Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), enerji üretimi ile bağlantılı karbon emisyonlarına ilişkin raporunu yayınladı. Ajansın raporuna göre, güneş enerjisi ve elektrikli araçlar gibi daha temiz teknolojiler artan kömür ve petrol kullanımının etkisini sınırlamaya yardımcı olduğu halde, enerji kaynaklı küresel karbondioksit emisyonları geçtiğimiz yıl yüzde 0,9 artarak 36,8 milyar tonla rekor seviyeye yükseldi. Bilim insanları, sıcaklıklardaki küresel
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), enerji üretimi ile bağlantılı karbon emisyonlarına ilişkin raporunu yayınladı.
Ajansın raporuna göre, güneş enerjisi ve elektrikli araçlar gibi daha temiz teknolojiler artan kömür ve petrol kullanımının etkisini sınırlamaya yardımcı olduğu halde, enerji kaynaklı küresel karbondioksit emisyonları geçtiğimiz yıl yüzde 0,9 artarak 36,8 milyar tonla rekor seviyeye yükseldi.
Bilim insanları, sıcaklıklardaki küresel artışı sınırlandırma ve kontrolden çıkmış iklim değişikliğini önleme hedeflerine ulaşılması için özellikle fosil yakıtlardan kaynaklanan emisyonların büyük oranda azaltılması gerekliliğine dikkat çekti.
IEA İcra Direktörü Fatih Birol, fosil yakıtlardan kaynaklanan emisyonların iklim hedeflerine ulaşma mücadelesinde engel oluşturduğunu söyledi.
Rapora göre, Rusya’dan enerji ithalatına yönelik uygulanan ambargo sonucu pek çok ülkenin daha kirletici özellikteki fosil yakıtlara yönelmesiyle, karbondioksit emisyonlarında yüzde 1,6 oranında rekor artış meydana geldi.
Rapor, Chevron, Exxon Mobil ve Shell gibi fosil yakıt üreticisi olan dev şirketlerin rekor karlar bildirmesi ve BP’nin gaz üretimini kesme ve emisyonlarını azaltma planlarından geri adım atmasının ardından yayınlandı.
Uluslararası ve ulusal fosil yakıt şirketlerinin rekor gelirler elde ettiğini söyleyen Birol, her birinin üzerlerine düşen sorumluluğa sahip çıkması gerektiğini söyledi.
Raporda, petrolden kaynaklanan karbondioksit emisyonlarının yüzde 2,5 arttığı ancak pandemi öncesi seviyelerin altında kaldığı belirtildi.
Petrolle ilgili emisyonlardaki artışın yaklaşık yarısı, pandemi sürecinde daha az seviyede yapılan hava yolculuğunun eski düzeyine dönmesinden kaynaklandı.
Bununla beraber raporda, rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynakları, enerji verimliliği önlemleri ve elektrikli araçlardaki kısmi artışla geçen yıl yaşanması muhtemel 550 milyon ton karbondioksit emisyonunun önlenmiş olduğu belirtildi.
