2023 SES Yılın Kadınları oylaması sona erdi

2023 SES Yılın Kadınları oylaması sona erdi

SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği, mücadelesiyle ilham veren kadınları ödüllendirdiği “Yılın Kadınları” oylamasının üçüncüsünü gerçekleştirdi. Toplam 1887 kişinin katıldığı oylama ile belirlenen “2023 Yılın Kadınları” ödülleri, 18 Ocak 2024’te yapılacak törenle sahiplerine kavuşacak.
 
SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği, daha önceki yıllarda olduğu gibi 2023 yılında da toplumsal cinsiyet eşitliği ve barış için dayanışmaya katkıda bulunan kadınları herkese açık oylama ile seçmek üzere harekete geçti ve 1887 kişinin oylaması sonucunda bu 2023 yılının kadınlarını belirledi.
 
“2023 Yılın Kadınları” aday listesi, Türkiye ve dünyada kadın hakları mücadelesi vermek; cinsiyet eşitliğini savunmak; öncü, eşitlikçi ve feminist duruşuyla örnek olmak; başarılarıyla kadınlara ilham vermek; sistematik baskılara direnme cesareti göstermek ve kadın dayanışmasına katkı sunmak gibi kriterler çerçevesinde SES Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu’nda yer alan haberler kapsamında hazırlandı. Listede Türkiye’den ve dünyadan 23 kişi ve grup aday olarak yer aldı. Toplamda 13 kadının ödüllendirileceği tören, bu sene de ilham veren cesur kadınların hikâyelerine ev sahipliği yapacak.
 
“2023 Yılın Kadınları” aday listesi:

Afet İçin Feminist Dayanışma

Depremin hemen ardından örgütlenen, bağımsız feministler, sivil toplum örgütleri ve kadın örgütlerinden feministlerin yer aldığı bir dayanışma grubu olan Afet için Feminist Dayanışma birbirleriyle koordineli bir biçimde çalışan pek çok çalışma grubu kurdu. Kadınlara ve LGBTİ+’lara ihtiyaçlarını ulaştırmak üzere deprem bölgesine ‘Mor Tır’lar gönderdi, kadınlar için özel alan ihtiyacını gözeterek çadır kentlerde ‘Kadın Çadırları’ kurdu. Acil ihtiyaçlar olan gıda, barınma, ısınma gibi temel taleplerin yanı sıra kadınların, LGBTİ+’ların, hasta ve yaşlıların, çocukların, ihtiyaçlarını görünür kılmak için çalıştı ve çalışmaya devam ediyor. Deprem bölgesinde güçlü bir dayanışma ağı kuran “Afet İçin Feminist Dayanışma” kadınların ped, tampon gibi ihtiyaçlarının temel ve sürekli ihtiyaçlar olduklarına dikkat çekiyor, iç çamaşırı ve hijyen kampanyaları düzenliyorlar.

Pınar Selek

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en uzun süren davalarından birinin öznesi o. 25 yıldır yargılandığı Mısır Çarşısı davasında beraat kararı dördüncü kez bozulan, hakkında kırmızı bülten çıkarılan araştırmacı, sosyolog ve aktivist Pınar Selek, sınırları aşan bir dayanışma ve örgütlenme ile destek görüyor. Farklı mücadeleler arasında bir köprü olmaya devam eden Selek, yaşadığı tüm zorluklara, tüm engellemelere rağmen, Türkiye’de ve yaşadığı ülkede insanların hayatlarına dokunmaya, üretmeye, akademisyenliğe, eşcinsel ve transseksüellerin haklarından, savaş karşıtlığına, ekolojiden küreselleşmeye ve kadın haklarına pek çok farklı alandaki mücadelesine devam ediyor. Nice şehrindeki Cote d’Azur Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Selek sosyoloji dersleri veriyor. En az okul kadar mesai verdiği başka bir yer de Avrupa’ya gelen göçmenlerin maruz kaldığı şartlara odaklanan Göç Gözlemevi (l’Observatoire des migrations).

