Uzmanlar, iklim krizi ile mücadelede daha fazla kadının liderlik etmesi gerektiğini söylüyor. En son düzenlenen COP29 İklim Zirvesi’nde 78 dünya liderinin sadece 8’inin kadın olduğunu belirten uzmanlar, bunun değişmesi gerektiğini savunuyor. İklim krizi herkes üzerinde eşit etki yaratmıyor. Dünyanın yoksul nüfusunun çoğunluğunu oluşturan kadınlar ve kız çocukları bu zorlukların yükünü fazlasıyla taşıyor. Kırsal alanlarda, kadınlar
Uzmanlar, iklim krizi ile mücadelede daha fazla kadının liderlik etmesi gerektiğini söylüyor.
En son düzenlenen COP29 İklim Zirvesi’nde 78 dünya liderinin sadece 8’inin kadın olduğunu belirten uzmanlar, bunun değişmesi gerektiğini savunuyor.
İklim krizi herkes üzerinde eşit etki yaratmıyor. Dünyanın yoksul nüfusunun çoğunluğunu oluşturan kadınlar ve kız çocukları bu zorlukların yükünü fazlasıyla taşıyor.
Kırsal alanlarda, kadınlar ve kız çocukları genellikle aileleri için su, gıda ve yakacak odun temininden sorumlu. Kuraklık ve sel dönemlerinde kadınlar daha fazla çalışmak ve daha uzun mesafeler kat etmek zorunda kalıyor.
İklim değişikliği çatışmaları, eşitsizlikleri ve savunmasızlığı derinleştirirken, kadınlar aynı zamanda cinsiyete dayalı şiddet riski ile daha fazla karşı karşıya kalıyor. Aşırı hava koşulları durumunda, kadınlar ve çocukların can kaybı erkeklere göre 14 kat fazla. Ayrıca iklim değişikliği etkileriyle yerinden edilenlerin tahminen dörtte üçü kadınlar ve kız çocuklarından oluşuyor.
CARE International cinsiyet eşitliği kıdemli danışmanı Helen Pankhurst, ‘’Basitçe söylemek gerekirse: iklim değişikliği cinsiyetçi. Bu durum, kadınların ve kızlarının temel haklarını tehdit eden feminist bir mesele’’ diyor.
İklim değişikliğinin kadınlar üzerinde yarattığı iş yüküne rağmen, kadınların yerel düzeyde ‘’temel kampanyaları yönlendirdiklerini ve ilham vererek değişimi başlattıklarını’’ sözlerine ekliyor.
Son iklim zirvesinde 78 dünya liderinin yalnızca sekizi kadındı
Birleşmiş Milletler iklim konferasındaki delegasyonların sayıları sürekli artarken, kadınların temsili duraklama aşamasına geldi ve hatta azaldı.
Kadınlar, iklim değişikliği hakkındaki karar alma süreçlerine dahil edilmedikleri sürece, onların yaşam deneyimleri ve bakış açıları duyulmamış oluyor.
‘’Yalnızca belirli bir grup insan karar alıyorsa, alınan kararlar eksik kalır ve istenen sonucu vermez’’ diyen She Changes Climate sivil toplum kuruluşunun kurucu ortağı Bianca Pitt, ‘’Çoğu karar, erkekler tarafından alınıyor. Kadınların gezegenimizle ilgili yapılan en önemli tartışmalara dahil edilmemesi hiç adil değil’’ açıklamasını yapıyor.
Erkeklerin ve kadınların bakış açıları karar alma süreçlerine eşit olarak dahil edildiğinde çözümlerin daha kapsamlı ve sağlam olacağını savunuyor.
Özel sektörde yapılan araştırmalar, yönetim kurullarında daha fazla kadının yer aldığı şirketlerin, enerji verimliliğini artırma, şirketlerin genel çevresel etkisini azaltma ve yenilenebilir enerjiye yatırım yapma olasılığının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Kadın liderliğindeki şirketler, emisyonları azaltmak için daha fazla çaba sarf ediyor ve çevresel, sosyal ve yönetişim göstergelerinde daha iyi sonuçlar elde ediyor.
Daha fazla kadın iklim liderliği pozisyonlarına nasıl ulaşabilir?
Kamu kurumları, işletmeler ve hükümetler, iklim değişikliği çalışma alanında kadınlara yönelik bilinçaltı önyargıların farkına varmaya başlasa da, uzmanlar yavaş ve organik bir değişim için bekleyecek zamanın olmadığına dikkat çekiyor.
“Kadınların iklim değişikliği konusunda liderlik etmesinin organik büyümesi, istenilen sonuçları vermiyor” diyen Pitt, “BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) Cinsiyet Eylem Planı’na göre, iklim müzakerelerindeki delegasyonların yüzde 50’si kadın olmalı’’ hatırlatmasını yapıyor.
Pitt ayrıca, kadınların müzakerelere katılabilmeleri için “becerilerinin geliştirilmesi” gerektiğini ve onlara yeterli konuşma süresi verilmesinin önemini vurguluyor. ‘’İklim değişikliği burada, zaman lüksümüz yok’’ diyerek son noktayı koyuyor.
Kaynak:
