Sosyal girişimcilik, sorunlara yönelik bir pansuman mıdır?

Sosyal girişimcilik, sorunlara yönelik bir pansuman mıdır?

Sosyal girişimcilik alanındaki projelerin bir odak noktasına (örneğin açlık) yönelik pansuman mı yoksa topyekün tedavi mi oluşturabileceği konusuna örneklerle, farklı bir yaklaşım.

Günümüz dünyasında açlık, susuzluk, savaşlar, sosyal adaletsizlik, evsizlik, eğitimsizlik, fakirlik gibi sosyal sorunların arttığı gözleniyor. Dünya nüfüsunun önemli bir kesimi bu sorunlarla karşı karşıyayken, etki alanının coğrafi sınırlar, iklim, zengin doğal kaynaklara sahip olma, su kaynakları ve bölgesel besin ağının yeterliliği gibi durumlarla paralel olmadığı görülüyor. Birbirine çok yakın iki şehir arasında dahi ciddi farklılıklar görülebiliyor. Elbette genellikle bu şehirlerin iki ayrı ülkeden olması gibi bir etkenle birlikte…

Devlet politikalarının sosyal sorunların kaynaklarından biri olduğu açık. Bu noktada Meksika va ABD, oldukça makul bir örnek teşkil ediyor; yine Türkiye ve güneyindeki sınır komşusu Suriye’nin de bir diğer öne çıkan örnek olabileceğini belirtmek mümkün. Bu yönde sayısız farklı örnek verilebilir…

Açıkçası devlet politikalarının yanı sıra birçok farklı aktörün sosyal sorunları kaynağını oluşturduğuna şüphe yok. En nihayetinde ise Afrika kıtası başta olmak üzere ciddi sosyal sorunlarla karşı karşıya olunduğu, genel itibarıyla dünyanın birçok farklı noktasında bazen iç, bazense ülkelerarası savaşların görüldüğü, sosyal dengenin çeşitli nedenlere bağlı olarak olumsuz yönde değiştiği görülüyor. Peki dünya genelindeki sosyal sorunlarla mücadelede gittikçe daha etkin bir yöntem olan sosyal girişimler bir tedavi midir, yoksa pansuman mı?

Sosyal girişimcilik nedir?

Yenilikçi çözüm önerileri getiren, hem sosyallik hem de girişimcilik olgularını barındıran sosyal girişimcilik nedir sorusuna burada bir parantez açılması yerinde olabilir. Öncelikle Sosyal girişimcilik bir gönüllülük ve sivil insiyatif alma aksiyonu olarak değerlendirilebilir. Vatandaşların, problemlerin çözümü noktasında özel sektör veya hükümetlere yönelik beklentilerin dışında elini taşın altına koyması, sorumluluk üstlenmesidir.

Ve pansuman/tedavi konusu… Sosyal girişimcilik; bir sorunla ilgili yardım değil çözüme yönelik neler yapabileceğinizdir. İşte bir örnek…

Etrafı okyanuslarla çevrili Afrika kıtasında insanların balık tutmak yerine açlık sorunu yaşaması, her gün binlerce çocuğun bu yüzden ölmesi gibi etkileri ile bu sorunsalına yaklaşım, konuya dair iyi bir örnek teşkil edebilir.

Sosyal girişimcilik alanında bu soruna (açlık) yönelik neler yapılabilir? Hangi proje etkisi yönüyle katma değeri fazla olandır? Bu soruları üç farklı örnek senaryo eşliğinde ele alalım.

Etiyopya’daki çocuklar…

Senaryo-1

Sorun: Afrika’da X adı verilen bölgede açlık
Çözüm önerisi: Besin maddeleri ulaştırılarak yardımda bulunulması.

Sosyal yardımlaşma anlamında etkin bir yol olduğuna şüphe yok. Bu yöndeki adımlar değerli ve kıtadaki açlık sorununun çözümüne yönelik önemli bir insiyatif anlamı taşıyor. Ancak süreklilik arz ediyor mu? Durmaksızın ülkedeki insanlara besin maddeleri ulaştırılabilecek mi? Bu noktada aslında çok net bir şekilde yaraya, ‘pansuman’ gerçekleştirmeye yönelik adımlar söz konusu.

Senaryo-2

Sorun: Afrika’da X adı verilen bölgede açlık
Çözüm önerisi: Maddi yardımda bulunulması.

Afrika kıtasındaki X ülkesine belli miktarda maddi yardımın ulaştırılması, sosyal sorunların çözümüne yönelik bir diğer örnek teşkil edecek adım olabilir. Etkilisi konusunda da insiyatif alınması, en azından ‘ne şekilde kullanılacağı’ noktasında planlamanın yapılmasıyla katkısı büyük olabilir. Ancak bu da yapısı gereği bir tür ‘pansuman’dan öteye geçmiyor.

Senaryo-3

Sorun: Afrika’da X adı verilen bölgede açlık
Çözüm önerisi: Bölgedeki insanlara balık tutmayı öğretmek ve bu yönde teşvikler.

Bir Afrika bölgesinde balık hali kurmak ve halka eğitim verilmesi buranın kalkınmasında rol oynamaktır. İnsanlar üretime teşvik edilir, iş imkanı sağlanır, sosyal refahın oluşturulması için sürdürülebilir bir metot oluşturulmuştur. İşte tedavi odaklı sosyal sorumluluk projesi budur.

Bu yapıda bir projenin hayata geçirilmesi, maddi yardımların aktarımından daha farklı olarak belli ölçüde girişimciler açısından ‘risk almak, proaktif girişimci olmak ve girişimden fayda sağlanması’ gibi ana etmenleri bulundurmalıdır. Fayda konusu önemli ve açıklık getirilmeli…

Sosyal girişimler, maddi bir kazanç yapısı-şeması sunmalı, ancak elde edilen kazanç sosyal girişimle ilgili oluşturulan organizasyon bünyesinde kalmalı, sürdürülebilirliği noktasında kullanılmalı, dolayısıyla ana aktör olarak konumlandırılan kişilere kazanç odaklı olmamalıdır.

Sosyal girişimcilik bu anlamda sürdürülebilir projeler üretmek, kalıcı ve etkisi olan çözümler geliştirmek, çokyönlü bir şekilde geridönüşüm özellikleri içermelidir.

Posts Carousel

En Son Makaleler

Videolar