Ebru Baybara Demir

Gastronomi dünyasının Nobel’i olarak adlandırılan Basque Culinary World Prize (BCWP) 2023’ün kazananı Şef Ebru Baybara Demir, bu ödülü Türkiye’den kazanan ilk şef oldu. Şef Baybara Demir, birincilik ödülü öncesinde de Basque Culinary World Prize’da iki yıl üst üste dünyanın en iyi ilk 10 şefi arasına girmişti. Sosyal gastronomi alanında 20 yılı aşkın süredir hayata geçirdiği projeleri ile göçmen krizinin sosyoekonomik sonuçları, iklim değişikliğinin toprağın yenilenmesi üzerindeki etkisi ve yerel kalkınma başta olmak üzere toplumsal ihtiyaçlara gastronomi perspektifiyle çözümler üretiyor. HBO Max tarafından “Dünyanın 12 Sıfır Atık Şefi” belgeseline konu olan Türkiye’den tek şef. Ebru Baybara Demir Ocak 2023’te düzenlenen DLD Münih Konferansında Aenne Burda Yaratıcı Liderlik Ödülü‘ne layık görüldü. BM’nin dünyanın 10 sosyal gastronomi şefi listesine aldığı Baybara Demir, deprem bölgesinde kurduğu gönüllü mutfaklarıyla bugüne kadar 10 milyon kabın üzerinde yemek üretti.

Salçalı Gündem adına Florence Konstantina Delight ve Çiçek Tahaoğlu

“Fobik ve cinsiyetçi gündeme salça olmaya geliyoruz!” sloganıyla yayın hayatına başlayan Salçalı Gündem, kuir ve feminist gündeme odaklanan bir haber bülteni. Türkiye medyasının temsiliyet konusunda sınıfta kaldığı, fobik ve cinsiyetçi söylemlerle dolu olduğu bir ortama önemli bir temsiliyet getiren projenin arkasındaki isim gazeteci Çiçek Tahaoğlu. Salçalı Gündem’in kamera önünde ise Florence Konstantina Delight ismiyle ve drag performanslarıyla tanıdığımız Florans Keskinkalem yer alıyor. İki haftada bi yayınlanan programda Florans Keskinkalem kimi zaman stüdyoda, kimi zaman sokaklara çıkıp anlatıyor, sorular soruyor. Mikrofonun ucunda ise siyasetçiler, aktivistler, sanatçılar ve en önemlisi LGBTİ+ ve feminist hareketin özneleri yer alıyor.

Akbelen’de ekolojik kıyıma direnen kadınlar adına Deniz Gümüşel ve Nejla Işık

Muğla‘nın Milas ilçesine bağlı İkizköy mevkiinde bulunan Akbelen Ormanı’nda Limak Holding’e bağlı YK Enerji’nin maden ocağı için ağaç kesimine karşı yaşam savunucuları ve yerel halk sahada fiili olarak mücadele ederken, bir yandan da çetrefilli bir hukuki süreç yürüttü. İkizköy’de kadınlar bir yandan kesilen ağaçlar için ağıt yakarken bir yandan da direnişin en ön saflarında yer aldı. Polis müdahalesine, jandarma barikatlarına, TOMA’ya, biber gazına rağmen, iki yıldır yaşam alanlarının, tarım alanlarının, zeytinliklerinin kömür için yok edilmemesi için direnen kadınlar, iklim krizine karşı da seslerini yükselttiler. 

Doğa aktivisti, çevre mühendisi Deniz Gümüşel ve İkizköylü Nejla Işık, direnişin en başından beri orada bulunan isimler oldular. Jandarmanın biber gazı ve tazyikli suyla yaptığı müdahalede gözaltına alınan Gümüşel’in memleketi Milas’a girişi ve yurtdışına çıkışı yasaklandı, ama o da, Nejla Işık da bölgedeki diğer kadınlar gibi mücadeleden vazgeçmedi.

Tuluğ Özlü

Toplumsal ve kültürel normları sarsıntıya uğratan, konuşulmayana ses veren Tuluğ Özlü ve “Umarım Annem Dinlemez (UAD)” projesi, kadınların güçlenmesini destekleyen konular hakkında konuşmayı normalleştirmenin yanı sıra, cinselliği konuşma özgürlüğüne sahip olmanın da önemini vurguluyor. Toplumda tabu olarak gösterilen ya da görülen birçok konuyu konuşarak dayatılan normları yıkan UAD, her bölüm başka bir konuk alarak bazen keşiflerle, bazen de talihsiz deneyimlerle dolu cinsellik alanlarını masaya yatırıyor.

