Yaşlanan dünya nüfusu ve artan demans vakaları için umut verici gelişme: Evcil hayvan sahipliği yaşlılıkta bilişsel gerilemeyi yavaşlatabilir. Araştırmacılar, kedi ve köpek sahipliğinin yaş ilerledikçe bazı beyin fonksiyonlarını koruyabileceğini ortaya koydu. Avrupa genelinde 18 yıl boyunca yürütülen geniş kapsamlı bir çalışma, özellikle köpeklerin hafıza üzerinde; kedilerin ise sözel yetilerde olumlu etkiler yaratabileceğini gösteriyor. Bilim insanlarına göre
Yaşlanan dünya nüfusu ve artan demans vakaları için umut verici gelişme: Evcil hayvan sahipliği yaşlılıkta bilişsel gerilemeyi yavaşlatabilir.
Araştırmacılar, kedi ve köpek sahipliğinin yaş ilerledikçe bazı beyin fonksiyonlarını koruyabileceğini ortaya koydu. Avrupa genelinde 18 yıl boyunca yürütülen geniş kapsamlı bir çalışma, özellikle köpeklerin hafıza üzerinde; kedilerin ise sözel yetilerde olumlu etkiler yaratabileceğini gösteriyor.
Bilim insanlarına göre dört ayaklı dostlar, yalnızca sosyal birer arkadaş değil, aynı zamanda zihinsel sağlığın da bekçileri olabilir.
“Survey of Health and Retirement in Europe” adlı uzun soluklu çalışmada, 50 yaş üstü binlerce kişi takip edildi. Sonuçlar, köpek sahiplerinin kısa ve uzun süreli bellek testlerinde daha başarılı olduğunu; kedi sahiplerinin ise sözel akıcılıkta daha az gerileme yaşadığını ortaya koydu. İlginç bir şekilde, balık veya kuş gibi daha pasif evcil hayvanlarla bu tür bilişsel kazanımlar gözlenmedi.
Uzmanlar, bu etkilerin ardında birkaç temel faktör olabileceğine dikkat çekiyor: Köpek sahipleri genellikle düzenli yürüyüş yapıyor, bu da hem fiziksel hem zihinsel uyarım sağlıyor. Kedilerle ise daha sakin ama sürekli bir sosyal etkileşim kuruluyor. Her iki hayvan türü de yalnız yaşayan yaşlı bireylerde stres seviyesini düşürerek, beyin sağlığına dolaylı katkıda bulunabiliyor.
Diğer araştırmalar, köpeklerle etkileşimin prefrontal beyin aktivitesini artırdığı, dikkat süreçlerini güçlendirdiği ve duygusal uyarılmayı tetiklediğine dair ortak kanıtlar ortaya koydu.
İngiltere Sağlık Hizmetleri (NHS), hızla yaşlanan nüfus ve artan demans vakalarıyla mücadele ederken, uzmanlar yeni araştırmanın sağlıklı yaşlanma anlayışımızı ve yaşlanırken yanımızda tercih edeceğimiz evcil hayvanları yeniden düşünmemize neden olacağını vurguluyor.
The Longevity Imperativekitabının yazarı ve aynı zamanda kedi ve köpek tutkunu Andrew Scott, “Sağlığı genellikle hastalıklar ve hastanelerle özdeşleştiriyoruz. Oysa yaşam süreleri uzadıkça, sağlığımızı uzun vadede koruyacak önleyici yaklaşımlara odaklanmak zorundayız. Bu süreçte sağlık sistemi, doktorlar ve hastanelerin çok ötesinde bir alan haline gelecek” diyor.
‘’Sağlık aslında yaşam tarzımızla ilgili’’ diyen Scott, ‘’Bu araştırmanın güzel yanı, sağlıklı ve aktif kalmanın keyifli ve anlamlı bir yolunu önermesi. Sağlığımız için tavsiye edilen birçok şey her zaman eğlenceli ya da sosyal değil. Evcil hayvan sahibi olmak ise hem keyifli hem de sağlığı destekliyorsa, bu harika bir kazanım’’ diyerek düşüncelerini aktarıyor.
18 yıl süren kapsamlı araştırmanının sonucu şunu gösteriyor: Evcil hayvan sahipliği, yalnızca hayatımıza neşe katmakla kalmıyor; aynı zamanda zihinsel sağlığımızı destekleyerek, yaşlanma sürecini daha sağlıklı ve keyifli hale getirebiliyor.
Kaynak:
