Gökkuşağının Altında: Adil, eşit, özgür bir dünya temenni ediyorlar

Gökkuşağının Altında: Adil, eşit, özgür bir dünya temenni ediyorlar

LGBTİ+’ların yaşadığı sorunlara kalıcı ve kapsamlı çözümler üretmek ve yine LGBTİ+’ların maruz kaldığı baskı, şiddet ve ayrımcılığı azaltmak için çalışan Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği’nin (SPoD) Genel Koordinatörü Melih Ateş, Radyo Gedik’te yayınlanan İyilik Elçileri’nin 2 Temmuz’daki yayınının konuğu oldu. Ateş;  LGBTİ+ bireylerin dünyada ve Türkiye’de en çok hangi sorun ve sıkıntılarla karşılaştıkları, Türkiye’de LGBTİ+ insan haklarının geleceği ve Onur Haftası hakkında bilgiler verdi.

2011 yılında kurulmuş hak temelli bir örgüt olan SPoD, cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim çalışmaları kapsamında sosyal politikaları üretmek veya politika üreticilerin bu süreçte teşvik etmek amacıyla çeşitli çalışmalar yapıyor. Derneğin çalışma alanlarından bahseden Genel Koordinatör Melih Ateş, “Psikososyal destek alanı altında danışma hattı, pazar sohbetleri, sosyal hizmet alanı, psikolog ekibimiz ve ağımız var. Onun dışında hukuk ve adalete erişim alanımızda siyasi katılım çalışmalarımızı devam ettiriyoruz. Burada hukuk ekibimiz ve avukat ağımız bulunuyor. Bunlara ek olarak, akademi ve edebiyat çalışmalarına dair bir alanımız ve HIV çalışmaları alanlarımız mevcut. Ayrıca, gökkuşağı temalı kupa ve tişörtlerin satışını gerçekleştirdiğimiz ‘Gökkuşağı Dükkan’ isimli bir işletmemiz var” şeklinde konuştu.

“LGBTİ+ hakları konusunda Türkiye yetersiz durumda”

LGBTİ+’ların karşılaştıkları sorunlara değinen Ateş, “Toplanma ve örgütlenme özgürlüğüne ilişkin çok fazla kısıtlama var. Bu, yok sayılma, var oluşun kabul edilmemesi gibi bir durum. Bununla ilgili çok fazla nefret söylemi de ortaya çıkarılıyor. Ayrımcılık ve damgalama LGBTİ+’ların maruz kaldığı en temel sorunlarından. LGBTİ+’ların haklarına göre hazırlanan Gökkuşağı Endeksi (Rainbow Index) sonuçlarına göre, Türkiye 49 ülke arasından 48’inci sırada. Türkiye geçen sene de 48’inci sıradaydı fakat örgütlenme ve ifade özgürlüğünün kısıtlanmasının doğurmuş olduğu bir sonuç olarak geçen yıla göre bir puan daha kaybetti. LGBTİ+’ların haklarını gerçekleştirme konusunda beş puandan dört puana geriledi. Bu endeks, Türkiye’nin LGBTİ+ hakları konusunda oldukça yetersiz olduğunu gösteriyor. Bunların haricinde, 2014 yılında LGBTİ+’ların sosyal ve ekonomik sorunlarını araştırdık. Eğitim konusunda, kişiler üniversite eğitimini alamayabiliyor ya da okumakta olduğu okulda öğretmenleri ve arkadaşları tarafından fobiye ve ayrımcılığa maruz kalabiliyor. Çalışma hayatına baktığımızda ise, kamu ve özel sektörde bireyin LGBTİ+ olmasından kaynaklı işten çıkarmalar olabiliyor. Özellikle son dönemde bu oldukça fazlalaştı” dedi.

“Haklar anayasada güvence altına alınmalı”

LGBTİ+’ların anayasa tarafından bir güvence altında olmadığını ifade eden Ateş, “Hiçbir yerde LGBTİ+’lara dair doğrudan belirlenmiş bir ifade yok. En temelde hak ihlallerinin çözümü için LGBTİ+’ların devlet hizmetlerinden yararlanması, toplumun hiçbir kesimi tarafından ayrımcılığa ve damgalamaya maruz kalmaması hakları anayasada güvence altına alınmalı. Ayrıca, toplumun ayrımcı düşüncelerine karşı bilinç düzeyinin de gelişiyor olması lazım” diyerek gereklilikleri açıkladı.

“Açılma süreci herkes için farklı ilerleyebilir”

 Açılma sürecine de değinen Ateş, “Açılmak LGBTİ+ bireylerin hem kendi benlikleriyle hem de aile de dahil diğer insanlarla arasında oluşan mesafeyi kapatma çabası. Açılma süreci herkes için farklı ilerleyebilir. LGBTİ+ açılma süreçlerine dair internet sitemizden de ulaşılabilecek bir yayınımız oldu. Bu yayın, kişilerin kendi deneyimledikleri açılma sürecinde yaşadıkları deneyimlerle oluşturuldu. Bunun yanında, 2017 yılından beri 0850 888 54 28 LGBTİ+ danışma hattımız mevcut. Burayı açılma süreciyle ilgili arayabiliyorlar. Aynı zamanda, cinsel yönelim temelli ayrımcılıkla ilgili sorunlar, cinsel sağlıkla ilgili bilgi, trans geçiş süresi, duygusal destekle için de ulaşılabiliyor. 2019 verilerine göre başvuranların yüzde 18’i duygusal destek, yüzde 16’sı açılma sorunları ve yüzde 11’i de genel bilgilendirmeyle ilgili başvuru yapıyor” dedi.

“28’inci İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası’nı ve 18’inci Onur Yürüyüşü’nü kutladık”

51 yıl önce kutlanmaya başlayan Onur Haftası’ndan da bahseden Ateş, “Bu yıl, 28’inci İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası’nı ve 18’inci Onur Yürüyüşü’nü kutladık. Onur Haftası, bir komite şeklinde çalışmalarını yürütüyor. Çağrı açılıyor ve yer almak isteyen kişiler bir araya gelip ortalama 6 ay boyunca hazırlık yapıyor. Tema da her yıl açık çağrıya gelen talepler doğrultusunda belirleniyor. Bu yılın teması, mesafeden ve fiziksel olarak beraber olamamaktan ötürü ‘Ben Neredeyim’ oldu. Bunun yanı sıra, Hormonlu domates LGBTİ+  Fobi Ödülleri’nin de 16’ıncısı düzenlendi. Bu, yıl içerisinde LGBTİ+’lara yönlendirilmiş fobik söylemleri üretenlere verilen bir ödül. Hikayesi, Erman Toroğlu’nun 2004 yılında hormonlu gıdanın homoseksüel yapacağı iddiasını ortaya atmasına dayanıyor. Yine adaylar gösterme sürecini hareket belirliyor ve ardından oylamalar başlıyor. O yıl içerisinde kim daha fazla LGBTİ+ fobi ürettiyse o kişiye hormonlu domates ödülü veriliyor” dedi.

“Daha iyi bir dünyayı birlikte yaratmak dileğiyle” sloganıyla Serpil Güzel Ün’ün gönüllü olarak hazırlayıp sunduğu Radyo Gedik “İyilik Elçileri” programının; SPoD ile gerçekleşen yayınının podcastine aşağıdan ulaşabilirsiniz.

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar