İnsan haklarının temel özelliği, tüm insanların, ırk, milliyet, cinsiyet, engellilik, sosyal statü veya herhangi başka bir ayırt edici özellikten bağımsız olarak erdemli bir kapsayıcılıkla yaşamaları ve topluma ait olmalarıdır. Ancak LGBTI+ insanlar için bu gerçek, genellikle birçok yerde kabul görmüyor. LGBTI+ topluluklarının karşılaştığı dışlanma üzerinde düşünmek ve çözüm geliştirmek adına özel sektör önemli bir rol
İnsan haklarının temel özelliği, tüm insanların, ırk, milliyet, cinsiyet, engellilik, sosyal statü veya herhangi başka bir ayırt edici özellikten bağımsız olarak erdemli bir kapsayıcılıkla yaşamaları ve topluma ait olmalarıdır. Ancak LGBTI+ insanlar için bu gerçek, genellikle birçok yerde kabul görmüyor.
LGBTI+ topluluklarının karşılaştığı dışlanma üzerinde düşünmek ve çözüm geliştirmek adına özel sektör önemli bir rol oynayabilir.
Özel sektör LGBTIQ haklarını nasıl destekleyebilir?
Birleşmiş Milletler Etik Kuralları kapsamında LGBTİ+ ayrımcılığı ile mücadeleye ilişkin eylem ilkeleri ve çerçeveleri yer alıyor. Özel sektör bu konudaki taahhütlerini geliştirmeli ve sürdürülebilir destek planı uygulamalıdır.
Dünya Ekonomik Forumu ve Küresel LGBTİ+ Eşitliği için Ortaklık (PGLE) gibi kurumlar özel sektöre destek sağlayabilecek koalisyonlar ve ağlar arasında bulunuyor.
Özel sektörün insan hakları kapsamında LGBTİ+’lar adına gerçekleştirebilecekleri üç eylem olarak:
1.Sivil toplumla anlamlı ve stratejik katılımı artırmak
Uluslararası ve yerel LGBTİ+ örgütlerine sürdürülebilir, çeşitlendirilmiş ve artırılmış mali destek sağlaması yoluyla özel sektörle yapılacak işbirliği küresel hareketi güçlendirme yeteneklerini geliştirebilir.
Kuzey Amerika’daki örgütler 2017-2018 yılları arasında 300 milyon dolar bağış alırken, Afrika’daki gruplar 72 milyon dolar ve Orta Doğu ve Kuzey Afrika’dakiler yalnızca 7 milyon dolar aldı. Bununla beraber, son 10 yılda dünya genelinde LGBTİ+ ve cinsiyet eşitliğine karşı aktif mücadele eden kuruluşlara 6,2 milyar Dolar’dan fazla hayırseverlik fonu aktarıldı.
2.Sektörler arası koalisyonlar oluşturmaya devam etmek
Birlikte çalışmak, tek başına mücadele etmekten daha çok ses getiriyor, başarıya giden yolu kolaylaştırıyor. Ayrımcı yasal çerçeveler nedeniyle zorlayıcı şartlara sahip şirketler, kendileri için riski en aza indiren stratejiler geliştirmek ve LGBTİ+ kapsayıcılığı konusunda ilerleme sağlamak için diğer sektörlerle işbirliği yaparak birlikte çalışabilirler. İşletmeler, bu mücadelede etkili olabilmek adına ülke ve bölge düzeyinde küçük ve orta ölçekli kuruluşları dahil etmelidir.
3.LGBTİ+ için milletvekillerine destek vermek
İş dünyası, öncelikleri konusunda sesini yükselterek, yetkileri hakkında farkındalığı artırarak, koalisyon oluşturmaya yardımcı olacak özel temsilcilerle işbirliği yaparak, onları destekleyebilir. Diplomasi çabalarını olabildiğince destekleme yoluyla, kaynak ve yenilikler sunarak LGBTİ+ topluluğunun karşılaştığı sistematik sorunları gündemde tutabilir.
Hakları koruma mücadelesinde küresel hareket
LGBTİ+ topluluğu için insan haklarını güvence altına almaya yönelik küresel hareket, yıl boyu sürdürülecek daha etkin özel sektör desteğini gerektiriyor. Tarihsel olarak, özel sektörün desteği ve katılımının arttığı durumlarda, değişimi yönlendirmede sahip oldukları güç nedeniyle, sonuç odaklı gelişmelerin etkin bir şekilde ortaya çıktığı izlenmiştir.
Günümüzde LGBTİ+ eşitlik hareketi, küresel muhalefet karşısında yetersiz kaynaklara sahiptir. Bu nedenle çok uluslu büyük şirketler, LGBTİ+ hareketinin destek boşluklarının kapatılmasında rol üstlenmeye ve hareketin paydaşlarıyla zorlu coğrafyalarda küresel değişimi etkinleştirme adına toplu eyleme davet ediliyor.
Kaynak:
