiz gereken uzun bir yol var.”
Uzmanlar, bu gelişmenin, uluslararası iş birliği ile çevresel sorunların çözülebileceğine dair umut verici bir örnek olduğunu vurguluyor.