Filistinli ve İsrailli kadınların barış örgütleri: Women Wage Peace ve Women of the Sun

2014’te kurulan Women Wage Peace (WWP), bugün İsrail’deki en büyük barış hareketi. Siyasi açıdan bağımsız olan WWP, savaşları önlemeye, İsrail hükümetine baskı yaparak İsrail-Filistin çatışmasını sona erdirecek “iki taraflı kabul edilebilir bir siyasi anlaşmaya” varılmasını talep ediyor, kadınların müzakere süreçlerinin tüm aşamalarına atkif biçimde dahil olmasını savunuyorlar. 2021’in sonlarında ve 2022’nin başlarında her iki grup da ortak bir platform oluşturmak için birlikte çalıştı. Mart 2022’de her iki gruptan koalisyonlar barış konferansı için bir araya geldi. 4 Ekim 2023’te, İsrail-Hamas savaşının başlamasından birkaç gün önce bir barış yürüyüşü düzenledi.

Canan Dağdeviren

ABD’deki Massachusetts Institute of Technology’de (MIT) doçent olan Canan Dağdeviren kısa bir süre önce meme kanserinin ultrasonla erken teşhisi için giyilebilir ‘elektronik sütyen’ icat etti. Düzenli kanser taraması yaptırmasına rağmen 49 yaşında geç evre meme kanseri teşhisi konan ve altı ay sonra hayatını kaybeden teyzesinden esinlenen Dağdeviren, teyzesinin başucunda, sütyen içine yerleştirilebilecek ve yüksek meme kanseri riski taşıyan bireylerin daha sık taranmasını sağlayacak bir teşhis cihazının kaba şemasını çizdi. Meme kanseri teşhisinde büyük kolaylık sağlayacak elektronik sütyen, tüm memenin ultrason filmini sadece birkaç saniye içerisinde çekiyor ve meme kanseri belirtilerini ortaya çıkarabiliyor. Bu teknoloji milyonlarca kadının hayatını kurtarabilir.

Joy Buolamwini

MIT Media Lab’de çalışan bilgisayar bilimcisi ve dijital aktivist Joy Adowaa Buolamwini, kendisini kod şairi, sanat ve bilimin kızı olarak tanıtıyor. Microsoft, IBM ve Amazon gibi şirketlerin yapay zeka hizmetlerindeki ırk ve cinsiyet ayrımcılığını ortaya çıkaran Buolambini’nin araştırması 40’tan fazla ülkede haber oldu ve Dünya Ekonomik Forumu ve Birleşmiş Milletler’de “algoritmik adalet”i savundu. Yapay zekanın (AI) toplumsal etkilerini ve zararlarını vurgulamak için sanat, savunuculuk ve araştırmayı kullanarak yazılımların önyargılarına meydan okumak için çalışan bir organizasyon olan Algorithmic Justice League’i (AJL) kurdu. Buolambini aynı zamanda Yapay zekanın zararlarını azaltmanın yolları konusunda dünya liderlerine ve teknoloji yöneticilerine tavsiyelerde bulunmak üzere Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı tarafından toplanan Küresel Teknoloji Paneli’nde görev yapıyor.

Havle Kadın Derneği

Havle Kadın Derneği, kadınların ve özellikle de Müslüman kadınların hayatlarının her alanında karşılaştıkları zorluk ve engellerle mücadele etmek amacı ile Türkiye’nin ilk Müslüman feminist kadın derneği olarak kuruldu. 2018 yılından bu yana islami feminizmi, feminizmin yerelleşmesini, aile ve toplumsal ilişkilerdeki hiyerarşiyi ve şiddeti gündeme getiren araştırmalar yapıyor, bilgi üretiyor ve savunuculuk faaliyetleri yürütüyor. Derneğin 2023 yılında yaptığı “Türkiye’de Aile: Hayaller ve Gerçekler” başlıklı araştırma, son yıllarda siyasi söylemlerde kendine yer edinen ve kutuplaştırma aracı olarak kullanılan “aile” kavramına çok boyutlu bir bakış getirdi. Araştırma, toplumun çeşitli kesimlerinden kadınların ve farklı toplumsal cinsiyet politikaları üreten sivil örgütlerin “aile” kavramını nasıl tanımladığı üzerinde yoğunlaşıyor.

Afganistan’da Taliban’a karşı direnen kadınlar

Taliban yönetime geldiğinden beri kadınların elinden sahip oldukları hak ve özgürlükleri tek tek alıyor. Önce kızların üniversite, lise ve orta kademelerindeki eğitimlerine devam etmesi yasaklandı. Taliban yetkilileri kız okullarının “İslami çerçevede” yeniden düzenlenip yakın zamanda açılacağını duyurmasına rağmen okullar açılmadı. Kadınların Kabil’deki parklara girişini yasakladı. En son icraatlarından biri de kadınlara hizmet veren kuaför ve güzellik salonlarının kapatılması oldu. Afganistan’daki kadınlar Ekim ayında meydana gelen depremlerden de orantısız bir şekilde etkilendi. Depremde ölenlerin neredeyse yüzde 90’ı kadın ve çocuktu. Yaşam koşullarının gitgide daha da zorlaştığı Afganistan’da kadınlar hak ihlallerine her gün bir yenisi eklenirken umudunu korumakta zorlansa da yine de hayatlarının ellerinden alınmasına sessiz kalmıyor, ülkenin içinden ve dışından seslerini duyurmak için mücadele veriyorlar.

A Milli Kadın Voleybol Takımı 

2023 yılına A Milli Kadın Voleybol Takımı damgasını vurdu. 2023 FIVB Voleybol Kadınlar Milletler Ligi finalinde Çin’i 3-1 ile yenerek şampiyon olan ‘Filenin Muhteşem Kadınları’, 2023 Avrupa Kadınlar Voleybol Şampiyonası’nda da Sırbıstan’ı finalde yenerek Avrupa şampiyonu oldu. Kazanılan iki büyük turnuvanın hemen ardından, 2023 FIVB Kadınlar Voleybol Olimpiyat Eleme Turnuvaları’nda 7 maçta 7 galibiyet alarak 2024 Yaz Olimpiyatları vizesi aldı. 

Cumhuriyetin 100. yılında Milletler Ligi, Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası organizasyonlarını zirvede tamamlayan ve dünya sıralamasının ilk basamağında bulunan A Milli Kadın Voleybol Takımı, GQ Türkiye Men Of The Year 2023 Ödülleri’nde ‘Yılın İlham Veren Kadınları’ ödülünün sahibi oldu. 

Voleybolda kadın-erkek eşitliği için de ses yükselten A Milli Kadın Voleybol Takımı oyuncuları, parçası oldukları çeşitli projelerle voleybolda cinsiyet eşitliğinin önemini vurguladı.

Televizyon ekranlarında ‘hesaplaşmayı’ başlatan Kızılcık Şerbeti adına Evrim Alasya ve Ceren Yalazoğlu Karakoç

Kızılcık Şerbeti, Türkiye’de son 20 yıldır şiddetlenerek artan, seküler ve muhafazakar kesim arasındaki kutuplaşmayı işlemesi ve siyasetin gündeminden düşmeyen “hesaplaşma” meselesini tarafsız ele almasıyla milyonları Cuma akşamları ekranlara kilitledi. “Bizden olmayan”larla da duygudaş olabileceğimizi, empati kurmanın mümkün olduğunu; ataerkil baskıların, ekonomik güç, eğitim düzeyi, aile yapıları fark etmeksizin her kadını etkileyebileceğini gösterdi.

Kadın temsiliyetine de özenle yaklaşan dizinin kadın mücadelesi ve dayanışmasına yaklaşımı da gündem yaratan yönlerinden biri oldu. Güçlü kadın karakterleri, kimlik ve inançlarından bağımsız şekilde, ciddi bir isyanın, bir dönüşümün öznesi olarak resmeden dizide, kadınların ataerkil kültürel kodlarla mücadele etmesini izlemek birçok kadına yalnız olmadıklarını hissettirdi. Bu mücadeleyi de başta mesafeli durduğu Doğa ve Alev ile birlikte kadın dayanışması içerisinde yapmış olması da izleyicilerde karşılık buldu.

