Birleşmiş Milletler’e göre, Amerika Birleşik Devletleri, iklim değişikliği ve diğer sorunlarla boğuşan gelişmekte olan ülkelere destek sağlamayı amaçlayan küresel bir anlaşmayı zayıflatmaya çalışıyor. Trump yönetimi, gelişmekte olan ülkelere yardımcı olmayı amaçlayan, vergi, kredi derecelendirmeleri ve fosil yakıt sübvansiyonları gibi konuları içeren küresel finansal sistemin taslak reformlarına karşı çıkıyor. Ayrıca, “iklim”, “cinsiyet eşitliği” ve “sürdürülebilirlik” gibi
Birleşmiş Milletler’e göre, Amerika Birleşik Devletleri, iklim değişikliği ve diğer sorunlarla boğuşan gelişmekte olan ülkelere destek sağlamayı amaçlayan küresel bir anlaşmayı zayıflatmaya çalışıyor.
Trump yönetimi, gelişmekte olan ülkelere yardımcı olmayı amaçlayan, vergi, kredi derecelendirmeleri ve fosil yakıt sübvansiyonları gibi konuları içeren küresel finansal sistemin taslak reformlarına karşı çıkıyor. Ayrıca, “iklim”, “cinsiyet eşitliği” ve “sürdürülebilirlik” gibi terimlerin metinden çıkarılmasını istiyor.
Reuter’ın ulaştığı BM belgesi, Trump yönetiminin küresel sistemsel krizleri çözmede merkezi rol oynayan kurumlara, iklim değişikliğini yavaşlatma ve çeşitliliği teşvik etme çabalarını engelleyerek, ‘’Önce Amerika’’ gündemini empoze etmeye çalışma stratejisine ışık tutuyor.
Haziran ayında İspanya’nın Sevilla kentinde düzenlenecek on yılda bir gerçekleştirilen 4. Uluslararası Kalkınma Finansmanı Konferansı (FFD4), dünya kalkınma finans kuruluşlarının stratejik yönünü şekillendirmeyi amaçlıyor. Örneğin, FFD3’te, gelişmekte olan ülkelerin kuralları belirlemesine olanak tanımak için vergi işbirliğinin genişletilmesi kararlaştırılmıştı ve geçen Mayıs itibariyle 140’tan fazla ülke bu sürece katılmıştı.
Uluslararası Çevre ve Kalkınma Enstitüsü İcra Direktörü Tom Mitchell, Reuters’a yaptığı açıklamada, “Bu konferans, dünya liderlerini bir araya getirerek, önümüzdeki on yıl boyunca kalkınma hedeflerinin finansmanına ilişkin temel kuralları ve öncelikleri belirlemekle ilgili’’ dedi.
Mart ayında BM’deki FFD4 belgesiyle ilgili müzakerelerde, ABD heyeti o zamanki taslağın fazla uzun ve detaylı olduğunu belirterek ‘’sürdürülebilir kalkınmanın giderek genişleyen tanımını’’ kınadı. ABD’nin BM Ekonomik ve Sosyal Konsey geçici temsilcisi Jonathan Shrier tarafından yapılan açıklamada, ‘’Uluslararası finans kuruluşlarının bağımsız yetkileri ve görevleri var ve BM sisteminde bu kuruluşların önceliklerini veya faaliyetlerini belirleme girişimlerinin dikte edilmesine karşıyız’’ denildi.
Metindeki sistemik reformlara ilişkin bazı maddelere göre, ABD’nin “sürdürülebilir kalkınma için bir reform paketi”ne yapılan referansı kaldırmak istediği görülüyor. “Uluslararası finansal mimariyi reform etmeyi taahhüt etme” ifadesinin yerine, “Mevcut ve gelecekteki zorluklar ve krizlere yanıt verirken dayanıklılığını ve etkinliğini artırma ihtiyacını kabul etme” ifadesini koymak istiyor.
Dildeki bu tür değişikler, gelecekteki müzakerelerde eylem veya eylemsizlik için destek olarak kullanılabilecek ortak bağlılığın derecesini yansıtıyor.
BM Genel Sekreteri António Guterres, konferans öncesinde çok sayıda zorluğun üstesinden gelinmesi gerektiğini kabul ederken, sözcüsü Florencia Soto Niño, “Tüm ülkeleri Sevilla’da çözümlere odaklanarak masada olmaya” çağırdı.
İklim Değişikliği
Küresel reformların temel hedeflerinden biri, iklim değişikliği nedeniyle kötüleşen hava olaylarıyla daha iyi başa çıkabilmeleri için yoksul ülkeleri desteklemek ve geleneksel fosil yakıtlar yerine düşük karbonlu enerji kullanarak ekonomik kalkınmayı teşvik etmektir.
Başkan Donald Trump, BM Paris İklim Anlaşması’ndan çekildi, ABD’nin dış kalkınma yardımlarını yüzde 80 oranında kısıtladı ve milyarder Elon Musk’ın öncülüğünde gerçekleştirilen hükümet reformu çerçevesinde birçok yoksul ülkeyi etkileyen bir ticaret savaşına girişti.
ABD’nin itiraz ettiği FFD4 belgesindeki maddeler arasında, sürdürülebilir kalkınmayı finanse etmek amacıyla yüksek kirlilik yaratan faaliyetlere veya süper zenginlere vergi koymayı içerebilecek “küresel dayanışma vergileri” uygulamasının değerlendirilmesi çağrısı yer alıyor.
ABD, ekonomik faaliyetlerin yapıldığı ülkelerde şirketlerin vergi ödemesini öngören bir paragrafı, gelişmekte olan ülkelerin vergi şeffaflıklarını artırmalarına yardımcı olmayı amaçlayan bir diğer paragrafı ve verimsiz fosil yakıt sübvansiyonlarının kaldırılmasını öneren bir maddeyi taslaktan çıkarmak istiyor.
Dünyanın en yoksul ülkeleri yüksek borç yükü ve yıkıcı fırtınaların ardından yeniden yapılanma maliyetleriyle boğuşurken, ABD, kredi derecelendirme sistemini reform etmeyi amaçlayan bir paragrafı da metinden çıkarmayı talep ediyor.
