“Çocukların sınav başarısından çok, konuşmaya ihtiyacı var”

Gönüllüleriyle birlikte öğrencilerin ihtiyaçları doğrultusunda online, ücretsiz ve birebir eğitim desteği veren Bambu Gönüllü Eğitim Platformu’nun kurucusu Akın Günaydın’la projeyi, eğitim sistemlerini ve hedeflerini konuştuk.

Bambu Gönüllü Eğitim Platformu’nu kurma fikri nasıl ortaya çıktı?

Bambu, 2018 Mart ayından beri üzerinde çalıştığımız bir proje. Öncelikle, fiziki bir ortamda çocuklara eğitim desteği vermeyi düşünsek de mekan, zaman ve ulaşım konularında sorunlar yaşayacağımızı öngördüğümüz için vazgeçtik. Eğitimlerimizi online’da, ücretsiz olarak verme fikrimizin yanına, “daha önce yapılmayanı yapalım” düşüncemizi de ekleyerek eğitimleri canlı yayınlamaya karar verdik. Covid-19 öncesine kadar online olarak yapılan çoğu eğitim birebir olarak yapılmıyordu. Tüm eğitimlerimizin canlı olarak yapılmasını planladık. Öğretmen öğrenciyi görecek, onunla etkileşim kurabilecek hatta birlikte soru çözebileceklerdi. Sivil toplum alanında daha önce yapılmayan bu projede gösterdiğimiz vizyonumuzla “çevrimiçi gönüllülük” alanında önemli projeler ortaya koyacağız.

Peki, neden bambu?

Bambu ağacı çok zor yetiştirilen bir ağaçtır. Yıllar boyu onu sularsınız, gübrelersiniz fakat büyümez. Ancak yıllar sonra, altı hafta gibi bir sürede bambu ağacının boyu 27 metreye kadar ulaşabilir. Bambu gibi eğitimin de sonucunu anında alamazsınız. Sabırla ve özveriyle çalışarak çocuğunuzu ya da öğrencinizi yetiştirip, yıllar sonra emeklerinizin karşılığını alırsınız. Bambu ağacının büyüme hikayesini eğitim ile bağdaştırarak, projemize Bambu ismini koyduk.

Proje kapsamında neler yapıyorsunuz?

Bir buçuk yıl boyunca gerçekleştirdiğimiz ön çalışmamızın ardından Ağustos 2019’da Bambu’yu resmen kurduk. Sekiz öğrenciyle başladığımız ilk eğitimlerde birçok aksilik yaşamamıza rağmen, projemizi duyan gönüllüler ve öğrenciler sistemimize dahil olmak istedi. Onların da dahil olmasıyla ekibimizi kontrollü olarak büyüterek, daha fazla öğrenciye eğitim vermeye başladık. Şu anda gönüllülerimizle birlikte yaklaşık 200 öğrenciye haftada bir saat eğitim veriyoruz. Çocukların matematik, fen bilgisi, İngilizce, Türkçe, sosyal bilgiler derslerine yardımcı olmanın yanında çocuklarla motivasyon, hedef belirleme, iletişim alanlarında mentorluk çalışmaları da yapıyoruz. “Psikoloji Ağı” ekibiyle birlikte LGS sınavına girecek sekizinci sınıf öğrencileri için sınav kaygısı, sınav motivasyonu, hedef belirleme gibi alanlarda üç ay sürecek birebir psikolojik destek programı hazırladık. Bunların yanı sıra etki alanımızı genişleterek çeşitli atölyelerle birçok farklı gruptan insanla çalışmaya karar verdik. 4-10 yaş grubundaki çocuklar için “Bambu Gelişim Atölyeleri”,  8-12 yaş grubundaki çocuklar için “Matematiksel Akıl Yürütme Atölyeleri” ve 65 yaş üstü yaşlılar için “Kuşaklar Arası Fikir Atölyelerini” hazırladık. Hazırladığımız bu atölyelerle içinde bulunduğumuz bu zorlu süreçte, farklı yaş gruplarıyla birlikte çalışarak tüm toplumda bir sinerji oluşturabilmeyi hedefliyoruz.

Eğitimler ne zaman ve hangi kanal üzerinden veriliyor?

Eğitimler haftanın her günü 09:00-22:00 arasında gönüllü ve öğrencilerin uygun olduğu saat aralıklarında belirli bir program dahilinde yapılıyor.

Gelişim atölyeleri programınızdan bahseder misiniz? Kaç farklı atölye düzenliyorsunuz?

Gelişim Atölyelerinde her hafta düzenlediğimiz farklı konseptlerle çocuklarla birlikte hem eğlenceli hem de öğretici etkinlikler yapmayı hedefliyoruz. İlk iki haftada 16 atölye düzenledik. Bu açıdan muazzam başladığımızı düşünüyoruz. Etkileşimli kitap okuma, origami, doğaçlama tiyatro, hikaye yazma, ritim atölyeleri gibi birçok farklı atölye çalışması yaptık. 

Atölyelerimizden örnekler vermek gerekirse; Matematiksel Akıl Yürütme Atölyelerinde çocukların matematik korkularını yenmeyi, matematiği günlük yaşam ile bağdaştırmalarını ve matematiksel düşünme anlamında ufuklarını genişletmeyi hedefliyoruz. Kuşaklar Arası Fikir Atölyelerinde de, gençleri ve büyükleri belirli temaların konuşulacağı online ortamda buluşturarak karşılıklı fikir alışverişinde bulunmalarını, tecrübe ve deneyim aktarımlarını ve kuşaklar arasında bağ kurulmasını hedefliyoruz. Bunlar dışında da farklı atölyelerimiz olacak, çalışmalarımız hızla devam ediyor.

Eğitimlerinizin içeriğinden bahseder misiniz? İçerikleri nasıl oluşturuyorsunuz?

Bambu’nun misyonu ihtiyaç sahibi öğrenciler ile gönüllü ders vermek isteyenleri buluşturmak. Bu doğrultuda belirli bir müfredatımız yok. Tamamen esnek, öğrencinin ihtiyacına göre şekillenen bir sistemimiz var. Ailelerinden izin aldığımız öğrenciler ile sisteme dahil etmeden birer birer mülakat yaptığımız gönüllülerimizi uygun olacak şekilde eşleştiriyoruz. Sonrasındaki dersin planlanması konusu, öğrenci ve gönüllüde oluyor. Gönüllümüz, öğrencinin ihtiyacına göre bir yol haritası çiziyor.  Örneğin; yarım saat Matematik, yarım saat İngilizce anlatan gönüllülerimiz de var. Bunun yanı sıra hiçbir gönüllümüzü bir şeyi anlatmaya zorlamıyoruz. Öğrenci ne talep ediyorsa elimizden geldiğince talebi karşılamaya çalışıyoruz. Atölyeler öncesinde ise atölye eğitimi vermek isteyen gönüllülerle toplantılar gerçekleştirerek, proje danışmanlarının da katılımıyla haftalık olarak atölyelerin içeriklerini planlıyoruz.

Dersleri kimler veriyor? Gönüllüler nasıl katkı sağlıyor?

Dersleri sanıldığı üzere sadece eğitim fakültesi öğrencileri vermiyor. Ders verenler arasında çok farklı bölümlerde okuyan üniversite öğrencileri, çalışan yetişkinler ve profesyonel öğretmenler var. Eğitimleri, kendi konusunda nitelik olarak yeterli olan herkes verebiliyor.

Şunu belirtmem gerekir ki, çocuklara en iyi eğitimi vermeyi değil; onlara umut olmayı hedefliyoruz. Onlara görmedikleri dünyayı gösterebilmek, ufuklarını genişletmek, eleştirel düşünmelerini sağlamak, ezber yapmalarının önüne geçerek problem çözebilme yeteneklerini geliştirmek istiyoruz. Bizim için çocuklarla konuşmak çok önemli. Onların sınav başarılarından çok konuşmaya ihtiyaçları var.

Projeye dair hedefleriniz neler?

Şu an itibariyle yaklaşık 200 öğrenciye özel ders formatında eğitim desteği veriyoruz. Bunun yanında, kısa sürede organize olarak birçok atölye oluşturmaya başladık. Bunları da sadece altı ayda yaptık. Yönetim ekibimiz tamamen üniversite öğrencileri veya üniversiteden yeni mezun olmuş bireylerden, gönüllü ekibimiz de çoğunluğu üniversite öğrencilerinden oluşuyor. Enerjimiz ve motivasyonumuz çok yüksek. Altı ayda sekiz öğrenciden, 200 öğrenciye ulaşmamızda arka plandaki genç ve dinamik ekibin payı çok büyük. Biz ülkemiz toprakları içerisinde binlerce öğrenciye eğitim vermek, atölyelerle on binlerce genç, yaşlı ve çocuğa farklı deneyimler yaşatmak istiyoruz. Bunu da hiç kimseyi ayırmadan, hiçbir grubu öne çıkarmadan tamamen gönüllü ve ücretsiz olarak yapmayı hedefliyoruz.

Koronavirüs salgını nedeniyle insanlar evlerine kapandı. Bu dönemle ilgili özel bir çalışmanız var mı? Bu süreçteki eğitim programınız ve içerikleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Koronavirüs salgını ülkemizin gündemine girdiğinden beri biz de çalışmalarımızı artırdık. Tüm yaş gruplarını evde kaldıkları süre zarfında etkin hale getirebilmek için atölyeler çıkartmaya başladık. Güzel teklifler alıyoruz. Online eğitim sistemimiz el verdiği ölçüde organizasyon yapımızı sağlamlaştırarak farklı içerikler ortaya koyacağız. Bizi “Bambu Gönüllü Eğitim Platformunu” sosyal medya hesaplarımız üzerinde takip edebilirsiniz. Detaylı bilgi için web sayfamızı “bambugep.org” inceleyebilirsiniz.