Rayka Kumru

Cinsel sağlık uzmanı Rayka Kumru, kapsayıcı, yaş uyumlu, tıbben güvenilir, seks-pozitif ve kültürlere saygılı içerik ve kaynaklara daha iyi erişim için çalışıyor. British Columbia Üniversitesi’nden Sosyoloji ve Eleştirel Cinsellik Çalışmalar lisans dereceleri, Curtin Üniversitesi’nden Seksoloji alanında yüksek lisans derecesi ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden Pazarlama İletişimi alanında yüksek lisansı olan Kumru, bir cinsel sağlık eğitmeni ve danışmanı olarak bilgi ve saha deneyimini dijital alanda paylaşıyor. Kumru, 2017’de bu doğrultuda Türkçe konuşan gençliğin cinsel sağlık ve ilişkiler hakkında sağlıklı bilgi alabileceği tabukamu.com’u kurdu. Rayka Kumru ve tabukamu ekibinin 2023 yılında hazırlamaya başladığı “müstehcen mecmua” adlı e-bülten, kapsamlı cinsellik bilgisine erişimi artırmayı amaçlıyor. Aynı zamanda üretmek, yazmak isteyen, farklı şekillerde yayına katkı sağlamak isteyen genç insanlar için de bir platform oluşturuyor.

Avrupa Parlamentosu İrlanda milletvekili Clare Daly

Avrupa Parlamentosu’nun İrlandalı milletvekili Clare Daly, Gazze’ye yoğun saldırıları sonucu 15 binin üzerinden Filistinlinin ölümüne ve büyük bir yıkıma neden olan İsrail’e ve savaş politikasına karşı ses yükselten ve barışı savunan parlamentodaki nadir isimlerden biri oldu. Daly, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’i Gazze’de ateşkes çağrısında bulunmadığı için eleştirdi. AB ve bazı Avrupalı hükümetlerin İsrail’in savaş suçlarına karşı sessiz kalarak potansiyel suç ortağı olduğunu söyledi. Diğer İrlandalı milletvekili Mick Wallace ile organize ettiği basın toplantısında, Belçika’da yaşayan Gazzelilerin ülkelerinde yaşanan trajediyi dünyaya duyurmalarına olanak tanıdı. Daly geçen yıl da Ukrayna’daki savaşı gündemine taşıyan parlamentonun Afganistan’da yaşanan drama sessiz kalmasına sert tepki göstermişti.

Ekvador’da doğayı savunan kadın Yerliler ve çevre aktivistleri

Güney Amerika ülkesi Ekvador bu yıl bir ilke imza atarak Amazon’daki petrol sondaj projesini referanduma açtı. Yapılan tarihi referandumda halk yüzde 60’a yakın ‘Hayır’ oyu kullanarak Amazon’un korunan bölgelerinden olan Yasuni Milli Parkı’nın da yer aldığı 43’üncü Blok olarak bilinen bölgede petrol arama ve sondaj operasyonlarına karşı çıktı. Yaklaşık bir milyon hektarlık alanı kapsayan, dünyada biyolojik çeşitliliğin en yüksek olduğu bölgelerden biri olan ve “dünyanın akciğeri” olarak nitelendirilen Yasuni Ulusal Parkı, 1989’da Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Biyosfer Rezervleri Ağı’na alınmıştı. Waorani Yerli lideri ve Goldman çevre ödülü sahibi Nemonte Nenquimo bu tarihi oylamayı “Bugün tarihi bir gün! Nihayet petrol şirketlerini topraklarımızdan kovacağız! Bu, tüm Yerli halklar, hayvanlar, bitkiler, ormanın ruhları ve iklimimiz için büyük bir zafer!” sözleriyle kutladı.

Madonna

2023’te 40 yıllık kariyerini “Celebration Tour” konser turuyla kutlayan Madonna, 40 yıldır kimsenin aşamadığı “Tüm Zamanların En Çok Satan Kadın Şarkıcısı” ve “Billboard Hot 100 Tüm Zamanların En Başarılı Kadın Solo Sanatçısı” gibi rekorların da sahibi.

Kendini ifade etme özgürlüğü konusundaki cesur duruşu, erkek egemen toplumun, aşırı milliyetçilerin, ırkçıların ya da gericilerin dayattığı toplumsal cinsiyet rollerine kafa tutan politik tavrıyla ilham vermeyi başardı. Cinselliğini kutlayan, kendisine yöneltilen cinsiyetçi eleştirilere karşı feminist yanıtlarla dimdik duran Madonna, yakın zamanda da yaş ayrımcılığına karşı ses yükseltti: “Kim yazdı bu kuralları? Kim söylüyor? Ben yaş ayrımcılığına karşı mücadele etmeye devam edeceğim. On yirmi yıla kadar, [bugün benim yaşımdan dolayı eleştirildiğim şeyler] olağan olacak. İnsanlar çenesini kapatacak.” Madonna bugün de kırk yıldır yaptığı şeyi yapmaya devam ediyor. Bu defa altmış yaşındaki bir kadına biçilen rol ve davranışların sınırlarını reddediyor.

Direnmekten vazgeçmeyen işçi kadınlar

2023 yılı işçi mücadelelerinin yoğun olduğu bir yıl olurken, mücadelenin ön safları da kadınlarla doluydu. Kadınlar pek çok engellere rağmen güvencesizleştirilmeye karşı sendikalaşıp yaşam koşullarını iyileştirme mücadelesine girdi. Sendikalaştıkları, haklarını istedikleri, insanca çalışma koşulları talep ettikleri için işten çıkarılan Agrobay işçisi kadınların direnişi 100 günü aştı. Özak Tekstil’de yetkili olan Öz İplik-İş’ten istifa ederek BİRTEK-SEN’de örgütlenmeye başlayan işçilerin, BİRTEK-SEN üyesi bir kadın işçinin işten atılması sonucunda üretimi durdurarak başlattıkları direniş devam ediyor. Burda Bebek fabrikasında yaşadıkları şiddet ve mobbinge karşı örgütlenme kararı aldıkları için Kod 45 ile tazminatsız olarak işten çıkarılan kadın işçiler de fabrika önündeki direnişlerine devam ediyor.

EMEP Gaziantep milletvekili Sevda Karaca

Genel seçimlerde Gaziantep’te diğer partilerin ilk sıradaki erkek adaylarının karşısında kazanan EMEP Milletvekili Sevda Karaca, kadın emeği alanında mücadele edenlerin de yakından tanıdığı bir isim. Emekçi kadınların sesini, sözünü, onların örgütlü gücünü Meclis kürsüsüne taşıyan Karaca Meclis’i, kadın mücadelesinin doğal alanlarından biri haline getirmek için çalışıyor: “Bu mücadelenin örgütlü gücünü orada etkin kılmak ve daha çok kadının bu güce ortak olmasını sağlamak zorundayız.” 

Gaziantep’te uyuşturucu ve çocuk işçi sorununu, yoksulluğu, TÜPRAŞ işçilerinin mücadelelerini, çocuklar için günde bir öğün ücretsiz ve sağlıklı yemek isteyen kadınların çağrılarını, kamu ve sağlık emekçilerinin taleplerini, ücretli öğretmenlerin çalıştırılma koşullarını, Anayasa ve Medeni Yasa değişikliği gibi kadın haklarına yönelik saldırıları gündeme getiren Karaca, en son Özak Tekstil işçilerinin direnişlerine ses verdi.

Amy Blackstone

Son yıllarda, değişen normlar, inançlar ve iletişim çağının da etkisiyle ‘gönüllü çocuksuzluk hareketi’ yeni bir ivme kazandı. Bu hareketin günümüzdeki önemli savunucularından sosyolog Amy Blackstone’un 2019 yılında kaleme aldığı “Gönüllü Çocuksuzluk-Aileyi Baştan Tanımlayan ve Yeni Bir Bağımsızlık Çağı Yaratan Hareket” bu yıl Türkiye’deki okuruyla buluştu.

Blackstone çalışmalarıyla hayatın akışında çocuk sahibi olmanın “normal”, olmamanın ise bir şekilde “uygunsuz” olarak algılandığı toplumlarda, kendi iradeleriyle çocuksuz bir hayat sürdüren ailelerin karşılaştıkları tepkileri, haklarındaki önyargıları, bu önyargıların arkasındaki motivasyonları ve aslında çoğunun ne denli yanlış ve yersiz olduğunu ortaya koyuyor.

İBB Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Enif Yavuz Dipşar

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Enif Yavuz Dipşar, 14 yılı aşkın süredir kamusal alanda önemli görevler üstlenmiş bir isim. Daha önce Kartal Belediyesi’nde genç bir kadın müdür olarak görev yapan Dipşar, yaygın olmayan interneti, gençler için dokuz meydana taşıdı, kamunun şeffaf olmasını hayal ettiği için belediyenin gelir ve gider tablosunun her gün internette yayınlanmasını sağladı, kadın sığınma ve dayanışma evleri, kreşler ile binlerce kadın ve çocuğa ulaştı. Bir yıl önce Sosyal Hizmet Müdürü olarak İBB’ye geçen Dipşar, birkaç ay sonra da daire başkanı oldu. Hizmet anlayışıyla kadınlar, çocuklar, göçmenler, azınlıklar, yaşlılar gibi dezavantajlı topluluklara öncelik veren Dipşar, deprem sonrası belediyenin kurduğu Afet Koordinasyon merkezinde otuz bin gönüllü ile gece gündüz çalıştı. Tüm bu çalışmaları yüzde yetmişi kadınlardan oluşan bir ekiple gerçekleştiren Dipşar, İstanbul’da her ilçede kadınların belediye çalışmalarıyla ilgili taleplerini dile getirdiği kadın forumlarını, mahallelerde ise çocuk buluşmaları düzenlemeye devam ediyor.

CHP İzmir milletvekili Gökçe Gökçen

CHP’de Gençlik Kolları Dış İlişkiler Komisyonu Başkanlığı ve Avrupalı Genç Sosyalistler Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulunan Gökçe Gökçen, CHP Gençlik Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı yaptı. Mayıs seçimlerinde CHP İzmir milletvekili seçilen Gökçen, aynı zamanda CHP’nin Adalet Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı.  Üniversitelerin ve akademinin durumunu, genç işsizliğinin ve güvencesiz iş koşullarının geldiği hali, özgürlüklere yapılan baskıları Meclis gündemine taşıyan Gökçen, kadın hakları konularında da sesini her daim yükselten bir milletvekili. Gökçen’e göre kadın sorunlarının, kadını yalnızca aile içindeki rolüyle sınırlayarak değil, haklarıyla eşit birer insan olarak görerek aşılabileceğini her fırsatta dile getiriyor. Onur Yürüyüşlerine yönelik yasak ve saldırılara karşı duran Gökçen, seçim döneminde SPoD’un her siyasi partiden milletvekili adaylarının imzasına açtığı LGBTİ+ Hakları Sözleşmesi’ni imzalayan TBMM’deki tek CHP milletvekili.

Nisan Ak

Azmi ve pes etmeyen karakteriyle, müziğin peşinden giderek dört kıtada orkestralar yöneten, Türkiye’nin sayılı kadın orkestra şeflerinden Nisan Ak’ın başarı hikayesi tüm kadınlara ilham vermeye devam ediyor. Nisan Ak’ın bir başka misyonu da klasik müziği aslında herkesin dinleyebileceğini göstermek. Profesyonel yaşamını Amerika’da sürdüren Ak, müzik hakkındaki bilgi ve deneyimlerini hem kendi adındaki YouTube kanalı hem de sosyal medya hesapları üzerinden herkes için erişilebilir kılıyor. Bazen şarkıları parçalarına ayırarak analiz ediyor, bazen müzisyenlerin hayatını idame ettirirken kullandığı matematikten bahsediyor. Charleston Senfoni’de tam zamanlı şef olan ve College of Charleston’da ders veren Nisan Ak, aynı zamanda kurucusu olduğu Bruch Oda Orkestrası’nın müzik direktörlüğü, ABD’de Richmond Oratoryo Topluluğu’nun müzik direktörlüğü ve Aiken Senfoni Orkestrası ile Kolombiya Oda Orkestrası’nın şef yardımcılığı görevlerini üstleniyor.

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar